Larva of tunicata türkçesi Larva of tunicata nedir

  • Tunikat larvası.
  • Şeffaf ve serbest yüzen 15 mm kadar boyda olan ve kuyruk kısmında notokorda bulunan gömlekliler (tunicata) larvası.
  • Biyoloji alanında kullanılır.

Larva of tunicata ingilizcede ne demek, Larva of tunicata nerede nasıl kullanılır?

Larva : Larva. Sürfe. Kurtçuk. Birçok zoolojik grupta görülen ilk gelişim evresi. ergin karakterlerini kazanmadan önceki genç hayvan. tam başkalaşım gösteren böceklerde yumurtadan çıkan ve pupa evresine girmemiş kanatsız, genel olarak kurt biçimindeki evre. böceklerin, solucanların ve öteki metamorfoza sahip türlerin yaşam sikluslarında yumurtadan sonraki solucan veya kurt benzeri evre. helmint ve eklem bacaklıların fertil olmayan gelişim evresi, kurtçuk. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Sürve. Tırtıl. Ergin karakterlerini kazanmadan önceki genç hayvan. tüm başkalaşım gösteren böceklerde yumurtadan çıkan ve pupa evresine girmemiş olan kanatsız, genel olarak kurt biçimindeki evre. tırtıl, kurtçuk.

Of : -nin. Li. Hakkında. Nin. -dan. Yüzünden. İle ilgili. Den. -in. Karşı.

Tunicata : Gömlekliler.

İngilizce Larva of tunicata Türkçe anlamı, Larva of tunicata eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Larva of tunicata ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

A cells : Alfa hücreleri. A hücresi. Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

Abductor muscle : Abdüktör kas. Uzaklaştırıcı kas. Bir bacak ya da herhangi bir bölgeyi dışa doğru çeken kas. abdüktör kas.

Abo blood groups system : Dokuz numaralı insan kromozomunda bulunan ve kırmızı kan hücresinde belli antijenleri gösteren bir alel sistemi. Abo kan grupları sistemi.

A cell : Mayalarda eşeyli üreme sırasında alfa hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre. A hücresi.

Acacia : Akasya sakızı. Arap zamkı. Salkım ağacı. Küstüm otugiller (mimosaceae) familyasından, parçalı yapraklı, sarı çiçekli, çanak ve taç yaprakları 4-5 parçalı, park ve bahçelerde süs bitkisi olarak yetiştirilen, ülkemizde doğal olarak yayılış gösteren çalı ya da ağaç formundaki bitkiler. Akasya. Mimoza.

Aardwolf : Yeleli sırtlan. Etçiller (carnivora) takımının, sırtlangiller (hyaenidae) familyasından, 80 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, bütün sırtı boyunca uzanan bir yelesi olan, kuzey afrika'da yaşayan bir tür. Bir sırtlanın özelliklerine sahip ve esas olarak böceklerle özellikle termitlerle beslenen güney ve doğu afrika yerlisi çizgili memeli.

 

Aardvark : Karınca yiyen. Borudişli. Damarlı dişliler (tubulidentata) takımının, yer domuzugiller (orycteropodidae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, 30 cm kadar kuyruğu olan, afrika'da kazdığı inlerde yaşayan bir tür. Yerdomuzu. Yer domuzu.

Abambulacral area : Abambulakral bölge. Derisi dikenlilerin tüp ayak taşımayan ve genellikle madreporitin de yer aldığı vücut bölgesi.

A site : Ribozomun üzerinde amino asit taşıyan taşıyıcı rna ların bağlandığı yer. aminoasil yeri, aminoaçil yeri. A yeri.

Abramis zone : Akarsuların durgun akan bölgeleri. Abramis zonu. Akarsuların durgun akan ve abramis türlerinin baskın olduğu bölgesi.

Larva of tunicata synonyms : abacus bodies, abiotic factor, a protein, a chromosome, abiotic environment, aardvarks.