Turkish: Bacağımda kramplar var.
English: I have bad cramps when I have my period.
Turkish: Özel günümde kötü kramplarım oluyor.
English: Night cramps in the calf muscles are particularly painful.
Turkish: Baldır kaslarındaki gece krampları özellikle acı vericidir.
Cramps : Kramp. Krampon. Mengene. Engel.
Gramps : Büyükbaba. Dede. Dede (resmi olmayan). Büyük baba.
Tramps : Basmak. Kuvvetli adımlarla yürümek. Sürtmek. Ağır ayak sesi. Yaya gitmek. Serseri. Berduş. Dolaşmak (bir yeri). Ağır adımlarla yürümek. Sokak serserisi.
Ramp and rage : Küplere binmek. Köpürmek. Kıyameti koparmak.
Ramp up : Arttırmak (üretimi vb).
Rampaged : Saldırmak. Sağa sola sataşmak. Köpürmek. Heyhey. Kudurmak. Deliler gibi sağa sola koşuşmak. Azmak. Azgınlık. Saldırı. Öfkelenmek.
Rampageous : Sağa sola sataşan. Kuduruk. Azgın. Kızgın. Öfkeli. Saldırgan.
Unit ramp : Birim yokuş.
Sloping ramp : Meyilli rampa.
Rampages : Azmak. Saldırmak. Tantana. Saldırı. Köpürmek. Öfkelenmek. Kudurmak. Taşkınlık. Azgınlık. Deliler gibi sağa sola koşuşmak.
Sözcükler, direkt olarak Ramps ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Raging : Öfkeli. Şiddetli olmak. Sinirinden kudurmak. Şiddetli esmek.
Gradient : Düşüm. Bayır. Gradyan. Yükselme veya düşme. Eğim. Derece derece değişen. Meyil. Değişim ölçüsü.
Bunkos : Güveni suistimal suçu. Kazıklama. Alavere dalavere. Bir kimseyi güveninden yararlanarak dolandırma. Düzenbazlık. Sahtekar. Dolandırıcılık oyunu. Hilekar. Üçkağıtçı (kağıt oyunlarında).
Churns : Köpürtmek. Çalkalamak. Çalkantılı olmak. Yayık yaymak. Karıştırmak. Yayık. Tereyağı yapmak. Çırpmak. (sıvı) köpürtmek.
Sit : Yola getirmek. Sınava girmek. Tünemek. Burnunu sürtmek. Kuluçkaya yatmak. Konmak. Poz vermek. Oturtmak. Modellik yapmak. Olmak (imtihan).
Be furious : Deliye dönmüştü. Çok kızgındı. Köpürmüştü. Burnundan soluyordu. Öfkelenmek. İfrit olmak.
Climb : Tırmanma. Tırmanmak. Çıkmak. Yükselmek. Tırmanış. Güçlükle çıkmak. Aşama kaydetmek. Sarılarak tırmanmak.
Declinations : Açılım. Geri çevirme. Meyil. Zayıflama. Reddetme. Sukut. Sapma. Düşme. Yatma.
Deceitfulness : Oyunculuk. Hilekarlık. Sahtekarlık. Yalancılık. Oyunbozanlık.
Cabals : Hile yapmak. Entrika. Dalavere yapmak. Fitne. Komplo kurmak. Komplo. Dalavere veya hile yapmak. Hizip. Dolap çevirmek.
Ramps synonyms : bunco game, rear, confidence trick, assaults, daylight robbery, capstans, curvets, costly, posture, launching platform, bamboozlement, beating up, chifforobe, assailing, launching pad, cream, dears, reared, effervesce, churn, rampancies, dear, cupboard, bubble, ramp, access ramp, bunkoing, escarp, fumed, rampaging, assaulted, pad, gauntry.
Lie : Kandırmak. Atmak. Mideye oturmak. Durmak. Yalan söylemek. Yatmak. Yalan. Palavra. Kalmak. Yasal olmak.
Sit : Tam oturmak. Kuluçkaya yatmak (tavuk). Oturmak. Toplanmak. Modellik yapmak. Konmak. Oturtmak. Poz vermek. Burnunu sürtmek. Sınava girmek.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Ramps kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Ramps ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Ramps anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Ramps ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.