Subsequent valley türkçesi Subsequent valley nedir

  • Yarı uyumlu koyak.
  • Jeoloji alanında kullanılır.
  • Katmanların doğrultusunu güden koyak.

Subsequent valley ingilizcede ne demek, Subsequent valley nerede nasıl kullanılır?

Subsequent : İzleyen. (belirli bir olayı) takip eden. Daha sonraki. Sonraki. Sonra gelen. Sonradan gelen. Sonradan ortaya çıkan. Müteakip.

Valley : Dalgalar arasındaki çukur. Coğrafya, jeoloji alanlarında kullanılır. Dere. Köşe dikmesi. Kadınlarda iki göğsün ortası. Çukur. Çatı oluğu. Koyak. İçinde akarsu yataklarının bulunduğu, üç yanından kapalı, ancak ağız yanı açık, tabanı, yamaçlarıyla yerine ve eskiliğine göre türlü biçimleri olan dar, uzun yüzey. Karalarda, akarsu aşındırmasıyle biçimini almış, bir yöne doğru eğimli uzunluğuna çukurluk.

Subsequent indorser : Birisinden, diğerinden daha sonra gelen aktarımcı. Sonraki ciranta. Sonraki aktarımcı.

Subsequent to : Sonra. Sonraki. Ardından. Takiben. Daha sonra. -den sonra. Arkasından. Müteakip.

Subsequential limit : Altdizisel limit.

Subsequently : Akabinde. Sonradan. Arkadan. Bilahare. Sonra. Daha sonra.

İngilizce Subsequent valley Türkçe anlamı, Subsequent valley eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Subsequent valley ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Alkali rocks : Alkali kayaçlar. Öteki bileşenlere oranla, alkalilerin çokluğu gibi ayırt edici bir özellik gösteren ve genel olarak sodyumlu piroksen, sodyumlu amfibol ya da feldspatsıları kapsayan magmatik kayaçlar. Alkali kayaç.

After shock : Artçı deprem (depremden sonra). Art sarsıntı. Artçı sarsıntı. İlk yeğin depremin ardından gelen ve genel olarak yavaş yavaş yeğnileşen sarsıntı. Artçı şok.

Aggregats : Topluluk. Başlangıçta birbirinden ayrı minerallerin, herhangi bir nedenle bir araya gelerek birlikte büyüyüşler gösteren bir topluluk durumuna gelmeleri.

Adjacent rock : Yantaş. İçine magma ya da madde sokulmuş yan yana bulunan kayaç.

Acrozone : Menzil zonu. Belirli bir taşıl türünün, cinsinin ya da başka bir bölümleme biçiminin, bütün ucunu kapsayan ya da onu belirten katmanlı kayaçlar. Uç kuşağı.

Absolute chronology : Yerbilim oluşlarının yıllarla bekletilmesi. Mutlak kronoloji. Salt çağbilimi.

Algonkian : Kambriya dönemi katmanlarının altına gelen, içinde tanımlanamayan taşıl kırıntıları bulunan eski bir oluşuk. (kayaçları genel olarak arkeene oranla daha az başkalaşmıştır.). Alkongien. Bir prekambriyen sistemi. Algonkiyen. Kuzey amerika yerlileri tarafından konuşulan dil ailesi.

Abrasive power : Akarsuyun ve akarsuyla taşınan katı maddelerin, devimsel enerjileri arasındaki orantı.(akarsuyun devimsel m . v2 enerjisi = m . v2; taşınan maddelerin devimsel enerjisi = -»- dir. m = suyun kütlesi, v = akarsuyun hızı, m = maddelerin kütlesi, v = taşınan maddelerin hızı.). Aşındırıcı kuvvet. Akarsuyun aşındırma gücü. Aşındırıcı güç.

Agricultural geology : Tarım ve toprak konularıyle uğraşan yerbilim dalı. Tarım yerbilimi. Tarımsal jeoloji.

Acid fumarole : Asit fümarol. 200°-800° c. sıcaklıkta, hcı, so2 nh2 cl, h2o bileşimli gazlar çıkaran fumaroller. Asit tüten. Ekşit (asit) tüten.

Subsequent valley synonyms : adventive cone, abyss, absolute age, alcalic fumarole, advance of aglacier, abysal environment.