Inhabitance türkçesi Inhabitance nedir

Inhabitance ingilizcede ne demek, Inhabitance nerede nasıl kullanılır?

Inhabitancies : İkamet. Mesken. İkamet süresi. Ev.

Inhabitancy : Ev. İkamet süresi. Mesken. İkamet.

Inhabitant : İkamet eden. Oturan kimse. Oturan. Sakin. Yerleşik halk. Yerli. Oturan kimse (bir yerde). Mukim.

Inhabitants : Belde halkı. Yerli. Ahali. Oturan kimse. Oturan. Sakin. Nüfus.

Inhabitability : Yaşanabilirlik. Oturulabilirlik. Oturulabilir olma durumu. Yaşanabilir olma durumu. Yaşanırlık.

Inhabited place : Mesk-n mahal.

Inhabited : İskan edilmiş. İskan edilen. Yerleşilen. Yaşanılan. Mekün. Oturulan. İçinde insanlar yaşayan. Meskun.

Inhabitation : İkametgah. Ev. Oturma.

Inhabited world : Yerleşilmiş yer. İlk ve ortaçağlarda, insanların yeryüzünde yerleşip yaşayabildikleri alanlar için kullandıkları terim.

Inhabitable : İçinde oturulabilir. Oturulabilir. İçinde oturulur. Oturmaya elverişli. Yaşanabilir.

İngilizce Inhabitance Türkçe anlamı, Inhabitance eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Inhabitance ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Trinidadian : Trinidad'a özgü. Trinidadlı. Trinidad.

Domiciling : Poliçenin ödendiği yer. Ödemek. İkamet ettirmek. Oturmak. Mesken vermek. Ev. Oturma yeri. Yerleşmek. Ödemek (poliçe).

 

Dwelling place : Ev. Mesken.

European : Avrupalı. Avrupai. Avrupa'ya ait. Avrupa'ya özgü. Alafranga. Frenk. Avrupa. Avrupa ile ilgili. Biseksüel.

Aussie : Avustralyalı.

Heritage : Miras. Kalıtım. Bir neslin kendisinden sonra gelen nesle bıraktığı şey. Vadedilmiş kutsal toprak hakkı (incil). Tereke. Kök. Birine ölen bir yakınından kalan servet. Kalıt. Kalıtım yoluyla geçen herhangi bir özellik.

Domicile : İkametgah. Ödemek (poliçe). Yasal konut. Ödemek. Oturmak. Poliçenin ödendiği yer. Kişinin yerleşme amacıyla oturduğu konut. Hukuk, ekonomi alanlarında kullanılır. Ev. Oturma yeri.

Islander : Adalı.

Condo : İyelik konut. Apartman dairesi. Mülk. Kat mülkiyetli daire. Mülk mesken.

Habitation : Oturacak yer. Yerleşim. Yerleşme. Barınak. Ev. İkamet. Mesken. Yurt.

Inhabitance synonyms : island dweller, galilaean, cottage dweller, villager, habitations, worldling, plainsman, borderer, hometown, lieu, localities, individual, austronesian, indweller, westerner, alsatian, nazarene, easterner, dweller, dwelling, kiwi, landman, occupier, dwelling house, condos, place, landsman, lodgements, liver, biding, habitant, hittite, occidental.

Inhabitance zıt anlamlı kelimeler, Inhabitance kelime anlamı

Nonresident : İkamet etmeyen. Ülke sakini olmayan kişi. Ülkesi dışında yaşayan (kimse). Ülke sakini olmayan. Geçici olarak oturan. Yerleşik olmayan. Görevli bulunduğu yerde oturmayan (kimse). Okuduğu yerin yerlisi olmayan (öğrenci). Bölgeye ait olmayan.

Unlivable : Oturulmaz. Katlanılmaz. Dayanılmaz. Yaşanmaz.

Inhabitance ingilizce tanımı, definition of Inhabitance

Inhabitance kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Residence. Occupancy. The act of inhabiting, or the state of being inhabited. The condition of an inhabitant.