Make love türkçesi Make love nedir

Make love ile ilgili cümleler

English: Make love, not war!
Turkish: Savaşma seviş!

English: I tell the truth and I want to make love.
Turkish: Gerçeği söylüyorum ve sevişmek istiyorum.

English: We love each other, but we don't make love anymore.
Turkish: Biz birbirimizi seviyoruz ancak artık sevişmiyoruz.

English: Make love, not war.
Turkish: Savaşma seviş.

Make love ingilizcede ne demek, Make love nerede nasıl kullanılır?

Make : Hazırlamak. Hesap etmek. Verim. Meydana getirmek. Biçim. Yapmak. Kazanç. Düdüklemek. Çeşit. Yapı.

Love : Sevgi beslemek. Muhabbet beslemek. Sevda. Sevmek. Bayılmak. Aşk. Sevgi duymak. Aşık olmak. Sevgi.

Make love to : Sevgi göstermek. Seks yapmak. Flört etmek. Cinsel ilişki kurmak. Sevişmek. Sevip okşamak. Kur yapmak.

Make tracks : Acele gitmek. Sıvışmak.

Make good : Tazmin etmek. Yerine getirmek.

Make a backup : Yedeklemek.

İngilizce Make love Türkçe anlamı, Make love eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Make love ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Dossed : Uyumak. Kısa uyku. Pansiyon yatağı. Teksas eyaletinde şehir. Şekerleme. Dışarıda yatmak. Pansiyonda kalmak. Yatak.

 

Sleep with : Biriyle düşüp kalkmak. İle sevişmek. Beraber olmak (cinsel). İlişkiye girmek.

Diddle : Dolandırmak. Vakit öldürmek. Sarsmak. Kandırmak. Kıpır kıpır olmak. Yutturmak. Yerinde duramamak. Aldatmak.

Be buried : Gömülmek. Defnedilmek.

Boffs : Son vermek. Yellenmek. Gaz çıkarmak. Bitirmek. Vurmak. Birini götürmek. Osurmak. Çarpmak. Kusmak.

Dosses : Dışarıda yatmak. Kısa uyku. Yatak. Şekerleme. Teksas eyaletinde şehir. Pansiyonda kalmak. Uyumak. Pansiyon yatağı.

Bear off : Kaldırmak. Bir yana dönmek. Saptırmak. Kapıp kaçırmak. Ortadan kaldırmak. Bir yana döndürmek. Kapmak. Sapmak. Kapıp götürmek.

Betaking : Götürülmek.

Eff : Yapısal sorunlardan kaynaklanan ödemeler bilançosu açıklarının giderilmesine katkıda bulunmak amacıyla 1974 yılında ımf bünyesinde üye ülkelere, o yıl ve izleyen yıllardaki belirlenmiş ölçütlere göre başarımlarının izlenilmesi koşuluyla orta vadeli (genellikle üç yıl) kredi sağlamak için oluşturulmuş fon. Aşk yaşamak. Cinsel anlamda ilişkisi olmak. Cinsel ilişki yaşamak. Genişletilmiş fon kolaylığı. Birisini yatağa atmak.

Carries : Üzerinde bulundurmak. Bulundurmak. Nakletmek. Sağlamak. Taşıyıcılık yapmak. Geçirmek. Satışa sunmak. (toplama ve çarpmada sayıyı sonuncu basamağa) geçirmek. Başarmak.

Make love synonyms : bill and coo, couch, bang, bear, bed down, betake, frig, have it off with, frigs, bunk down, boff, diddled, get it on, diddles, arrest, bear away, make love to, made love, do it, have intercourse, couched, dossing, bonking, be laid, be couched, frigged, bring away, get laid, effs, betakes, have a screw, bonk, have sex.