Attract the attention türkçesi Attract the attention nedir

  • Göze çarpmak.
  • Dikkatleri üzerine çekmek.

Attract the attention ingilizcede ne demek, Attract the attention nerede nasıl kullanılır?

Attract : Cezbetmek. Çekmek (çekici olma vb). Mıknatısın demir tozlarını çekmesi. Çekmek. Kendine çekmek. Cazip gelmek. Celp etmek.

The : Belli bir objeyi veya kişiyi veya yeri nitelemek için kullanılır. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır. Belirli veya spesifik bir kimse veya şeyi ifade etmek veya tanımlamak için kullanılan betimleyici (gramer). Belgili tanımlık.

Attention : Hazır ol duruşu. İltifat. Titizlik. Dikkat. Hazırol durumu. Bir algıyı güçlendirmek üzere ansal süreçlerden bir kesit üzerinde toplanma, yoğunlaşma gücü. İtina. Duygu ve düşüncenin bir konu ya da sorun üzerinde toplanması, zihnin uyanık bulunması durumu. İnsanın bilme ve uygulama devinimlerini, kendiliğinden ya da istençli olarak belli bir nesne ya da eylem üzerinde toplamasını ve bu nesne ya da eylemin bilinç alanına getirilmesini anlatan bir ansal durum. Vücudun, baş dik, göğüs ilerde, omurga ve bacaklar gergin, topuk ile bitişik kollar doğal yerinde, avuçlar uyluklarda ayakta bulunduğu durum. (cimnastikte çoğu alıştırmalar için bir başlama duruşu. bütün kas aygıtının duruk (statik) çalışmasıyla ulaşılan bir duruş olarak düzeltici değeri çoktur.).

 

Catch the attention : Dikkat çekmek.

Draw the attention : Dikkat çekmek. Göze çarpmak.

İngilizce Attract the attention Türkçe anlamı, Attract the attention eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Attract the attention ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Stand out in relief : Dikkati çekmek. Kontrast oluşturmak.

Draw the attention : Dikkat çekmek.

Be in the limelight : İlgi odağı olmak. İlgi odağı veya ilginin odağında olmak. Tüm gözler üzerinde olmak. Göz önünde olmak. Dillerde olmak. Dillerde dolaşmak. Halkın ilgi odağı olmak.

Glitters : Parıldamak. Parlamak. Pırıldamak. Göz almak.

Tell : Anlamak. Belli olmak. Bildirmek. Göstermek. Söylemek. Anlatmak. Haber vermek. Ayırt etmek. Yaymak. Etkili olmak.

Be in evidence : Görünmek. Göz önünde olmak. Görünürde olmak. Belirmek.

Glittered : Parlaklık. Pırıltı. Göz almak. Işıltı. Parıltı. Işıldamak. Parıldamak. Pırıldamak. Parlamak.

Draw attention : İlgi çekmek. Parmak basmak. Dikkati çekmek. Bir şeye dikkati çekmek. Dikkatini çekmek. Dikkatleri üzerine toplamak. Dikkat çekmek.

Stand out : Çıkıntı yapmak. Direnmek. Atılmak. Sürüden ayrılmak. Karşı koymak. Dikkat çekmek. Kendini göstermek. İleriye fırlamak. Ayrılaşmak.

Attract the attention synonyms : be conspicuous, attract attention, come to the front, shine in society, glitter.