Grade nedir, Grade ne demek

Grade; Gitar alanında kullanılan bir sözcüktür.

Gitar terimi olarak anlamı:

Türüne göre kimi zaman damarlarının sıklık ve paralellik düzeyinden doğan güzelliği ile, kimi zaman üzerindeki figürlerin düzgünlüğü ve çekiciliği ile ölçülen; bir taneden dört taneye kadar yan yana konulabilen A harfleri ile derecelendirilen; kerestenin fiyatı için belirleyici olan ağaç ve kereste özelliği.

Grade anlamı, kısaca tanımı

Grad : Bir dik açının ölçüsünün yüzde biri

Master grade : En yüksek (AAAA) seviyeli kereste.

Paralellik : Paralel olma durumu. Benzerlik, yakınlık. Koşutluk.

Kimi zaman : Ara sıra.

Yan yana : Birbirinin yanında olan. Biri ötekinin yanında olarak.

Düzgünlü : Yüzüne düzgün sürmüş olan.

Üzerinde : Üstünde. ile ilgili, üzerine.

Bir tane : Bir adet. Biricik, eşsiz, yegâne.

Ölçülen : Bir ölçme işlemine imkân sağlayan fiziksel büyüklük.

Paralel : Aynı düzlem içinde ikişer ikişer bulunan ve kesişmeyen, koşut, muvazi, mütevazi. Yerküresi üzerinde çizildiği varsayılan, Ekvator'a paralel çemberlerden her biri. Aynı zaman içinde gelişen veya aynı özellikleri gösteren (olay, düşünce vb.).

Yan yan : Yanlamasına.

Kereste : Tomrukların boyuna biçilmesiyle elde edilen ve marangozlukla inşaatta kullanılan nitelikli ağaç. Kaba saba kimse, kalas. Ayakkabı yapımında kullanılan gereç.

 

Güzelli : Bitlis ilinde, Güroymak belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Yozgat şehrinde, Şefaatli belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Düzgün : Doğru ve pürüzsüz, muntazam. Fondöten. İyi. Kurala uygun olarak, kusursuz bir biçimde. Kenar veya ayrıtları ile açıları birbirine eşit olan (biçim). Düzenli, kusursuz, insicamlı, rabıtalı, muntazam.

Sıklık : Sık olma durumu. Ses, dalga vb.nin birim zamandaki titreşim sayısı, frekans. Sıkça geçme, kullanımı sık olma.

Çekici : Kaza veya arıza yapan, yanlış yere park eden aracı belli bir yere götürmek için kullanılan taşıt. Alımlı.

Derece : Bir süreç içindeki durumlardan her biri, basamak, aşama, rütbe, mertebe. Bir çemberin üç yüz altmışta birine eşit olan açı birimi. Başarı gösterme. Bir çözeltinin yoğunluğunu ölçmede kullanılan birim. Ölçü aletlerinin ölçeğinde belirtilmiş bulunan başlıca bölümlerden her biri. Denli, kadar. Sıcaklıkölçer.

Zaman : Bir işin, bir oluşun içinde geçtiği, geçeceği veya geçmekte olduğu süre, vakit. Bir işe ayrılmış veya bir iş için alışılmış saatler, vakit. Çağ, mevsim. Dönem, devir. Bu sürenin belirli bir parçası, vakit. Yer kabuğunun geçirdiği gelişimde belirlenen ve fosillere göre dörde ayrılan geniş evrelerden her biri. Olayların oluş ve akış sırasını belirleyen, düzenli ve dönemli gök olaylarını birim olarak kullanan sanal bir kavram. Belirlenmiş olan an. Fiillerin belirttikleri geçmiş zaman, şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman kavramı.

Kadar : Ölçüsünde, derecesinde. Miktarda, derecede. Gibi. Denli. Büyüklüğünde, genişliğinde. Süre belirten bir söz. Bir sayıdan sonra geldiğinde kesinlikle belli olmayan bir niceliği belirten söz. Dek.

Türün : Deve yavrusu.

Diğer dillerde Grade anlamı nedir?

Osmanlıca Grade : seviye