Yaslanmak nedir, Yaslanmak ne demek

  • Dayanmak.
  • Yasa bürünmek, yas içinde olmak.
  • Güvenmek

"Yaslanmak" ile ilgili cümle

  • "Sıcakça ben ona, o bana yaslanıyorduk." - Halikarnas Balıkçısı

Yerel Türkçe anlamı:

(Bir yere) Dayanmak

Yere kapaklanmak, yüzükoyun yatmak.

Çiğnenmek, ezilmek.

Yaslanmak anlamı, kısaca tanımı:

Dayanmak : Güç bir duruma katlanmak, çekmek, sabretmek, tahammül etmek. Varmak, ulaşmak. Birinden, bir şeyden güç almak, güvenmek, istinat etmek. Bütün gücünü kullanarak bir işi yapmak. Bir şeyin üzerinde kurulmuş olmak. Bir iş sonunda birinin veya bir şeyin üzerinde kalmak. Zarar görmemek, varlığını korumak, hasar görmemek. Uzun süre kullanılmaya uygun olmak. Yetişmek, yeter olmak. Tutunmak, karşı durmak, karşı koymak, mukavemet etmek. Bir yere yaslanmak, kendini dayamak.

Güvenmek : Güven duymak, güveni olmak, itimat etmek.

Bürünmek : Herhangi bir görünüşe, kimliğe girmek. Bürüme işine konu olmak.

Yasa : Olayların gidişinde olağan dışına yer vermeyen, değişmezlik ve mecburiyet gösteren kural. Düşüncenin mantıksal bir değeri olması için uyulması şart olan temel. Devletin yasama organları tarafından konulan ve uyulması gereken kurallar bütünü, kanun. Bilimde çok sayıda deney ve gözlemden sonra, aynı şartlarda aynı sonuçları verdiği kesin olarak belirlenen durum. Toplumsal hayat içinde kendiliğinden oluşan ve uyulması toplum içinde yaşamanın bir mecburiyeti olan alışkıların bütünü.

 

Yas : Ölüm veya bir felaketten doğan acı ve bu acıyı belirten davranışlar, matem.

İçinde : Ortamında. Süresince, zarfında. ... ile dolu bir biçimde.

Olmak : Bulunmak. Bir ad veya sıfatın belirttiği durumu almak. Bir kuruluşla, örgütle ilgili bulunmak, mensup olmak. Yol açmak. Uymak, tam gelmek. Ek fiilin geniş zamanı olan -dır (-dir) anlamında kullanılan bir söz. Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak. Geçmek, tamamlanmak. Hazırlanmak, hazır duruma gelmek. Bir şey, birinin mülkiyetine geçmek. Bir durumdan başka bir duruma geçmek. Sürdürmek, yürütmek. Sıfat-fiil eki almış kelimelerle birlikte başlama, bitirme vb. bildiren fiilleri oluşturur. Sarhoş olmak. Yitirmek, elinden kaçırmak. Yetişmek, olgunlaşmak. Uygun düşmek, yerinde görülmek. Yaklaşmak, gelip çatmak. Gerçekleşmek veya yapılmak. Bir yerde doğmuş, yaşamış olmak. Hastalığa yakalanmak, tutulmak. Bir olayla karşılaşmak, başına kötü bir şey gelmek. Bir şeyi elde etmek, edinmek. Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak. Herhangi bir durumda bulunmak.

Diğer dillerde Yaslanmak anlamı nedir?

İngilizce'de Yaslanmak ne demek? : v. lean, recline, repose, repose on, rest, rest against, sit back

v. age, get old, grow old, be getting on in years, fatten

Fransızca'da Yaslanmak : s'appuyer

Almanca'da Yaslanmak : sich lehnen

Rusça'da Yaslanmak : v. опираться, прислоняться, отваливаться, опереться, прислониться, отвалиться