Turkish: Ali Mary'nin şakasına kıkır kıkır güldü.
English: Ali chuckled quietly to himself.
Turkish: Ali kendine sessizce güldü.
English: Ali chuckled quietly.
Turkish: Ali sessizce kıkır kıkır güldü.
English: "Hee hee," his mother chuckled, shaking her head.
Turkish: Annesi başını sallayarak kıkırdadı.
English: Ali chuckled again.
Turkish: Ali tekrar kıkırdadı.
Chuckle head : Ahmak. (argo) iri bir kafası olan kimse. Mankafa.
Chuckled : Gizli ve sessiz gülme. Kıkırdama. Gurklama tavuk. Kısık sesle gülmek. Pis pis gülmek. Kıkır kıkır gülmek. Kıkırdamak. Kahkaha. Kendi kendine gülme. Kendi kendine gülmek.
Chucklehead : Ahmak. Budala. Aptal. Budala kimse. Kalın kafalı.
Chuckler : Kıkırdayan kimse.
Chucklers : Kıkırdayan kimse.
Chuck down : Kendini yerde bulmak. Yere düşmek.
Chuck jaw : Ayna çenesi.
Chuckles : Kendi kendine gülme. Kıkırdamak. Kahkaha. Kısık sesle gülmek. Pis pis gülmek. Gurklama tavuk. Gurklamak (tavuk). Gizli ve sessiz gülme. Kendi kendine gülmek. Kıkırdama.
Chuck chuck : Bili bili.
Combinatlon chuck universal : Torna bağlama aynası.
Sözcükler, direkt olarak Chuckle ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Giggling : Kıkır kıkır gülme. Kıkırtı.
Freeze : Dondurulma. Topu elinde bulunduran takımın, zaman kazanmak için yaptığı oyalayıcı hareketler. Donakalmak. Isı kaybederek sıvı halden katı hale geçme. Donma. Bilgisayar, basketbol alanlarında kullanılır. Dondurmak. Don. Oyalama. Donmak.
Cackle : Gıdaklamak. Gürültülü bir şekilde konuşmak. Gıdıklamak. Çenesi düşmek. Çenesi durmamak. (tavuk) gıdaklamak. Laflamak. Gevezelik etmek.
Guffawed : Kahkahaya boğulmak. Nahoş kahkaha atmak. Kahkahayı basmak. Kahkahalarla gülmek. Nahoş bir kahkaha. Kahkaha atmak. Kahkahalar atmak.
Giggle : Fıkırdamak.
Chortling : Gülmek.
Laugh : Gülmek. Hande. Kahkahayla gülmek. Kahkaha atmak. Gülme. Eğlenmek. Gülerek neden olmak. Gülüşme. Gülüş. Sevinmek.
Te hee : Küçümseyerek gülme. Kıkır kıkır gülme.
Chortles : Gülmek.
Grin : Sırıtmak. Sırıtma. Sırıtış.
Chuckle synonyms : express joy, express mirth, chortle, grins, cackled, giggles, hilarity, titer, giggled, laugh softly, titres, froze, giggling out loud, dying, hilarities, chortled, tehee, chuckled, guffaws, haw haw, hoot of laughter, grinned, dyings, guffawing, pop off, cackles, heehaw, guffaw, chuckles, titter, titre, laughter.
Cry : Feryat. Seslenmek. Haykırma. İlan etmek. Bağırmak. Çığlık atmak. Haykırmak. Ağlama. Bağırmak (hayvan). Ağlamak.
Chuckle kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : The expression of satisfaction, exultation, or derision. To cluck. A short, suppressed laugh. To call, as a hen her chickens. To laugh in a suppressed or broken manner, as expressing inward satisfaction, exultation, or derision.
Sayfa düzgün görüntülenmiyorsa, lütfen sayfayı yenileyin. (F5)
Bu kısımda Chuckle kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Chuckle ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Chuckle anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Chuckle ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.