Cowpats türkçesi Cowpats nedir

Cowpats ingilizcede ne demek, Cowpats nerede nasıl kullanılır?

Cowpat : Sığır pisliği. Tezek. Gübre.

Cowpea : Güney abd'de yem ve toprak iyileştirmesi için yetiştirilen yıllık baklagiller tohumu. Börülce bitkisinin yenilebilir tohumu. Börülce.

Cowpeas : Börülce.

Cowpling : Salıngan yapılar arasında erke alışverişi ile etkileşimler oluşmasını sağlayan ilişki. Bağlaşım.

Cowpoke : Kovboy.

Wild cowpox : Yaban sığır çiçeği. Sığırlarda ortopoxvirus tarafından oluşturulan ve aşılanmış hayvanlarla temas sonucu oluşan, meme başı, meme, arka bacakların iç yüzü ve dudaklarda oluşan çiçek lezyonlarıyla belirgin hastalık.

Cowpoxes : Sığır çiçek hastalığı. İnek çiçek hastalığı. İnek çiçeği. İneklerde çiçek hastalığı. Kovpoks.

Cowpokes : Cowpoke. Kovboy.

Cowpuncher : Kovboy. Sığırtmaç.

Cow bell : İnek çıngırağı.

İngilizce Cowpats Türkçe anlamı, Cowpats eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Cowpats ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Dressings : Yapının dış kısmı. Pansuman. Sos. Giyme. Apre. Dolma harcı. Salata sosu. Terbiye. Pervaz. Sargı.

Orbit : Faaliyet sahası. Ağınım kuvveti etkisi altında bulunan bir gökcisminin, uzayda izlediği kapalı yörünge. bir eksiciğin yük çekimi etkisinde öğecik çekirdeğinin çevresinde izlediği kapalı yörünge. Etki alanı. Göz çukuru. Yörüngeye oturtmak. Biyoloji, fizik, uzay, kimya, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Yörüngeye yerleşmek. Yörünge izlemek. Göz. Bohr kuramına göre atom çekirdeği çevresinde elektronların yer alabileceği erke düzeyleri ya da erke kabuklarına verilen ad.

 

Scope : Geniş görüntülük. Alan. Ufuk. Konu. Anlama yeteneği. Kavrama gücü. Bilgisayar, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Saha. Faaliyet alanı. Olanak.

Reach : İletişim sağlamak. Anlayış. Geçirmek (yumruk). Kavrama gücü. Kol uzunluğu. Varmak. Vermek. İle iletişim kurmak. Elin erişebileceği uzaklık. Temas kurmak.

Purview : Konu. Hüküm alanı (bir yasanın). Alan. Anlam. Amaç (yasa). Saha. Meal. Kapsam. Alan (soyut olarak). Mana.

Fertilisers : Hamile bırakan veya dölleyen kimse veya şey. Dölleyici. Suni gübre. Gübreler. Toprağı zenginleştirmek için eklenen organik veya kimyasal madde (ör. gübre).

Dropping : Damlayan. Birikinti. Damlatma. Düşürme. Atma. Sızıntı. Düşme. Damlama. Sarkma cam biçimlendirme.

Manure : Toprağın ıslah edilmesinde kullanılan, genellikle hayvansal orijinli organik artık. hayvan dışkılarının bir süre bekletilerek yanması ve toprağa atılacak hale gelmesi. Gübrelemek. Çiftlik gübresi. Gübrelik dışkı.

Expanse : Açılma. Genişlik. Yayılma. Geniş alan. Enginlik.

Turds : Dışkı. Herifçioğlu. Kaka. Bok herif. Adi herif. Adi. Bok. Kaltak karı.

Cowpats synonyms : approximate range, navigational instrument, internationality, mucked, spectrum, turfing, dungs, cowpat, ambit, extent, range, turd, mucks, cow dung, confines, sweep, contrast, turf, latitude, pallet, dung, fertiliser, muck, horizon, view, gyrocompass, ballpark, dunged, fertilizer, dressing, palette, droppings, magnetic compass.

 

Cowpats zıt anlamlı kelimeler, Cowpats kelime anlamı

Incapability : Elinden gelmeme. Kabiliyetsizlik. Acizlik. Güçsüzlük. Yetersizlik. Kudretsizlik. Yeteneksizlik.