Dwells türkçesi Dwells nedir

Dwells ile ilgili cümleler

English: A sound mind dwells in a sound body.
Turkish: Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.

English: He dwells in the country.
Turkish: O, kırsalda ikamet ediyor.

Dwells ingilizcede ne demek, Dwells nerede nasıl kullanılır?

Indwells : Yerleştirmek. İkamet etmek. Oturmak. İşlemek. Yerleşmek. Nüfuz etmek. Oturtmak.

Speedwells : Yavşanotu. Veronika. Yavşanotu (botanik terimi).

Dwell in : İkamet etmek. Oturmak. -de oturmak. Mesken tutmak. Tevakkuf etmek.

Dwell on : Üzerinde durmak. (bir konunun) üzerinde durmak. Çok düşünmek. Üzerinde kafa patlatmak. Üzerinde durmak (bir konu). Bir konu üzerinde durmak. Uzatarak söylemek. Üstelemek.

Dwell : Yaşamak. Durmak. Oturmak. Kalmak. Durma. İkamet etmek. Bir yerde oturmak. Bir yerde yaşamak. Bekleme. Hayat sürmek.

Dwelling : Hane. Yapı. Bir ya da birkaç ev halkının yaşaması için yapılmış, insan yaşamasının gerekli kıldığı uyuma, yemek pişirme, soğuktan ve sıcaktan korunma, yıkanma ve ayakyolu gibi temel gereksinme konularında kolaylıkları bulunan barınak. Mesken. İkametgah. İnsanların oturması için yapılıp düzenlenen yer. Konut. Yalnız bir ailenin oturabileceği biçim ve büyüklükte konut. kat iyeliğine göre kullanılan çokbarklı yapılardaki bağımsız bölümlerden her biri. İkamet.

 

Dwellers : Oturan. Sakin.

Dweller : İkamet eden veya oturan kimse. Oturan. Sakin. Kimse.

Dwelling house : Mesken. Ev. Konut. Konut binası. İkametgah.

Dwelled : Yaşamak. Hayat sürmek.

İngilizce Dwells Türkçe anlamı, Dwells eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Dwells ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Belly out : Şişmek.

Layover : Duraklama. Bir seyahatin bir ayağıyla diğer bir ayağı arasındaki bekleme veya dinlenme süresi. Mola. Konaklama. Kaplama. Bekleme (uçak otobüs gemi veya trenle yolculuk ederken bir yerde). Aktarma.

Distend : Yaymak. Germek. Şişmek. Şişirmek. Yayılmak. Gerilmek.

Letup : Ara verme. Dinme. Sakinleşme. Düşürme (basınç, kuvvet, efor, vs.). Küçülme. Ara. Azalma. Bozma.

Cease : Kesilmek. Bitmek. Dinmek. Sona ermek. Durdurmak. Bırakmak. Vazgeçmek. Kesmek. Son vermek.

Domiciles : Oturma yeri. Ev. Poliçenin ödendiği yer. Yerleşmek. Konut. Mesken vermek. Ödemek (poliçe). Ödemek. İkamet ettirmek.

Anticipations : Sezme. Önceden yapma. Beklenti. -den önce davranma. Umma. Tahmin. Önceden tahmin etme (bir şeyin olabileceğini). Öngörü. Tahmin etme.

Lead a life : Yaşam sürmek. Yaşam sürdürmek.

Indwell : Nüfuz etmek. Oturtmak. İşlemek. Yerleştirmek. Yerleşmek.

Dwell in : Mesken tutmak. -de oturmak. Tevakkuf etmek.

Dwells synonyms : tumesce, breathes, intumesce, discontinue, increase, experiencing, be left, domiciling, contemplations, breathe, dwelled, come to rest, discontinued, blister, been, swell up, hanging out, halt, cessations, blow up, awaiting, indwelling, bed, indwelt, forestallment, expand, cessation, come to a stop, abides, be at a standstill, continues, expectancies, existed.

 

Dwells zıt anlamlı kelimeler, Dwells kelime anlamı

Decrease : Küçülmek. Düşmek. Eksiltme. Düşüş göstermek. Eksiltmek. Düşüş. Eksilme. Küçültmek. İnişe geçmek. İnmek.

Ill : Keyifsizce. Hasta. Hastalık. Rahatsızlık. Fenalık. Sorun. Hoş olmayan bir biçimde. Kötülük. Rahatsız bir şekilde. Güçlükle.