Ovum nedir, Ovum ne demek

Ovum; Biyoloji, Veteriner alanlarında kullanılan bir sözcüktür.

Biyoloji'deki anlamı:

[Bakınız: yumurta].

Veterinerlikte sözlük anlamı:

Yumurta.

Teknik terim anlamı:

Yumurta.

Ovum hakkında bilgiler

Yumurta, dişinin çoğalma hücresidir. Yumurta her hücre gibi çekirdek, sitoplazma ve hücre zarından oluşur. Yeni doğmuş bir kız bebeğin yumurtalıklarında çok sayıda olgunlaşmamış yumurta hücresi bulunur. Ergenlik çağından sonra, her ay yumurtalıklarda olgunlaşan bir yumurta spermle döllenebilir ve yeni bir birey oluşturmak üzere çoğalmaya başlar. Döllenmediğinde vücuttan atılır. Bu atılma süreci genellikle 1 haftadır. Bu sürece "pms dönemi" de denebilir.Bu döngü her ay olur.bu döngü:adet(regl)olarak adlandırılır.

Ovum anlamı, kısaca tanımı

Ovum hücre zarı : Yumurtanın plazma zarını saran kalın saydam tabaka, oolemma, vitellüs zarı

Yumurta hücresi : Bitkilerde erkek gamet tarafından döllenerek yumurtayı oluşturan dişi gamet, oosfer.

Ergenlik çağı : Ergenlik.

Yumurtalık : Canlılarda dişi üreme hücrelerini veren organ, mebiz. Buzdolabında yumurta koymaya ayrılmış özel bölüm. Adana iline bağlı ilçelerden biri. Pişmiş yumurtayı içine dik olarak koymaya yarayan, fincana benzer kap.

Birey oluş : Yumurtanın döllenmesinden bireyin yetkin duruma gelmesine kadar geçirdiği gelişim evrelerinin bütünü, ontogenez, soy oluş karşıtı.

 

Hücre zarı : Sitoplazmayı çevreleyen, 75-80 A° kadar kalınlıkta, protein, lipit ve karbohidratlardan oluşan, lipitlerin genellikle fosfolipitler hâlinde çift tabaka oluşturdukları, sıvı mozaik zar modeline göre proteinlerin lipitlere birleşik ya da az veya çok gömülü oldukları, karbohidratların oligosakkarit zincirleri hâlinde bazı lipit ve bazı proteinlere bağlı bulundukları, hücrenin alt, üst ya da yan kısımlarında çeşitli özelleşmeler gösteren, hücreyi koruyan, pek çok hücre faaliyetine katılan yarı geçirgen yapı. Organellerin etrafını çevreleyen zar ise mitokondri zarı, Golgi zarı gibi organellerin adıyla anılır. Plâzma zarı, sitoplâzmik zar, membran, biyomembran, biyolojik zar, plazmalemma. Sitoplazmayı çevreleyen, 75-80 ºA kadar kalınlıkta, protein, lipit ve karbonhidratlardan oluşan, hücreyi koruyan, pek çok hücre faaliyetine katılan yarı geçirgen yapı, plazma zarı, plazmalemma. Hücreleri dıştan kesintisiz çevreleyen, metabolik olaylarda görev alan ve elektron mikroskobunda üç katman hâlinde gözlenen birim zar yapısında organellerden biri, plazma zarı, sitoplazmik zar, plazmalemma, birim zar.

Olgunlaşma : Olgunlaşmak işi.

Sitoplazma : Çekirdek dışta kalmak üzere protoplazma yığını.

Oluşturmak : Oluşmasını sağlamak, meydana getirmek, teşekkül ettirmek, tekvin etmek.

Oluşturma : Oluşturmak işi.

Döllenme : Erkek gametle dişi gametin kaynaşmasıyla yumurtacığın oğulcuk durumuna gelmesi, aşılanma, ilkah. Tozlaşma.

Çekirdek : Etli meyvelerin içinde bir veya birden çok bulunan, çoğu sert bir kabukla kaplı tohum. Yenmek için satılan ayçiçeği tohumu. Ağaçlarda soyulmayan bölüm. Bir hücrenin merkezini oluşturan cisimcik. Atom çekirdeği. Kuyumculukta kullanılan ve 5 cgr'a eşit olan ağırlık ölçüsü. Bir şeyin temelini oluşturan.

 

Ergenlik : Cinsel organların fizyolojik gelişmesiyle başlayan, büluğa ermişlikle yetişkinlik arasındaki dönem, yeni yetmelik, ergenlik çağı. Çocukluk çağından yetişkinlik çağına geçen kimselerin yüzünde çıkan sivilceler.

Bir bir : Hepyek. Olduğu gibi, tam tamına, eksiksiz olarak. Ayrı ayrı. Birer birer.

Ergenli : Afyon şehri, Haydarlı nahiyesine bağlı bir yer. İzmir şehri, Bayındır belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir bölge.

Yumurta : Bir dişinin vücudunda oluşan, yumurtlama ve döllenmeden sonra aynı türden bir canlı oluşturan hücre. Er bezi. Çorap onarmakta kullanılan, yumurta biçiminde, genellikle tahta veya mermerden kalıp. Tavuk yumurtası. Kanatlı hayvanların çoğalmasını sağlayan kabuklu bir besin maddesi.

Çoğalma : Çoğalmak işi, fazlalaşma, ziyadeleşme.

Başlar : Meşru olmayan çocuk, piç. Antalya kenti, İbradı ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi.

Atılma : Atılmak işi.

Döllen : Cömert.

Diğer dillerde Ovulatör anlamı nedir?

İngilizce'de Ovulatör ne demek ? : ovulatory