Up to date türkçesi Up to date nedir

  • Aktüel.
  • Modaya uygun.
  • Günümüze uygun.
  • Zamane.
  • Bilgisayar alanında kullanılır.
  • Güncel.
  • Güne uygun olarak.
  • Modern.
  • Yenilenmiş.
  • Bugünkü.
  • Eksiksiz.
  • Çağdaş.

Up to date ile ilgili cümleler

English: I'll bring you up to date with the latest news from the village.
Turkish: Köyden gelen en son haberleri sana birazdan söyleyeceğim.

English: Ali will bring you up to date.
Turkish: Ali sana son gelişmeleri bildirecek.

English: Tom needs to be brought up to date.
Turkish: Tom'un güncelleştirilmeye ihtiyacı var.

English: His ideas are up to date.
Turkish: Onun fikirleri çağdaş.

Up to date ingilizcede ne demek, Up to date nerede nasıl kullanılır?

To : E. Kala. İla. -mek -mak (mastar). Ya. -e kadar. Karşı. E doğru. Oranla. Arasında.

Date : Randevuya çıkmak. Çıkmak (argo terim). Eski bir tarihten geliyor olmak. Eskiden kalmak. Bir olayın, bir gözlemin zamanını, gün, ay, yıl olarak belirten ifade. Zamanını belirlemek. Tarih. (biriyle) çıkmak. Bayatlamak. İle flört etmek.

Up to dateness : Güncellik. Modernlik.

Be up to date : En son teknolojiye sahip olmak. En son gelişmelerden haberdar olmak. En son değişiklikleri kapsamak. Gündemi takip etmek. Son modaya uymak.

Bring up to date : Güncelleştirmek. Son gelişmeleri bildirmek. Bilgilendirmek. Son gelişmeleri anlatmak. Yeni bilgi vermek. Gündeme getirmek. Son gelişmelerle ilgili bilgilendirmek. Güncellemek.

 

Up to discussion : Tartışmaya açık. Tartışılmaya açık.

Up to dick : Çok bilmiş. Tilki gibi. Zeki. Cingöz. Kurnaz. Akıllı.

Up to his neck in : Göz çukurlarına kadar içinde. Kulaklarına kadar içinde. Gırtlağına kadar içinde. Bir şeyle tamamen meşgul. Boğazına kadar içinde.

Up to grade : İstenilen nitelikte.

Up to him : Ona göre değişir. Onun kararına göre değişir. Ona bağlı. O bilir. Onun kararına bağlı.

İngilizce Up to date Türkçe anlamı, Up to date eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Up to date ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Abstract syntax tree : Soyut sözdizim ağacı. Soyut söz dizimi ağacı.

Groovy : Klişeleşmiş. Süper. Harika. Moda olmuş. Moda. Mükemmel. Geleneksel. On numara (müthiş).

Latter : İki şeyden sonuncusu. Zaman olarak daha sonra meydana gelmiş olan. Sonraki. Son. Sonuncu. İkisinden sonuncusu. Son söylenen. İkincisi. Sonuncusu.

Timeliest : Vakitli. Zamanında olan.

Coetaneous : Muasır. Yaşıt. Akran.

In style : Birinci sınıf. Nazikçe. Klas. Moda. Kibarca. Güzelce.

Improved : Geliştirilmiş. Islah edilmiş. Düzelmiş. İlerlemiş. Düzeltilmiş. Gelişmiş. İyileştirilmiş. İyileşmiş.

Access mechanism : Erişim düzeneği. Erişim mekanizması.

Accent char : Vurgu karakteri.

Mod : Şık. Kip.

Up to date synonyms : hipper, abnormal end, absolute device, renovated, grooviest, technicality, updated, present day, timeserving, modern, rejuvenescent, all the rage, timeservers, overhauled, rejuvenated, ac adapter, with it, in full, current, factual, solidest, abbreviate, in fashion, perfect, fashionable, chic, furbished, abort sequence, reconditioned, living, chics, abort, haute.