At full length türkçesi At full length nedir

At full length ile ilgili cümleler

English: The cat was lying stretched out at full length in the sunlight streaming through the window.
Turkish: Kedi, pencereden giren güneş ışığında boylu boyunca gerinerek uzanıyordu.

At full length ingilizcede ne demek, At full length nerede nasıl kullanılır?

At : Üzerinde. Bir hareketin hedefini gösterir. Üzere. Da. Nezdinde. Yanında. Bir zamanı belirtmek için kullanılır. Ya. Bir miktarı göstermek için kullanılır. De.

Full : Yıkayıp çektirmek. Tok. Dolu şey. Tam. Yıkayıp büzmek. Dolu. Öz. Kalın. Çırpmak.

Length : Perde ya da pano arkalarında kullanılan yukardan aşağıya dizilmiş lambalar. Uzunluk. Süre. Taşınabilir geri lambaları. Müddet. Bir filmin uzunluk birimiyle (metre ya da ayak) belirtilen boyu. Metres in length. Boy. Bilgisayar, sinema, televizyon, tiyatro alanlarında kullanılır. Mesafe.

At full blast : Tüm enerjisi ve kuvvetiyle. Son seste. Tam gazla. Maksimum hızla. Tam kapasiteyle. Son ses. Son sürat.

At full cock : Tetikte. Tam kurulu silah. Tam kurulu (silah). Ateşe hazır.

At full fling : Son hızda.

At full speed : Dörtnala. Son hızla. Alabildiğine. Son sürat. Olanca hızıyla. Tam yol alarak. Alabildiğine koşarak. Son süratle. Dolu dizgin. Doludizgin.

 

Advanced at full steam : Tüm hızıyla ilerledi. Son süratle yol aldı.

At full tilt : Son süratle. Tam gaz. Tüm hızıyla. Son sürat. Son hızla. Bütün hızıyla.

At full stretch : Son sürat. Boylu boyunca. Tamamen uzanmış vaziyette. Bütünüyle. Tam gaz. Yoğun biçimde (çalışma).

İngilizce At full length Türkçe anlamı, At full length eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak At full length ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

From head to foot : Tamamen. Baştan aşağı kadar. Baştan ayağa. Her tarafında. Baştan aşağı. Tepeden tırnağa. Tepeden tırnağa kadar.

At the end : Sonunda.

In details : Uzun uzadıya.

Self abandonment : Fedakarlık.

At some length : Uzun uzadıya. Uzun bir süre.

In the end : Eninde sonunda. Sonuçta. Sonunda.

All told : Hepsi beraber. Hepsi. Bütün taşıma kapasitesi. Yekun olarak. Toplam olarak. Topluca. Topyekün. Tümüyle.

At best : En iyisi. En iyimser görüşle azami. Olsa olsa. Taş çatlasa. En iyimser görüşle. En fazla. En iyi ihtimalle. Azami.

Finis : Hitam. Son.

Thoroughly : İyice. Enine ve boyuna. Etraflıca. Layıkıyla. Bir güzel. İyiden iyiye. Hakkıyla. En ince ayrıntısına kadar. Tamamen. Baştan aşağı.

At full length synonyms : at length, at last, consummately, ultimately, at full stretch, en bloc, all, lengthways, verbosely, in the long run, length wise, at large, conclusion, clear, every whit, warts and all, down to the ground, first and last, extendedly, after all, lengthwise, extremity, at great length, finally, every inch of one, at most, eventually, at long last, entirely, all round, completely, from end to end, ending.