Bustards türkçesi Bustards nedir

  • Biyoloji alanında kullanılır.
  • Toy kuşu.
  • Kuşlar (aves) sınıfının, bataklık kuşları (grallae) takımından, bacakları uzun ve kuvvetli, böcek, tane vb. beslenen, büyük ve ağır kuşları içine alan bir familya.
  • Toygiller.
  • Toy.

Bustards ingilizcede ne demek, Bustards nerede nasıl kullanılır?

Great bustard : Toy kuşu. Bataklık kuşları (grallae) takımının, toygiller (otididae) familyasından, 100 cm kadar uzunlukta, avrupa, asya ve kuzey afrika'da yaşayan, ekin tarlalarına zarar veren bir tür. toy. Toy. Büyük toy. Taraklıkuş. Büyük toy kuşu.

Little bustard : Bataklık kuşları (grallae) takımının, toygiller (otididae) familyasından, 50 cm kadar uzunlukta, avrupa, asya ve kuzey afrika'da yaşayan bir tür. mezgeldek. Küçük toy kuşu. Mezgerdek. Küçük toy. Mezgeldek.

Bustard : Toy kuşu. Toy.

Bust a gut : Elinden geleni yapmak. Çok çaba harcamak. Kahkahalara boğulmak. Kıçını yırtmak. Bütün gücünü harcamak. Çok çalışmak. Büyük güç harcamak. Kahkahayı basmak. Tüm yolları denemek.

Bust out : Çiçeklenmek. Yaprak vermek. Tüymek. Çiçek açmak. Yapraklanmak.

Busted : Kırılmış. Rütbe indirmek. Sona ermek. Bozulmak. Vurmak. Tutuklanan. Patlatmak. İflas etmek. Tutuklanmış. Tartışmak.

Buster : Sert güney rüzgarı. Ulan. Devamlı azami takat süratiyle uçmak. Alem. Adam. Zorla açan kimse. Devamlı azami hızla uçmak. Herif. Cümbüş.

 

Bust : İflas ettirmek. Tartışmak. Parçalamak. Bozmak. Becerememek. Patlatmak. Sona ermek. Rütbe indirmek. Vurmak. Batmak.

Bust up : Harap etmek. Sona ermek. Bozmak. Kavga etmek. Kavga. Bitme. Ağız kavgası. Parçalanmak. Dalaşmak. Sona erme.

Bust out of : Topuklamak. Kirişi kırmak. Sıvışmak. Kaçmak.

İngilizce Bustards Türkçe anlamı, Bustards eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Bustards ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Colt : Toy adam. Sıpa. Çaylak. Acemi. Tabanca. Usturpa kırbacı. Kırbaçlamak. Tay. Kamçı. Usturpa kırbac.

Brash : Acemi. Kırpıntı. Arsız. Sırnaşık. Küstah. Aceleci. Atılgan. Sağanak. Kırık taş.

Greenest : Yeşermek. Yeşile boyamak. Yelve. Yeşil. Yeşil renk. Hasta görünen. Genç. Yeşil alan. Yeni.

A cells : A hücresi. Alfa hücreleri. Pankreasın langerhans adacıklarında glukagon salgılayan, içlerinde özel boyalarla boyanan, fevkalade parlak, alkolde çözünmeyen, kırmızı renkli granüller bulunan, az sayıdaki hücre. a hücreleri. hipofiz bezinin ön lobunda (pars distalis) yer alan, içlerinde asidofil granüller taşıyan, boyayı emen, büyüme hormonunu salgılayan bez hücreleri. asidofil hücreler. 3.mayalarda eşeyli üreme sırasında a hücresiyle beraber zigotu oluşturan hücre.

Fledgling : Kuş yavrusu. Acemi çaylak. Yeni filizlenmeye başlayan. Tüyleri henüz bitmiş yavru kuş. Tüyleri yeni çıkmış kuş. Yavru kuş. Yeni (yeni) filizlenmeye başlayan. Acemi. (yeni yeni) yeşeren veya yeşermeye başlayan.

Abiotic factor : Canlı varlıkların hayatlarını önemli derecede etkileyen iklim faktörleri, toprağın özellikleri, suyun kimyasal yapısı gibi faktörler. Canlı varlıkların hayatlarını önemli derecede etkileyen, iklim faktörleri, toprağın özellikleri ve suyun kimyasal yapısı gibi faktörler. Abiyotik faktör.

 

Condiment : Lezzetlendirici. Sos. Baharat. Çeşnilik. Çeşni. Yemeğe çeşni veren şey. Yemeğe tat veren şey.

Abiotic environment : Organizmanın topografi, jeoloji, iklim, inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi. Abiyotik ortam. Cansız çevre. Abiyotik çevre. Organizmanın topografi, jeoloji, iklim ve inorganik besin maddeleri gibi biyolojik olmayan faktörlerden oluşan çevresi.

Dickhead : Sikkafalı. Çük kafalı (argo sözcük). Sik kafa. Yarak kafalı. Puşt. Hıyar. Sik kafalı. Aşağılık herif. Denyo. Salak.

Asshole : Salak. Pislik. Anüs. Dangalak. Göt deliği. Kıç deliği. Aşağılık herif. Puşt. İt herif. Büzük.

Bustards synonyms : table mustard, disagreeable person, unpleasant person, chinese mustard, powdered mustard, abductor muscle, a site, son of a bitch, great bustard, isothiocyanate, fledglings, abo blood groups system, mother fucker, aardvark, chickening, shit, aardwolf, dry mustard, abambulacral area, abacus bodies, a chromosome, cocksucker, chicken, mustard seed, beardless, a protein, a cell, abramis zone, aardvarks, prick, green, callow, sob.

Bustards zıt anlamlı kelimeler, Bustards kelime anlamı

Genuine : Saf. Halis muhlis. Samimi. Sahici. Hakiki. Hilesiz. Öz. İçten. Asıl. Gerçek.