Granülosit nedir, Granülosit ne demek

Teknik terim anlamı:

Sitoplazmalarında yaygın granüller bulunan nötrofil, eozinofil ve bazofil lökositler.

Granülosit kısaca anlamı, tanımı

Granül : Bir maddenin en küçük tanesi. Sitoplazmada bulunan küçük tanecikler

Bazofil granülosit : Özgül granül içeren ve kanda en az bulunan akyuvar. Özel granülleri heparin, histamin ve kimi canlılarda ise serotonin içerir. Düz kasların yavaş bir biçimde kasılmasını sağlayan lökotrienleri üretme yeteneğinde olan hücrelerdir.

Eozinofil granülosit : Eozinofil lökosit.

Granülosit yapımı : Kemik iliğinde granülosit olma yönünde uyarılan hücrelerin hemositoblastuslardan bölünerek sırasıyla miyeloblastus, promyelositus ve metamiyelositusların biçimlenmesi. Poietinlerin etkisi altında bölünmeler sonucu nötrofil, eozinofil ve bazofil granülositler ortaya çıkar.

Granülositemi : Kanda granülosit akyuvar sayısının artması.

Granülositik : Granülositlere ait olan.

Granülositik lösemi : Kemik iliğinin miyeloid serisinden yani granülositlerden köken alan, şiddetli anemi, iştahsızlık, zayıflama, düşkünlük ve ateşle belirgin, seyrek rastlanan tümöral hastalık, miyeloblastik lösemi, miyeloid lökozis.

Granülositik sarkom : Nötrofil veya eozinofil granülositlerin öncü hücrelerinden köken alan, kemik iliği dışındaki organlarda ve birçok odakta gelişen, içerdiği miyeloperoksidazların havayla temasında geçici olarak genellikle yeşil renkte boyanan kötücül tümör, klorom. Köpeklerde en çok akciğer, deri ve bağırsaklarda rastlanır.

 

Granülositopati : Granülosit serisindeki hücrelerin herhangi bir bozuluğu.

Granülositopeni : Agranülositozis.

Granülositopenik : Granülositopeniye ait veya granülositopeniyle ilgili olan.

Granülositopenik buzağı hastalığı : Sindirim kanalında nekroz ve kanamayla birlikte, kemik iliğinin baskılanması sonucu oluşan nötropeni, trombositopeni ve ikincil enfeksiyonlara yatkınlıkla belirgin kesin nedeni bilinmeyen hastalık.

Köpeklerin granülositopati sendromu : Köpeklerde nötrofil lökositlerin bakterisidal görevlerindeki yetersizlik, nötrofili ve tekrarlayan enfeksiyonlarla belirgin, özellikle İrlanda Setter ırkında görülen, kalıtsal hastalık.

Sığırların granülositopati sendromu : Holştayn ırkı sığırlarda, gelişme geriliği, deri yangısı, ağız ülserleri, anemi, lökositozis, lenf yumrularında fibrozis, kalıcı nötrofilik lökositozisli anemi ve tekrarlayan enfeksiyonlarla belirgin kronik seyirli, çekinik kalıtsal bir hastalık.

Bazofil lökosit : Sitoplâzmasında bazofil granül ve S şeklinde loplu bir çekirdek bulunması ile diğer kan hücrelerinden ayırt edilen, kanda düşük oranda bulunan bir akyuvar tipi. Bir loplu akyuvar tipi olup sitoplazmasında bazofil tanecikler ve S biçiminde loplu bir çekirdek bulunur. En az raslanan lökosit tipidir.

Sitoplazma : Çekirdek dışta kalmak üzere protoplazma yığını.

Eozinofil : [Bakınız: asidofil]. Asidofil. Eozinofil lökosit. Eozin seven; eozin denen asit bir boya ile kolayca boyanabilen.

 

Nötrofil : Stoplazmasında nötral boyalarla boyanma özelliğine sahip tanecikler bulunan parçalı çekirdekli lökositler. Kanda akyuvarların çoğunluğunu oluşturan, sitoplazmasında menekşe renkte granüller içeren, çekirdekleri 2-5 parçalı olan ve etkin hareket yeteneği olan, bakteri enfeksiyonlarında fagositoz yeteneğiyle vücudun savunma sisteminin önemli bir parçasını oluşturan hücreler. Akut enfeksiyonların ilk döneminde, ateşli hastalıklarda, kanamalarda ve kötücül tümörlerde sayıları artar. Nötr boyalarla boyanan.

Lökosit : Akyuvar. [Bakınız: akyuvar].

Bazofil : Baz veya bazik alkali özelliği üstün olan bitki. Baz veya bazik boyalara karşı eğilimi olan.

Diğer dillerde Granülosit anlamı nedir?

İngilizce'de Granülosit ne demek ? : granulocyte