Sequestered türkçesi Sequestered nedir

  • Hacizli.
  • Tek başına.
  • Dünyadan elini eteğini çekmiş.
  • Münzevi.
  • Dünyadan elini ayağını çekmiş.

Sequestered ingilizcede ne demek, Sequestered nerede nasıl kullanılır?

Sequestered account : Hacizli mallar hesabı. El konulan hesap. Yetkililer tarafından menedilen banka hesabı.

Sequester oneself : İnzivaya çekilmek. Köşesine çekilmek. Tenha bir yere çekilmek.

Sequester : Ayırmak. El koymak. Müsadere. Canlılığını kaybetmiş kemik parçasını sağlam kısımdan ayırma. canlılığını kaybetmiş ve çevre dokulardan ayrılmış doku parçası, sekestrum. Haczetmek. Sekester. Müsadere etme. Ayrı tutmak. Tecrit etmek. İnziva.

Sequestering : Ayırma. Ayırmak. Haczetme. Tecrit etmek. Haczetmek. Ayrı tutmak. El koymak.

Sequestering agent : Kompleks yapıcı. Ayırma maddesi. Tecrit edici etmen.

Sequesters : Ayırmak. El koymak. İnziva. Tecrit etmek. Haciz. Müsadere etme. Ayrı tutmak. Haczetmek. Müsadere.

Sequestrant : Yiyeceklerin kalitesini arttıran gıda katkısı. Sekesteran. Çelat.

Sequestrates : Kamulaştırmak. Yedi emine vermek. El koymak. Haciz koymak. Yediemine tevdi etmek. Haczetmek. Müsadere etmek.

Sequestrator : Güvenilir kişi. Haciz memuru. Uyuşmazlığı doğuran bir nesnenin koruyumu sağlanılmak üzere seçilen inanılır, güvenilir kişi. Yedi adil. Mala el koyan. Bir dava sonuçlanıncaya kadar mülkiyeti geçici olarak haczeden kimse (hukuk terimi). Yediemin.

 

Sequestrated : Bir dava süresince geçici olarak kapatılmış veya haczedilmiş (hukuk terimi). Haczettirilmiş. El koyulmuş.

İngilizce Sequestered Türkçe anlamı, Sequestered eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sequestered ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Singlehandedly : Tek el ile çalışacak şekilde. Yanlızca bir kişi tarafından. Tek kişi ile işletilecek şekilde. Yardım olmaksızın. Tek başına olarak.

Ascetic : Nefsinin isteklerini kırarak çok sade bir hayat yaşayan kimse. Sofu. Dünya nimetlerinden elini eteğini çekmiş. Zahid. Çileci.

Segregated : Birikintili. Bölünmüş. Farklı ırkların üyelerinin ayrılması veya bölünmesi ile karakterize. Birikmiş. Koparılmış. Ayrılmış. Ayrıklanık.

Secluded : Tecrit edilmiş. Gözlerden uzak. İzbe. Kaçınık. Mahrem. Gözden uzak. Tenha. Irak. İçerlek.

Recluses : Köşesine çekilmiş. Uzak. Köşesine çekilmiş kimse. Her şeyden elini eteğini çekmiş. Münzevi kimse. Keşiş. Toplumdan uzak yaşayan kimse. Başkalarıyla görüşmeden yalnız yaşayan. Başkalarıyla görüşmeden yalnız yaşayan kimse.

Private : Nefer. Ç. Cinsel kılganlar. Kişisel. Asker. Gözlerden uzak. Tenha. Sakin. Deniz veya kara kuvvetlerinde rütbesiz asker.

Eremite : İnzivaya çekilmiş kimse.

Anchorite : Ankorit. Münzevi hayat yaşayan adam. Münzevi yaşayan kişi. Toplumdan kaçan kimse. Toplundan kaçan adam. Yalnızlığı seven adam.

Per se : Haddi zatında. Kendi başına. Aslında. Müstakil olarak. Yalnız başına. Kendiliğinden. Başlı başına.

 

Alone : Kimsesiz. Bir. Yalnız. Bir başına. Sadece. Yalnız başına. Yalnızca. Tek. Bikes.

Sequestered synonyms : cloistered, unintegrated, retired, by herself, single handed, seized, by oneself, ascetics, secludedly, reclusive, recluse, on his own, by yourself, by himself, singly, in loneliness, single handedly, eremites, high and dry, separately, seised, solitary.

Sequestered zıt anlamlı kelimeler, Sequestered kelime anlamı

Integrated : Karma. Bütünleşmiş. Tümleşik. Birleşik. Tümlenik. Entegre. Birleşmiş. Tümlevi alınmış olma özelliğinde. Tümlenmiş. Bütünlemiş.

Public : Otel. Devlete ait. Milli. Amme. Topluluk oluşturucu ortak çıkarlar çevresinde oluşan ve üyeleri bu ortak çıkarlar konusunda karar birliğine ulaşmak için etkileşimde bulunan toplumsal kesim. Halk için. Halk. Herkese açık. Herkesçe bilinen. Kamuya ait.

Sequestered ingilizce tanımı, definition of Sequestered

Sequestered kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Retired. Secluded.