Dance attendance on türkçesi Dance attendance on nedir

  • Üzerine düşmek.
  • Birinin emirlerine her zaman itaat etmeye hazır olmak.
  • Pervane olmak.
  • Dört dönmek.
  • İtaatli ve dikkatli bir şekilde beklemek.
  • Bir dediğini iki etmemek.
  • Aşırı ilgi göstermek.
  • Üzerine titremek.
  • Etrafında dört dönmek.

Dance attendance on ingilizcede ne demek, Dance attendance on nerede nasıl kullanılır?

Dance : Danslı toplantı. Kökeninde ve gelişiminde, tarihsel, toplumsal, ekonomik vb. etkenlerden bazılarını taşıyan, kadın erkek bir arada ya da ayrı ayrı, tek tek ya da topluca, genellikle müzik eşliğinde yapılan uyumlu vücut devinimlerinden oluşan evrensel halk kültürü ürünü. bk. halk kültürü, evlenme oyunu, ölüm oyunu, erlik oyunu, erginlik oyunu. Sıçramak. Dans. Eğlence. Müzik tartımına ve hızına uyularak yapılan, güzelduyusal değer taşıyan düzenli ve uyumlu gövde devinimleri. Oyun. Dans etmek. Balo. Dans müziği.

Attendance : İştirak. Devam etme. İlgilenme. Bulunan kişilerin sayısı. Devam. İzleyici sayısı. Hazır bulunma. Kumanda. Hizmet. Katılım.

On : Olmakta olan. Çakırkeyif. E doğru. Yanmak. İle. Civarında. Esnasında. Devrede. Makbul.

İngilizce Dance attendance on Türkçe anlamı, Dance attendance on eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Dance attendance on ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

 

Cossets : Şımartmak. Üstüne titremek.

Persisted : Üstelemek. Devam etmek kalmak. Sebat etmek. Sürdürmek. Israr etmek. Vazgeçmemek. Devam etmek. Sürmek. İnat etmek.

Dote on : Düşkün olmak. Çok düşkün olmak. Çok sevmek. Gözü gibi bakmak. Üstüne titremek. Bunamak. Delicesine sevmek. Tutkun olmak.

Coddle : Üstüne titremek. Şımartmak. Üstüne düşmek. Hafif ateşte pişirmek. Ağır ateşte kaynatmak. Özenle bakmak. Hafif ateşte kaynatmak. Kaynatmak. Çok üstüne düşmek. Nazlı alıştırmak.

Cosseting : Üstüne titremek. Şımartmak.

Ride off in all directions : Çil yavrusu gibi dört bir yana dağılmak.

Dote : Tutkun olmak. Çok sevmek. Bunak. Salak. Çeyiz. Aşırı sevmek. Bunamak. Delicesine sevmek. Düşkün olmak.

Fall over backwards : Varını yoğunu ortaya koymak. Sevinçten dört köşe olmak. İyiliği için çalışmak. Kıçını yırtmak. Çok istekli olmak. Çok hevesli olmak. Elinden geleni yapmak. Çırpınmak. Can atmak.

Devolve : Kalmak. Bırakmak. Devrolmak. İntikal etmek. Devretmek. Kötüleşmek. Geçmek. Dejenere olmak. Kötüye gitmek.

Cherishes : El üstünde tutmak. Gütmek. Şefkat göstermek. Değer vermek. Yaşatmak (kalbinde). Aziz tutmak. Sevgiyle anmak. Kuşsütü ile beslemek. Bağrına basmak.

Dance attendance on synonyms : coddles, devolves, coddled, cosseted, cocker, spring on, cockers, cherish, fall over, devolving, persist, cherishing, cosset, persists, dance attandance on somebody, coddling.