The union türkçesi The union nedir

The union ile ilgili cümleler

English: Communism was the political system in the Union of Soviet Socialist Republics, but that stopped in 1993.
Turkish: Komünizm Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinde politik bir sistemdi fakat 1993'te sona erdi.

English: Are you an active member of the union?
Turkish: Birliğin aktif bir üyesi misiniz?

English: The leaders of the Union agitated for higher wages.
Turkish: Sendikanın liderleri, daha yüksek ücret için ortalığı karıştırıyorlardı.

English: They came to terms with the union leaders.
Turkish: Onlar sendika liderleriyle anlaştılar.

English: Did the union participate in the demonstration?
Turkish: Sendika gösteriye katıldı mı?

The union ingilizcede ne demek, The union nerede nasıl kullanılır?

The : Belirli durumlarda isimden önce kullanılır. Belgili tanımlık. Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer).

Union : Evlilik. Sendika. Bağlaşma. Kavuşma. Rakor. Federasyon. Bileşim. Birleşme. Darülaceze.

The union for the mediterranean : Akdeniz için birlik.

 

The union of soviet socialist republics : Sovyet sosyalist cumhuriyetleri birliği.

The 1967 borders : Bağımsızlık savaşı sonrasında ateşkes anlaşmalarında oluşturulan sınırlar (israil tarihi). 1967 sınırları. Yeşil hat.

The 2004 tsunami : 2004 tsumanisi. Bir depremin tetiklediği ve iki kıtada 8 ülkede (tayland, hindistan, endonezya, malezya, maldivler, seylan, somali ve sri lanka) yaklaşık 225. 26 aralık 2004'teki büyük tsunami. 000 insanın ölümüne yol açan 26 aralık 2004'te meydana gelen yıkıcı tsunami.

The a team : Televizyonda macera dizisi ismi. A takımı.

İngilizce The union Türkçe anlamı, The union eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak The union ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Affiliation : Ekleme. Yakın ilişki. Birleştirme. Evlat edinme. Katma. Bir kümenin, bir topluluğun üyesi olma ya da davranış düzgülerini benimseme, bk. ayrılma. Bağlanma. Mensubiyet. Bağlama. İlişki.

Bund : Toprak set çekmek. Bent. Sarmalama. Toprak set. Set. Rıhtım.

Accouplement : Akuplaj.

Guild : İktisat, tarih alanlarında kullanılır. Esnaf loncası. Herhangi bir iş kolunda usta, kalfa ve çırakları içine alan dernek. krş. ahilik. Uğraşları bir olan kimselerin, bir pirin yönetimi altında oluşturdukları özel dernek. Lonca.

Body : Kasa. Bir sınıf veya bu sınıf içindeki bir grup. Kurul. Ceset. Cisim. Bilgisayar, gitar, iktisat alanlarında kullanılır. Öz yankılı telli çalgıların içi boş geniş bölümü. Vücut. Hacim. Gövde.

Anschluss : İlhak. Ekleme. Katma. Avusturya'nın 1938'de almanya'ya eklenmesi. Anschluss.

Anastomosis : İki vücut parçasını birleştirme operasyonu. Anastomoz. Anastomozis. Arterlerin, venlerin, sinirlerin ve vücudun birçok bölgesindeki kılcal damarların birleşerek ağ meydana getirmesi. Kesişerek ağızlaşma. Geçit şebekesi. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır. İki damarın birleşmesi. Arterlerin, venlerin, sinirlerin, yaprak damarlarının ve vücudun birçok bölgesindeki çok ince uç dallarının birleşerek ağ meydana getirmesi.

 

Confederate states of america : 1860-61'de ayrı bir birliktelik kurmak amacıyla amerika birleşik devletleri'nden ayrılan güneyli 11 eyalet. Amerika birleşik eyaletler. Amerika müttefik devletleri.

Collaborations : İşbirlikçilik. İş birliği. İşbirliktelik. Uyum. Birlikte çalışma. İşbirliği.

Attachment : Bağlama. Bağlanma. Elkoyma. Ek. Parça. İlgi. Bitiştirme. Aksesuar. Bağlılık. Merbutiyet.

The union synonyms : the united states, attaching, syndicates, federations, corporation, absorbation, coalitions, assn, commitments, college, amalgamations, channel, fed, syndicate, fraternities, associativity, bond, connecting, bodies, trade union, collaboration, club, the us, commitment, usa, the united states of america, synods, cohesion, labour union, coll, association, corporations, fellowships.