Third world türkçesi Third world nedir

Third world ile ilgili cümleler

English: I wonder if a third world war will break out.
Turkish: Üçüncü dünya savaşının patlak verip vermeyeceğini merak ediyorum.

Third world ingilizcede ne demek, Third world nerede nasıl kullanılır?

Third : Üçüncüsü. Üçte bir. Üçüncü olarak. Üçlü. Üçü. Sömürgeci devletlere, genel olarak günümüz dünyasındaki büyük güçlere karşı uluslararası düzeyde aralarında bir ölçüde dayanışma gerçekleştirmiş bulunan asya, afrika, güney amerika'nın geri kalmış devletlerinin tümü. Üçüncü. Üçüncü dünya.

World : Toplum. Yer. Sömürgeci devletlere, genel olarak günümüz dünyasındaki büyük güçlere karşı uluslararası düzeyde aralarında bir ölçüde dayanışma gerçekleştirmiş bulunan asya, afrika, güney amerika'nın geri kalmış devletlerinin tümü. Üçüncü dünya. Alem. Ömür. Yeryüzü. Arz. Diyar.

Third world countries : Üçüncü dünya ülkesi. Üçüncü dünya ülkeleri. Ortalama yaşam standartı geniş çaplı sanayileşmiş ve gelişmiş ülkelerden önemli ölçüde düşük olan ülke. Yoksulluk, yüksek doğum oranları ve iktisadi olarak gelişmiş ülkelere bağımlılık gibi özellikler taşıyan asya, afrika, avustralya ve güney amerika kıtalarındaki bazı gelişmemiş ülkeler. krş. birinci dünya ülkeleri, ikinci dünya ülkeleri, dördüncü dünya ülkeleri, az gelişmiş ülkeler. Gelişmemiş veya gelişen ülke.

 

Third world country : Gelişmemiş veya gelişen ülke. Üçüncü dünya ülkesi. Ortalama yaşam standartı geniş çaplı sanayileşmiş ve gelişmiş ülkelerden önemli ölçüde düşük olan ülke.

Third world oil shock : 1990 yılında ırak'ın kuveyt'i işgalinden sonra petrol fiyatlarında ortaya çıkan ani ve büyük oranlı artış. Üçüncü petrol şoku.

Third aliyah : 1919-1923 yılları arasında yaşanan büyük göç dalgası. Üçüncü aliyah.

İngilizce Third world Türkçe anlamı, Third world eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Third world ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

South : Güneye. Lodos. Güney ülkeleri. Güneyden gelen. Güneyden esen. Cenup. Güneye doğru. Güneyden.

Peripheries : Perispri. Muhit. Dış yüz. Merkezin dışında kalan yer. Dış kenar. Çevre. Taşra. Dış sınır çizgisi.

Third world countries : Gelişmemiş veya gelişen ülke. Yoksulluk, yüksek doğum oranları ve iktisadi olarak gelişmiş ülkelere bağımlılık gibi özellikler taşıyan asya, afrika, avustralya ve güney amerika kıtalarındaki bazı gelişmemiş ülkeler. krş. birinci dünya ülkeleri, ikinci dünya ülkeleri, dördüncü dünya ülkeleri, az gelişmiş ülkeler. Üçüncü dünya ülkesi. Ortalama yaşam standartı geniş çaplı sanayileşmiş ve gelişmiş ülkelerden önemli ölçüde düşük olan ülke.

Thirld world : Yoksulluk, yüksek doğum oranları ve iktisadi olarak gelişmiş ülkelere bağımlılık gibi özellikler taşıyan asya, afrika, avustralya ve güney amerika kıtalarındaki bazı gelişmemiş ülkeler. krş. birinci dünya ülkeleri, ikinci dünya ülkeleri, dördüncü dünya ülkeleri, az gelişmiş ülkeler.

 

Souths : Güneyden gelen. Güneye. Güneyde. Güney. Güney ülkeleri. Lodos. Güneyden esen. Cenup.

Periphery : Dış sınır çizgisi. Merkezin dışında kalan yer. Muhit. Çevre. Dış yüz. Dış kenar. Perispri. Taşra.

Southing : Güneye doğru uzaklık. Güneyde. Güneye doğru rota. Güney. Cenup. Güneye doğru gitme. Güneye. Güneyden esen. Güney ülkeleri.

Least developed countries : Gelişmiş ve az gelişmiş ülkeler sınıflandırmasının dışında kalan, kişi başına düşen gelirin çok düşük ve büyümenin önünde engellerin olduğu, insan kaynaklarının gelişme düzeyinin çok düşük ve/veya çok ciddi yapısal zayıflıkların bulunduğu ülkeler. krş. dördüncü dünya ülkeleri. En az gelişmiş ülkeler. Enaz gelişmiş ülkeler.

Underdeveloped countries : Az gelişmiş ülke. Azgelişmiş ülkeler.

Southings : Lodos. Güney. Güneyden esen. Cenup. Güneyden gelen. Güneyde. Güneye doğru rota. Güneye doğru uzaklık. Güneye.

Third world synonyms : non aligned countries, developing countries.