Radiograph türkçesi Radiograph nedir

  • Radyografi yapmak.
  • Röntgen.
  • Radyografisini çıkarmak.
  • Röntgen resmi.
  • Radyograf.
  • Bir organın x ışınlarıyla görüntüsünün alınmasında kullanılan aygıt.
  • Röntgen filmi.
  • Radyografi.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.

Radiograph ingilizcede ne demek, Radiograph nerede nasıl kullanılır?

Radiographer : Röntgen uzmanı. Radyograf kullanan.

Radiographers : Radyograf kullanan. Röntgen uzmanı.

Radiographic : Röntgensel. Radyografi veya röntgenciliğe ait.

Radiographic position : Hayvanlardan radyografik görüntü alınırken belirli bir organ veya bacaklar için istenen duruş biçimi. Radyografi pozisyonu.

Radiographically : Radyograflar aracılığıyla.

Cine radiography : Sineradyografi. Fluoresan ekrandaki görüntünün sinema şeridi gibi seri halde fotoğraflarının alınması.

Cineradiography : Sineradyografi. X-ray cihazı kullanarak sinema filmlerinin filminin çekilmesi. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Sinema-röntgen. Sinema alıcısı ile röntgen aygıtının birleşmesinden oluşan durum. röntgen ışınları yardımıyla iç örgenlerin devinimli görüntülerinin saptanması.

Autoradiograph : Otoradyograf. Otoradyogram. Radyasyona duyarlı bir filmin radyoaktif bir maddenin üzerine veya yanına konulmasıyla elde edilen görsel imaj. Silisyum giderme. Otoradyografi tekniği kullanılarak elde edilen radyoaktif işaretli molekül ya da yapının fotoğrafı.

 

Radiographs : Röntgen filmi. Radyograf.

Abdominal radiography : Karın bölgesinin radyografisi. Abdominal radyografi.

İngilizce Radiograph Türkçe anlamı, Radiograph eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Radiograph ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Photograph : Resmini çekmek. Fotoğraflamak. Sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Resim vermek. Fotoğraf çekmek. Fotoğrafını çekmek. Resim. Fotoğraf. Fotoğraf aygıtıyla fotoğraf elde etmek.

A band : A bandı. Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant.

A dna : Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi. A dna.

A c deformity : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c kusuru.

A amplitude mod : A-mod görüntü. Ultrasonografide gönderilen ses dalgasının yayılımı doğrultusunda, farklı yüzeylerden yansıyan ses dalgalarının, yansımanın şiddetine göre çizgisel bir grafik olarak gösterilmesi. özellikle gözde biyometrik ölçümlerde kullanılır.

Roentgenograms : Röntgenogram.

Shadowgraph : Gölge ölçümü. Bir yüzeye gölgeler düşürmek suretiyle yaratılan görüntü.

Peek : Gözetlemek. Dikiz. Gizlice bakmak. Dikizleme. Röntgenlemek. Dikizlemek. Röntgencilik. Göz atıvermek. Gözetleme.

Abdominal distention : Karın gerginliği. Karın duvarının gergin olması, abdominal gerginlik. Abdominal gerginlik.

 

Abdominal palpation : Abdominal palpasyon. Karın bölgesinin elle muayenesi. Avuç içi, parmak veya yumrukla çok hafif basınç uygulayarak karın bölgesindeki değişikliklerin niteliğini anlamak için yapılan muayene, abdominal palpasyon.

Radiograph synonyms : x ray picture, exposure, skiagram, peeked, swivels, radiographies, abamectin, x ray, radioscopy, electrograph, peeping, x ray photograph, rontgen, sciagraph, abaxial, radiogram, pic, radiographs, a clay, radios, radiograms, abattoir, a c syndrom, skiagraph, radiological, radioed, a crochordon, roentgen, peeking, roentgenogram, abdominal ovariectomy, abdominal fat necrosis, photo.

Radiograph ingilizce tanımı, definition of Radiograph

Radiograph kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : An instrument for measuring and recording solar radiation. To make a radiograph of. A picture produced by the Röntgen rays upon a sensitive surface, photographic or fluorescent, especially a picture of opaque objects traversed by the rays.