Local amyloidosis türkçesi Local amyloidosis nedir

  • Yerel amiloidozis.
  • Bir organ veya dokuda sınırlı bir alanda amiloid maddesinin hücre dışı birikimi. kedilerde şeker hastalığında pankreasın langerhans adacıklarında, medullar tiroit adenokarsinomu ve feokromositom gibi tümörlerde görülür.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.

Local amyloidosis ingilizcede ne demek, Local amyloidosis nerede nasıl kullanılır?

Local : Yerel. Bar. Yerel gazete. Bölgenin yerlisi. Şehir içi. Bölgesel. Odaksal. Lokal. Gözlem yerine ya da gözlemcinin bulunduğu yere ilişkin. Bir yere, bir bölgeye ilişkin olan.

Amyloidosis : Dokulara ve organlara amiloid çöküntüler birikiminin neden olduğu hastalık (patoloji). Amiloidoz. Amiloidozis. Amiloid adı verilen lifli protein bileşiğinin birçok veya tek bir organda hücre dışında birikmesiyle oluşan metabolizma hastalığı. kimyasal olarak etkisiz olan bu proteinler başta böbrekler olmak üzere karaciğer, dalak, böbrek üstü bezi ve mide-bağırsak kanalında birikir.

Local address : Yerel adres.

Local administration : Yerel yönetim. Mahalli idareler. Yerel yönetimler. Mahalli idare.

Local anaesthetic : Lokal anestetik. Lokal anestezi. Lokal anestezik. Lokal anestezide kullanılan ilaç.

Local anesthesia : Yerel anestezi. Yalnız operasyon yapılacak bölgenin dokularındaki sinir uçlarının geçici olarak duyarsız duruma getirilmesi, lokal anestezi. Lokal anestezi.

 

İngilizce Local amyloidosis Türkçe anlamı, Local amyloidosis eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Local amyloidosis ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A c deformity : A-c kusuru. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

Abamectin : Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç. Abamektin.

A crochordon : Akrokordon. Köpeklerde küçük, kılsız, hiperplastik bir epidermisle damardan zengin kollajen dokudan ibaret, saplı veya sapsız, deri eklentileri içermeyen, deri sarkmalarıyla belirgin iyicil tümör, fibrovasküler papillom, yumuşak fibrom, pendilöz yumuşak fibrom.

Abaxial : Eksenden uzak, eksen dışı. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Abaksiyal. Eksen dışı. Eksenden uzak. Aks kemiği dışında. Eksendışı.

Abdominal distention : Abdominal gerginlik. Karın duvarının gergin olması, abdominal gerginlik. Karın gerginliği.

Abdomen : Abdomen. Karnın altı. Karın (böcek gövdesinde). Batın. Karın. Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Böcek gövdesinin alt kısım.

A clay : Beyaz kil. Sindirim kanalındaki zehirleri ve vitaminleri yüzeyde tutarak emilimlerini önleyen ve bağırsak duvarını kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturan doğal alüminyum silikat bileşiği, kaolin.

 

Abdominal ovariectomy : Laparotomi yoluyla gerçekleştirilen kısırlaştırma. Abdominal ovaryektomi.

A amplitude mod : Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır. A-mod görüntü.

A c syndrom : A-c sendromu. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

Local amyloidosis synonyms : abdominal fat necrosis, abdominal palpation, abdominal pain, a dna, a band, abattoir.