Premature türkçesi Premature nedir

  • Prematüre.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Vakitsiz.
  • Zamanından önce olan.
  • Zamanı gelmeden doğan.
  • Vaktinden önce olan veya gelişen, olgunlaşmamış, olgunlaşma öncesi, erken doğan.
  • Erken.
  • Zamanından önce.
  • Zamansız.
  • Erken doğmuş.
  • Zamanından önce gelişen.
  • Prematür.
  • Mevsimsiz.

Premature ile ilgili cümleler

English: A pointless life is a premature death.
Turkish: Anlamsız bir yaşam, erken doğmuş bir ölümdür.

English: I was born prematurely.
Turkish: Premature olarak doğdum.

English: Ali was born premature.
Turkish: Ali erken doğdu.

English: Ali spoke prematurely.
Turkish: Ali vakitsiz konuştu.

English: Ali was born a month premature.
Turkish: Ali bir ay erken doğdu.

Premature ingilizcede ne demek, Premature nerede nasıl kullanılır?

Premature birth : Erken doğum. Prematür doğum. Yavrunun gebelik süresini tamamlamadan canlı ve dışarıda özel bakım ve özen sayesinde yaşayabilecek bir durumda doğması, prematür doğum, dismatür doğum.

Premature ignition : Erken ateşleme.

Premature subdivision : Bayındırılmaya ve yapıdüzeni çerçevesine alınmaya anık duruma getirilmemiş bir toprak parçasının erkenden yerfbölümlemesinin yapılması. Erken yerbölümleme.

Prematurely : Erken. Mevsimsiz olarak. Zamanından önce.

Prematureness : Erken oluşma. Zamanından önce olma.

 

Died prematurely : Genç yaşta öldü. Zamanından önce öldü. Yetişmeden öldü. Olgunlaşmadan öldü. Erken öldü.

Premarital : Evlilik öncesi.

Die prematurely : Olgunlaşmadan öldü. Erken öldü. Genç yaşta öldü. Genç yaşta ölmek. Erken ölmek. Yetişmeden öldü. Zamanından önce öldü.

Aged prematurely : Erken yaşlanmış. Zamanından önce büyümüş.

Air supremacy : Hava hakimiyeti. Belirli bir bölge üzerinde askeri hava kontrolü.

İngilizce Premature Türkçe anlamı, Premature eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Premature ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

In time : Uygun tempoda. Zaman içinde. Zamanında (yetişmek). Sırası gelince. Zamanla. Vakitli. Nihayet. Vaktinde. Bir süre sonra.

Earlier : Peşin. Daha erken. Evvel. Eski. Daha öncesinde. Daha evvel. Sabık.

In advance : Önde. İleride. İşin başında. Peşin olarak. Peşinen. Peşin. Önceden. Önden (ödeme). İleride peşin olarak.

Early : İlk zamanlarında. -in başlarında. İlk. Eski. Önceki. Erkenden.

Abamectin : Abamektin. Streptomyces avermitilis adlı bakteriden fermentasyon sonucunda elde edilen ve sığırlarda sindirim kanalı yuvarlak solucanları, akciğer kurtları, bit ve kenelerle mücadelede kullanılan, parazitlerde gaba salınımını artırarak ölümlerine neden olan bir ilaç.

Soon : Bugün yarın. Pek yakında. Şimdi. Az sonra. Çok geçmeden. Neredeyse. Tercihan. Seve seve. Biraz sonra. Erkenden.

Precocious : Erken gelişmiş. Büyümüş de küçülmüş. Zamanından önce gelişmiş. Bacaksız. Erken büyümüş. Prekosiyöz. Vaktinden önce yetişmiş.

 

Abdominal ovariectomy : Abdominal ovaryektomi. Laparotomi yoluyla gerçekleştirilen kısırlaştırma.

Inopportune : Uygunsuz. Zamanlı zamansız. Sırasız. Münasebetsiz. Yersiz.

Abdominal fat necrosis : Karın içi yağ nekrozu. Karın yağı nekrozu.

Premature synonyms : before its time, premies, ill timed, a dna, abortively, all too soon, a c deformity, a band, before time, a amplitude mod, abdominal palpation, unseasonable, abdomen, prematurely, beforetime, timeless, abdominal pain, abattoir, abortive, matutinal, a c syndrom, inconvenient, ahead of time, abaxial, premie, sooner, in good time, untimelier, precipitated, untimely, abdominal distention, previous, a crochordon.

Premature zıt anlamlı kelimeler, Premature kelime anlamı

Late : Tehirli. Müteveffa. Geç kalan. Geçen. Son zamanlardaki. Gecikmiş. Ölü. Geç. Rahmetli. Her zamanki.

Middle : Ortadaki. Görünçlüğün ortasında yer alan bölüm; ortaya düşen yerler. Vasati. Göbek adı. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Bel. Ortanca. Ara. Orta kısım. Orta yer.

Mature : Kemale erdirmek. Eşeysel olgunluğa erişmiş canlı. Erişmek. Erginleşmek. Ergin. Olgunlaşmak. Olgunlaştırmak. Olgun. Pişmek. Matür.

Premature antonyms : full term.

Premature ingilizce tanımı, definition of Premature

Premature kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Mature or ripe before the proper time. As, the premature fruits of a hotbed.