Önbağlam nedir, Önbağlam ne demek

Önbağlam; Yöntem Bilimi alanında kullanılan bir kelimedir.

Teknik terim anlamı:

Görgül bilgileri dizgelemek ve bu bilgilerin örtük olarak içerdiği çıkarımsal yapılamalara ulaşmak üzere başvurulan nedensellik, süreklilik, düzenlilik gibi genel kavram kalıpları.

Önbağlam tanımı, anlamı

Görgül bilgi : Yalnız deney ve gözlemlerle elde edilen bilgi

Nedensellik : Nedensel olma durumu, illiyet.

Süreklilik : Sürekli olma, kesintisiz olarak sürüp gitme durumu, devamlılık.

Düzenlilik : Düzenli olma durumu, sistemlilik.

Nedensel : Nedenle ilgili olan, sebep niteliğinde olan, illî.

Ulaşmak : Varmak, gelmek. Birbirine katılmak, dökülmek. Elde etmek, erişmek. Yetişmek.

Çıkarım : Çıkarma işi. Belli önermelerin kabul edilen veya gerçek olan doğruluklarından, yanlışlıklarından, başka önermelerin kabul edilen veya gerçek olan doğruluklarını, yanlışlıklarını çıkarma, istidlal.

Başvuru : Başvurma işi, müracaat. Bilgi sahibi olmak için bir kaynağı kullanma, bilgiye ulaşma, referans.

Düzenli : Düzeni olan, yerli yerinde, kararlı, tertipli, muntazam. Sistemli, nizamlı, metodik.

Dizgele : Dize kadar uzanan çorap.

Nedense : Bilinmeyen, belli olmayan bir sebep dolayısıyla, her nasılsa, her ne hikmetse, her nedense.

Sürekli : Kesintisiz olarak süren, kalıcı, devamlı, baki, daimî. Yumuşak. Uzun süreli olarak, daima.

 

Kavram : Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarımı, mefhum, fehva, konsept, nosyon. Karın zarı, periton. Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve bir ortak ad altında toplayan genel tasarım, mefhum, konsept, nosyon. Tutam, avuç dolusu.

Ulaşma : Ulaşmak işi.

Dizgel : Dize kadar uzanan uzun konçlu çorap.

Görgül : Bir kurama değil yalnızca gözleme dayalı, ampirik. Sayın anlamında kullanılır. Yöntemli olsun olmasın genellikle deney ve gözlem üzerine kurulu olan. Yalnızca gözlem ve deney sonuçlarına dayanan. Uygulamaya, deneye ve gözleme dayalı. Yaşantı ve denemeler yolu ile edinilen (kavram ve bilgiler).

Kavra : Büyük eğe.

Üzere : Amacıyla. Neredeyse. Şartıyla. Gibi.

Sürek : Süren, devam eden zaman. Satmak için pazara götürülen hayvan sürüsü. Hızlı süren, hızlı giden.

Örtük : Örtülü, kapalı.

Diğer dillerde Önbağlam anlamı nedir?

İngilizce'de Önbağlam ne demek ? : precontext