Total cost türkçesi Total cost nedir

  • Toplam maliyet.
  • Toplam masraf.
  • İktisat alanında kullanılır.
  • Toplam bedel.
  • Toplam değişken maliyet ile toplam sabit maliyetin toplamı.

Total cost ingilizcede ne demek, Total cost nerede nasıl kullanılır?

Total : Toplam miktar. Tüm. Tutar. Tiyatroyu, bütün sanat dallarıyla uyumlu bir biçimde kaynaştırarak ortaya çıkartmayı doğru bulan tiyatro anlayışı. Bulmak. Etmek. Yekun yapmak. Tutarını bulmak. Bir toplama işleminin ürünü ya da tamsayım sonucu. Tahrip etmek.

Cost : Bir malın üretiminde, yapımında kullanılan doğal özdek ve işçilik ile makine, aşınma payı, genel giderler için yapılacak ödemelerin tümü. Tümdeğer. Masraf. Fiyatı (belirli bir miktar) olmak. Değer. Bedel. -e mal olmak. Paha. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Yapmak.

Total cost of ownership : Tco. Bir şeye sahip olmak ve bunu devam ettirebilmek için gereken toplam para miktarı (toplam mülkiyet maliyeti). Sahip olmanın toplam maliyeti. Toplam mülkiyet maliyeti. Toplam sahip olma maliyeti.

Average total cost : Toplam maliyetin toplam üretim miktarına bölünmesiyle hesaplanan, bir birim mal üretmek için katlanılan maliyet. Ortalama maliyet.

Total abstainer : Yeşilaycı. İçki içmeyen kimse.

Total abundance : Toplam bolluk. Bir topluluğun içindeki birkaç boyda ya da türdeki bolluk sayılarının toplamı.

 

İngilizce Total cost Türkçe anlamı, Total cost eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Total cost ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abolition of forced labour convention : Zorla çalıştırmanın yasaklanması sözleşmesi. Zorla ya da zorunlu çalıştırmanın herhangi bir biçiminin siyasal zorlama ve eğitme, siyasal ya da ideolojik görüşlerin açıklanması nedeniyle cezalandırma, işgücünü harekete geçirme, çalışma disiplinini sağlama, ayrımcılık ve işbırakımını, katılanları cezalandırma aracı olarak kullanılmasını yasaklayan, 1957 yılında kabul edilen temel uluslararası çalışma sözleşmelerinden birisi.

Abnormal budget expenditures : Olağanüstü bütçenin giderleri. Olağanüstü bütçe gideri.

A shift in individual demand : Bir tüketicinin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu bireysel istemin artması veya azalması, diğer bir deyişle bireysel istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. Bireysel istem kayması.

A change in demand : Tüketicilerin bir mala olan istemini etkileyen fiyat dışındaki diğer değişkenlerde ortaya çıkan bir değişme sonucu istemin artması veya azalması diğer bir deyişle istem eğrisinin sağa (yukarıya, kuzeydoğuya) veya sola (aşağıya, güneybatıya) kayması. İstem kayması.

Abnormal budget receipts : Olağanüstü bütçe geliri. Olağanüstü bütçe harcamalarını karşılamak için, söz konusu dönemde ek harç, vergi ve borçlanma gibi yollarla elde edilen gelir.

 

A type mutual funds : A tipi yatırım fonu. Ağırlıklı olarak hisse senetlerinden oluşan ve iç tüzüklerinde (esas sözleşmelerinde) asgari sınırları belirtilmek koşuluyla, portföy değerinin en az % 25’ini özelleştirme kapsamına alınan kamu iktisadi teşebbüsleri dahil türkiye’de kurulmuş ortaklıkların hisse senetlerine bağlanmış olan uzun vadeli yatırım fonu. A tipi yatırım fonu ortaklığı.

Abnormal budget : Olağan bütçeden ayrı bir belge olarak hazırlanan ve kabul edilen, her yıl tekrarlanmayan ve olağanüstü nitelik taşıyan harcama ve gelirleri gösteren özel bir bütçe. Olağanüstü bütçe.

A group shares : Şirkete sonradan ortak olanlardan farklı olarak, şirketin ilk kurucularına genellikle kara iştirak ve oy kullanmayla ilgili haklar veren ayrıcalıklı hisse senedi türü. A grubu hisse senedi.

A pass through certificate : Tutsat senedi. Taşınmaz rehniyle sağlanmış bir kişisel alacak karşılığında alacak sahibi finansal kurum tarafından çıkarılan değerli kağıt.

Total amount : Tutar. Tüm işlemlerin ayrıntılı değerlerini kapsayan toplam. Toplam miktar. Genel toplam. Umumi yekun. Toplam.

Total cost synonyms : aggregate expenditure, ability to pay approach, a shift in demand, ability to pay principle, a change in supply, a shift in supply, a change in individual demand, life cycle cost, ability rent, total value.