Coffer türkçesi Coffer nedir
- Tavan süslemek.
- Kasa.
- Keson.
- Sandık.
- Değerli belge veya para saklamak için kullanılan dayanıklı metal kutu veya kasa.
- Çekmece.
- Hazine.
- Kutu.
- Koferdam.
- Para.
- Tavan süsü.
Coffer ingilizcede ne demek, Coffer nerede nasıl kullanılır?
Coffer dam : Batardo. Sututmalık.
Coffer work : Dolma moloz duvar.
Cofferdam : Sualtı inşaat temel sandığı. Koferdam. Sugeçirmez sandık. Batardo. Sututmalık. Denizin altına inşa edilen su geçirmez mahfaza.
Cofferdams : Sututmalık. Denizin altına inşa edilen su geçirmez mahfaza. Koferdam. Sualtı inşaat temel sandığı. Batardo.
Coffered : Tavan süslemek.
Coffee : Kahvehane. Kahverengi. Kıraathane. Kahve.
Scoffers : Yemeği aç gözlü bir şekilde yiyen kimse. Aşağılayan kimse. Küçümseyen kimse. Alaycı. Tıkınan kimse.
Coffers : Hazine. Para.
Coffee bar : Kafe. Kahve ve içecek satış büfesi. Kafeterya.
Scoffer : Küçümseyen kimse. Aşağılayan kimse. Yemeği aç gözlü bir şekilde yiyen kimse. Alaycı. Tıkınan kimse.
İngilizce Coffer Türkçe anlamı, Coffer eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Coffer ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
Bins : Gözlük. Ambar. Çöp kovası. Çöp kutusu. Kömürlük.
Cashes : Peşin ödeme. Bozdurmak (çek). Peşin para. Nakit. Tahsil etmek. Paraya çevirmek. Bozmak. Peşin. Bozdurmak.
Crates : Büyük sepet. Kasaya yerleştirmek. Küfe. Küfelemek. Külüstür araba. Kafesli sandık. Kasalamak. Sandıklamak.
Coffering : (mimarlık) tavan süslemesi. Dekoratif gömme panel (kubbede, tavanda, kemerlerde).
Crated : Kasalamak. Kasaya yerleştirmek. Küfe. Sandıklamak. Küfelemek. Kafesli sandık. Külüstür araba.
Storehouse : Depo. Ardiye. Kaynak. Gereç ambarı. Ambar. Hazne. Antrepo. Ticari malların stoklanması ve korunması amacıyla kullanılan yer.
Cartridges : Kartuş. Zarf. Fişek. Film kutusu (fotoğrafçılık terim). Hartuç. Pikap.
Bin : Küçük depo. Tahıl saklamak için kullanılan kap. Çöp kovası. Ambar. Bidon. Yer. Ambarlamak. Çöp kutusu. Kömürlük.
Beans : Fazla değil. (argo terim) bir kimsenin kafası. Meskalin. Çok az. Fazla değil (örneğin, ı know beans about music {müzik hakkında çok az biliyorum}). Kafa. Baş. Sakinleştiriciler. Fasulye.
Caboose : Gemi mutfağı. Trende personel vagonu. Yük treninde bekçi vagonu. Personel vagonu. Marşandizin arkasına takılan ve demiryolu görevlilerini taşıyan cumbalı vagon. Kalça. Küçük kamara. Tren personel vagonu. Mutfak (gemi veya tren).
Coffer synonyms : bodyworks, chests, cash desk, case, carton, cash box, chink, cabs, bodywork, boxes, body, chest, cashbox, coffers, thesauri, national treasury, brasses, cartons, cofferdam, bunce, treasure, banker, canned, thesauruses, cash point, cofferdams, box, panel, ballot box, crate, packing case, coffered, cabooses.
Coffer ingilizce tanımı, definition of Coffer
Coffer kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To put into a coffer. Especially, one used for keeping money or other valuables. A casket, chest, or trunk.
Bu kısımda Coffer kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Coffer ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Coffer anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Coffer ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.