Endişe nedir, Endişe ne demek

Endişe; kökeni farsça dilinden gelmektedir.

"Endişe" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Hiç olmazsa kızının okuma masraflarını çıkarmak endişesiyle yukarıdaki odalardan birini kiraya vermeyi düşünmüşlerdi." - K. Bilbaşar
  • "Bir kayıkta boş kalan son yere atlayıp Galata'ya geçerken kafası hem umut hem de endişeyle doluydu." - İ. O. Anar

Endişe hakkında bilgiler

Anksiyete veya endişe, canlılarca deneyimlenen kaygı, korku, gerilim, sıkıntı halidir. Nedeni belli olmayan tedirginlik hali olarak da açıklanabilir. Anksiyete bazı kuramcılara göre yaşanan iç çatışmaların sonucudur. Bazı kuramcılara göre öğrenilmiş davranışlardır. Canlıların dış ortama uyum çabasında koruyucu bir tepkidir. Denetim dışına çıkıp kişinin işlevselliğini aksattığında anksiyete bozuklukları olarak incelenir. Psikiyatride bir grup hastalığın genel adıdır.

Terleme, titreme, çarpıntı vs. gibi bedensel belirtileri görülebilir. Başına kötü bir şey geleceğini düşünme, rezil olmaktan veya komik duruma düşmekten korkma gibi bilişsel (düşünsel), fakat çoğu kez nedeni belirsiz, tanımlanamayan bir gerginlik durumudur.

Anksiyete, genel olarak kavramsal, somatik, duygusal ve davranışsal bileşenlere sahip olmak biçiminde tanımlanır (Seligman, Walker & Rosenhan, 2001). Kan basıncı ve kalp atışının artması, terleme, ana kas gruplarına ani kan akışının hücum etmesi nedeniyle kaslarda gerginlik, bağışıklık ve sindirim sistemi fonksiyonlarının yavaşlaması gibi fiziksel etkileri vardır. Bunlara ek olarak mide bulantısı, el ve ayaklarda soğukluk, titreme -üşüme hissedilir.

 

Duygusal açıdan ise hastalık korku ve panik hissine neden olur. Kişi her şeyi olabilecek en olumsuz yönüyle ele alır, moral seviyesi en alt düzeydedir. Davranışsal olarak ise hasta, anksiyete kaynağından kaçma eğilimi gösterir. Yine de anksiyeteden sadece patolojik bir durummuş gibi bahsetmek yanlış olur. Bu his, korku, kızgınlık, üzüntü ve mutluluk gibi duygularla beraber gelen, insanoğlunun hayatta kalmasıyla bağlantılı temel duygulanımlardan birisidir.

Endişe ile ilgili Cümleler

  • Endişe ediyorum.
  • Endişe etme. Kimseye söylemeyeceğim.
  • Hastaların hepsi endişelendi.
  • Endişe etme. Her şeyin iyi gideceğini söylemedim mi?
  • Doktor endişeli gibi görünüyordu.
  • Ali hakkında hiç endişelenmek zorunda değilsin.
  • Endişe etmek enerji kaybıdır.
  • Ali hakkında çok endişeleniyorsun.
  • Çocuğun korkusu ebeveynlerini endişelendirdi.
  • Endişe ederek çok fazla zaman harcıyorsun.
  • Ne kadar endişeli olduğumu hayal bile edemezsin.
  • Endişe etme. Dudaklarım kapalı.
  • Endişe etme, herkes hata yapar.
  • Ali birden endişeli göründü.

Endişe kısaca anlamı, tanımı:

Kaygı : Üzüntü, endişe duyulan düşünce, tasa. Genellikle kötü bir şey olacakmış düşüncesiyle ortaya çıkan ve sebebi bilinmeyen gerginlik duygusu.

Korku : Kötülük gelme ihtimali, tehlike, muhatara. Bir tehlike veya tehlike düşüncesi karşısında duyulan kaygı, üzüntü. Gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, kalp, solunum hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu.

 

Endişe etmek : Tasalanmak, kaygılanmak.

Endişeye düşmek : Tasaya kapılmak, kaygılanmak.

Endişelenme : Endişelenmek işi.

Endişelenmek : Tasalanmak, kaygılanmak.

Endişeli : Endişesi olan.

Endişesiz : Endişesi olmayan.

Endişesizlik : Endişesiz olma durumu.

Kuşku : Başkalarının iyi niyet ve amaçlarını kötüye yorarak işkillenme duygusu. Bir olguyla ilgili gerçeğin ne olduğunu kestirememekten doğan kararsızlık, kuruntu, işkil, şüphe, acaba, şek.

Düşünce : Dış dünyanın insan zihnine yansıması. Uzay ve zamanın ötesinde, öznenin dışında, kendiliğinden var olan, duyularla değil, yalnızca ruhen algılanabilen asıl gerçeklik, mütalaa, fikir, ide, idea. İlke, yönetici sav. Niyet, tasarı. Tasa, kaygı, sıkıntı.

Canlı : Hareketli, hayat dolu, dinamik bir biçimde. Canı olan, diri, yaşayan. Hareketli, hayat dolu, dinamik. Yaşayıp yer değiştirebilen yaratık, hayvan. Dikkat çekici, göz alıcı, parlak (renk), ateş parçası. Canlı yayın. Güçlü, etkili.

Deneyim : Bir kimsenin belli bir sürede veya hayat boyu edindiği bilgilerin tamamı, tecrübe, eksperyans.

Gerilim : Gerginlik, tansiyon. Çeşitli yollara başvurularak filmde yaratılan sıkıntılı, gergin hava, tansiyon. Konuşmada bir sesin ortaya çıkması için ses kirişlerinin gerginleşmesi. İhtiyaçların karşılanamadığı veya bir hedefe yönelmiş davranışlar engellendiğinde ortaya çıkan coşkulu durum. İki ucundan ters yanlara çekilen bir telin her noktasında, o iki güce karşı koyan güç, tevettür. Bir iletkenin uçları arasındaki gizil güç farkı, potansiyel farkı, voltaj.

Sıkıntı : Sorun, mesele, sendrom, problem. İşsizlik, tekdüzelik, bezginlik vb. sebeplerden doğan ruhsal yorgunluk, cefa, eziyet. Bulunmama durumu. Bir bozukluğun, karışıklığın sebep olduğu etkili ve sürekli yorgunluk, mihnet. Yokluk ve parasızlığın yol açtığı geçim darlığı.

Tedirginlik : Gök cisimlerinin, genel çekim yasasına uygun olarak birbirini çekmesi sebebiyle herhangi bir gezegenin hareketinde görülen karışıklık, sarsım. Tedirgin olma durumu.

Tasa : Tatmin edici olmayan veya tedirgin eden durumların ortaya çıkmasını önleyebilmede, güvensizlik içinde bulunulduğunda duyulan tedirgin edici duygu. Üzüntülü düşünce durumu, kaygı, endişe, gam.

Endişelendirme : Endişelendirmek işi.

Endişelendirmek : Endişelenme işini yaptırmak.

Endişelenebilme : Endişelenebilmek işi.

Endişelenebilmek : Endişelenme imkânı veya olasılığı bulunmak.

Diğer dillerde Endişe anlamı nedir?

İngilizce'de Endişe ne demek? : n. concern, fears, care, anxiety, worry, doubt, fear, agitation, angst, apprehension, disquiet, disquietude, disturbance, fret, inquietude, perturbation, preoccupation, qualm, scruple, solicitude, stew, suspense, uneasiness

Fransızca'da Endişe : angoisse [la], anxiété [la], préoccupation [la], scrupule [le], souci [le]

Almanca'da Endişe : n. Angst, Ängstlichkeit, Befürchtung, Besorgnis, Beunruhigung, Furcht, Kümmernis, Sorge, Vorsorge

Rusça'da Endişe : n. беспокойство (N), тревога (F), опасение (N), боязнь (F)

adj. неспокойный