Blueprinted türkçesi Blueprinted nedir

  • Ayrıntılı tasarı.
  • Ozalit.
  • Şablon.
  • Dizayn etmek.
  • [#plan Planlamak].
  • [#tasarlama Tasarlamak].
  • Ozalit kopya.
  • Mavi kopya çıkarmak.
  • Karalamak.
  • Proje.
  • Tasarlama.
  • Kılavuz.
  • Planı mavi kağıda çekmek.
  • Plan.

Blueprinted ingilizcede ne demek, Blueprinted nerede nasıl kullanılır?

Blueprint apparatus : Ozalit makinesi. Ozalit makinası.

Blueprint paper : Plan kağıdı.

Blueprint : Proje. Karalama. Plan. Ozalit kopya. Mavi kopya çıkarmak. Kılavuz. Prototip. Planı mavi kağıda çekmek. Teknik bilginin yer aldığı mavi sayfalı kitap. Ozalit.

Blueprinting : Motorun şartnamelere tam uygun olarak sökülmesi ve montajı. Tasarlama. Karalamak. Planlamak. Dizayn etmek.

Blueprints : Kılavuz. Plan. Tasarlamak. Ozalit. Taslak. Prototip. Karalama. Ayrıntılı tasarı. Mavi kopya çıkarmak. Planı mavi kağıda çekmek.

İngilizce Blueprinted Türkçe anlamı, Blueprinted eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Blueprinted ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Construction plan : Yapı planı. Bir binayla ve inşa etme süreciyle ilgili olan her şeyin detaylı projesi. İmar planı. İnşaat planı. Joba.

Cast about : Araştırmak. Çare aramak. Sıkıntıyla aramak. Arayıp sormak. Volta vurmak. Dolanıp aramak. Düşünmek. Aranıp durmak.

Companion : Eşlik etmek. Yoldaş. Eş. Bakıcı. Yardımcı. Arkadaş. Kavalye. Bir çiftyıldızın kütle bakımından küçük olan bileşeni. Diğer parça. Birbirini tamamlayan ya da birbirine uyan bir çift şeyden her biri.

 

Concert : Uyum. Ahenk. Birlik. Kararlaştırmak. Ses bütünlüğü. Konser. Dinleti. Anlaşmak. Birlikte hareket etmek.

Guide book : Rehber kitabı.

Templates : Şablonlar. Kalıp.

Draft : Manga. Sıkıntı. İstismar. Çekiş. Bilgisayar, iktisat alanlarında kullanılır. Poliçe. Tasarı. Askere çağırmak. Askerlik.

Blueprinting : Motorun şartnamelere tam uygun olarak sökülmesi ve montajı.

Concerting : Birlik. Kararlaştırmak. Ahenk. Ses bütünlüğü. Anlaşmak. Bir araya gelerek karar almak. Birlikte hareket etmek. Konser. Dinleti.

Conceive : Düşünmek. Karşılaşılan sorunları, yeni durumları ve düşünceleri zihinde oluşturmak. düşünmek. 3.-anlamak. Tasavvur etmek. İfade etmek. Yazmak. Gebe kalmak. Yaratmak. Göz önünde bulundurmak.

Blueprinted synonyms : blueprints, pic, guide line, besmeared, cliches, excogitation, blemish, hatching, contrives, blacken, hatcher, contrive, conspectuses, bedaubed, guidances, prospectus, bedaubs, conceives, enterprise, arrangement, baedekers, bushing, formatting, plan, stenciled, photograph, undertaking, charted, arranges, conductors, blemishes, projections, styles.