Sunray türkçesi Sunray nedir

  • Güneş ışını.

Sunray ingilizcede ne demek, Sunray nerede nasıl kullanılır?

Sunrise : Gün doğumu. Güneşin doğması. Güneş doğduğu zaman. Güneşin doğuşu. Sabah kızıllığı. Sabah. Gündoğumu. Güneş doğması. Gün doğmasj.

Sunrises : Güneşin doğması. Güneş doğuşu. Güneşin doğuşu. Gündoğumu. Gün doğumu. Güneş doğması. Güneş doğduğu zaman. Sabah.

Sunroof : Güneşlik kapağı. Tepe penceresi. Açılır tavan.

Sunroofs : Açılır tavan. Tepe penceresi. Güneşlik kapağı. Sunroof.

Sunroom : Güneşlenme salonu. Güneş ışınlarını maksimum oranda alacak şekilde tasarlanmış oda. Cam ev. Solaryum. Cam oda. Güneş gören.

After sunrise : Günün ilk ışığından sonra. Güneşin çıkmasından sonra. Şafak vaktinden sonra. Güneşin doğuşundan sonra.

Sun animacules : Güneş hayvancıkları. Bir hücrelilerin (protozoa), kök ayaklılar (rhizopoda) sınıfından, tatlı sularda yaşayan, küre biçiminde, çoğunluk bir örtü ya da iskeletle örtülü, sitoplazması iç ve dış olmak üzere 2 katlı olan, çok ağır hareket eden, aktinosferyum (actinosphaerium) cinsi iyi bilinen bir takım.

Sunrooms : Cam ev. Güneş ışınlarını maksimum oranda alacak şekilde tasarlanmış oda. Güneşlenme salonu. Solaryum. Cam oda. Güneş gören.

 

Sun bath : Güneş banyosu.

Sun bird : Ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, nektaremengiller (nectarinidae) familyasından, madeni parlak bir rengi olan, afrika'da mimozalar üzerinde yaşayan bir tür. Nektar kuşu. Ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, nektaremengiller (nectarinidae) familyasından, 11 cm kadar uzunlukta, sırtı madensel yeşil, gerdanı çelik mavisi, göğsünde sarı kırmızı bir tüy demeti olan, filistin, suriye ve arabistan'da funda ve ormanlarda yaşayan bir tür. Filistin güneş kuşu.

İngilizce Sunray Türkçe anlamı, Sunray eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Sunray ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Ultraviolet radiation : Ültraviyole radyasyon. Genellikle uyarılmaya yol açan radyasyon olarak kabul edilen bir elektromanyetik radyasyon tipi. ültraviyole radyasyonu. Morötesi radyasyon. Mor ötesi radyasyon. Morötesi ışınım. Ultraviyole ışıma. Görünür ışıkla x-ışnları arasındaki sıklıklara düşen, görünmeyen akımınık-natıssal ışınım. Morüstü ışınım. Morötesi ışınımı. Elektromıknatıslı ışınımın, görünür ışık ile röntgen ışınları arasındaki dalga uzunluklarını, yani 4x10-7'den 5x10-9 metreye değin ulaşan dalga uzunluklarını kapsayan, izgenin mordan sonra gelen bölümündeki ışınım.

Shaft : Mil. Araba oku. Bayrak direği. Mızrak. Sap. Ön bölümü maden başa bağlı, en geniş yeri ip sargılı, tahta ya da madenden yapılmış cirit gövdesi. Aks. Gönder. Kuyu. Ok sapı.

Beam of light : Işık demeti. Işıtaçlardan çıkan ışın topluluğu. Işın bağlamı. Işın. Işık huzmesi.

 

Irradiation : Aydınlık. Aydınlatma. Fizik, kimya, nükleer enerji, veterinerlik alanlarında kullanılır. Işın yayma. Işık saçma. Parlaklık. Radyasyon yayma işlemi. Bir nesnenin ışınlara tutulması; ışınlama ölçüsü, ışınım akısı ile ışınlama süresinin çarpımına eşittir. Işın tedavisi. Röntgen ışınlarına tutma.

Beam : Işımak. Belli bir doğrultuda giden, ışından daha kalın tanecikler topluluğu. Yayılmak. Gözleri parlamak. Işık demeti. Yere düşey iki dikme arasında, yüksekliği ayarlanabilen dar dayanak yüzeyli tahtadan yapılmış denge ve asılma aracı. Işın. Koşut doğrultuda yayılan ışın kümesi. Parlamak. Işık saçmak.

Ray of light : Işık demeti. Işık ışını.

Ray : Belli bir doğrultuda giden tanecikler ya da erke demeti. Isı ya da ışık erkesinin yayılma doğrultusunu gösteren çizgi. bir çemberin ya da bir yuvarın özeğinden dışa doğru uzanan çizgilerden her biri. İz. Belli bir doğrultuda,giden parçacıklar ya da erke demeti. Işık saçmak. Işıklandırmak. Işın tedavisi yapmak. Tırpana. Herhangi bir ışınım kaynağından çıkarak herhangi bir yöne giden bir ışınımın izlediği doğru. bu ışınımın kendisi. Işın.

Ultraviolet light : Uv ışın. Mor ötesi ışın. Ültraviyole ışık. Ultraviyole ışınları. Dalga boyu 2000-4000 arası olan, güneşten gelen, gözle görülmeyen, deri altında d vitaminin sentezlenmesini sağlayabilen ışınlar, uv ışın, ultraviyole. Ultraviyole ışık. Morötesi ışık. Morüstü ışık.

Sunray synonyms : ultraviolet illumination, sun ray, uv, shaft of light, sunbeam, sun beam, ultraviolet, sunlight, light beam, sunbeams, sun, sunshine.