Saloon türkçesi Saloon nedir
- Salon.
- Salon bar.
- Lüks salon.
- Binek arabası (körüksüz).
- Dükkan.
- Salon (yolcu gemisinde).
- Büyük araba.
- Sürücüyle yolcu arasında ayırıcı bölme bulunmayan kapalı araba.
- Meyhane.
- Bar.
- Büyük salon.
Saloon ile ilgili cümleler
English: The local government closed all bars and saloons.
Turkish: Yerel yönetim tüm barları ve salonları kapattı.
English: The cowboy entered the saloon.
Turkish: Kovboy salona girdi.
Saloon ingilizcede ne demek, Saloon nerede nasıl kullanılır?
Saloon car : Limuzin. Salonlu vagon. Salon vagonlu. Sedan. Büyük araba. Sedan araba.
Saloon carriage : Yemek vagonu.
Saloon keeper : Meyhaneci veya bar sahibi. Bir tavernanın sahibi veya işletmecisi. Salon sahibi. Meyhaneci. Meyhane sahibi.
A wide saloon : Duyuru tahtası.
Billiard saloon : Bilardo salonu.
Sleeping saloon : Yataklı vagon.
Salon : Salon. Misafir odası. Eskiden yazarlar ve düşünürler tarafından yapılan toplantı. Dükkan. Galeri. Kültür toplantısı. Sergi salonu.
Salome : Bir bayan ismi. Kadın ismi. Arizona eyaletinde şehir. Dansı ile kendisini yahya peygamber'e vermesi konusunda herod'u ikna eden kadın.
Saloons : Sürücüyle yolcu arasında ayırıcı bölme bulunmayan kapalı araba. Salon. Dükkan. Salon (yolcu gemisinde). Bar. Meyhane. Büyük salon. Büyük araba. Binek arabası (körüksüz). Lüks salon.
Saloonkeeper : Barmen. Bar garsonu. Meyhaneci. Barcı. Bar patronu.
İngilizce Saloon Türkçe anlamı, Saloon eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Saloon ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Saloon car : Sedan araba. Sedan. Limuzin. Salon vagonlu. Salonlu vagon.
Shop : Gammazlamak. Meslek. Hapishane. Araştırmak. Alışveriş etmek. Alışverişe çıkmak. Esnafın perakende satış yaptığı, küçük zanaat sahiplerinin çalıştıkları yer, işyeri. Okul. İşlik. İş.
Sedans : Ulaşım amaçlı olarak iki hamalca taşınan koltuk. Binek otomobili. Sedan. Tahtırevan. Minnesota eyaletinde şehir. Aile arabası. Sedye. Kansas eyaletinde şehir.
Emporiums : Market. Mağaza. Pazar yeri. Ticaret merkezi. Ticarethane. Çeşitli malların satıldığı mağaza. Ticaret yeri. Çeşitli malların satıldığı ticaret merkezi. Çeşitli malların satıldığı satış merkezi.
Hippodromes : At yarışları alanı. Hipodrom. At meydanı. Sirk. Gösteri salonu. Tiyatro salonu. Koşu alanı. Atmeydanı.
Divans : Tütün ve kahve içilen oda. Şairin tüm şiirleri. Meclis. Sedir. Divan. Büyük meclis.
Parlors : Oturma odası.
Divan : Tütün ve kahve içilen oda. Meclis. Şairin tüm şiirleri. Sedir. Divan. Büyük meclis.
Chalones : Kalon. Şalonlar. Hücrelerin çoğalmalarını kontrol altında tutan, glikoprotein yapısında, dokuya özgü, hücrelerden salıverilen, yara iyileşmesinde etkili bir grup madde.
Saloon synonyms : tap house, sawdust saloon, ginmill, cocktail lounge, free house, dram shop, hippodrome, cross member, cafes, workshop, barrooms, workshops, parlor, shebangs, pothouse, barrelhouse, grogshop, gin mill, halls, hall, zendo, salon, dramshop, store, shoppes, speakeasy, tavern, taproom, cabarets, shoppe, alehouses, cantina, shebang.
Saloon ingilizce tanımı, definition of Saloon
Saloon kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A hall of reception, esp. a hall for public entertainments or amusements. A large room or parlor. As, the saloon of a steamboat. A spacious and elegant apartment for the reception of company or for works of art.
Bu kısımda Saloon kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Saloon ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Saloon anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Saloon ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.