Everybody türkçesi Everybody nedir

Everybody ile ilgili cümleler

English: Ali and Mary had marital problems. I think everybody knew that.
Turkish: Ali ve Mary'nin evlilik sorunları vardı.Sanırım bunu herkes biliyordu.

English: A thief believes everybody steals.
Turkish: Bir hırsız herkesin çaldığına inanır.

English: Ali and Mary told everybody that they'd gotten divorced, but they're actually still married.
Turkish: Ali ve Mary herkese boşandıklarını söylediler ama aslında hâlâ evliler.

English: Ali and Mary told everybody that they'd gotten divorced.
Turkish: Ali ve Mary herkese boşandıklarını söylediler.

English: Ali certainly manages to make everybody thinks he's happy.
Turkish: Ali kesinlikle herkesi mutlu olduğuna düşündürmeyi beceriyor.

Everybody ingilizcede ne demek, Everybody nerede nasıl kullanılır?

Everybody else : Diğerleri. Öbürleri. Başkaları. Ötekiler.

Everybody who is somebody : Büyüleyic veya etkileyici insanlar. Tüm ünlü ve veya veya önemli insanlar.

Unlike everybody else : Bir istisna. Kuralsız. Farklı. Herkes gibi olmayan. Toplum kurallarına uymayan kimse. Düzensiz.

Every beginning is difficult : Her başlangıç zordur. Yeni girişimler veya deneyimler başlangıçta daima zordur veya meydan okuyan tarzındadır.

 

Every being is equal and free : Her varlık eşit ve özgürdür. Yaşayan her canlı yaşayan diğer canlılarla eşittir ve hepsi doğuştan istediklerini yapmakta özgürdür.

Every bullet has its billet : Herkesin kendi kurşunu vardır. Her kurşun gideceği adresi bilir. Her kurşunun gideceği bir adres vardır. Her kurşun spesifik bir hedef için atılır.

Every dog has its day : Şans bir gün bize de güler. Talih bir gün herkese güler.

Every cloud has a silver lining : Her işte bir hayır vardır. Her kötü durumun birde diğer yüzü vardır. Her hayırda bir şer her şerde bir hayır vardır. Gün gelir devran döner. Gün doğmadan neler doğar. Her felakette bir hayır vardır. Her yokuşun bir inişi vardır. Herşeyde bir hayır vardır. Her inişin bir çıkışı vardır. Her gecenin bir sabahı vardır.

Every bit as much : Tam onun kadar.

Every damned one : Herkes.

İngilizce Everybody Türkçe anlamı, Everybody eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Everybody ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Globed : Yerküreyi simgeleyen model. Küresel cisim. Yer yuvarı. Küre. Dünya küresi. Yuvar. Yuvarlak. Gezegen. Küre biçimine getirmek.

Globe : Gezegen. Yer yuvarlağı gibi, düzgün olmayan küresel biçim. Yuvar. Küre. Yuvarlak. Yer yuvarı. Dünya küresi. Fanus. Abajur.

Peopling : Ulus. Milletler. İnsan yerleştirmek. Yerleşme. Halk. Kalabalık. Aile. Bir kimsenin yakınları. İnsanlar.

Terrene : Dünyevi. Yerküre. Arz. Topraktan. Topraklı. Toraktan.

The nation : Ülke. Budun. Liberal bir bakış açısı ile siyasetle ilgili konuları işleyen amerikan dergisi. Halk. Kavim. Vatan. Ulus devlet. Ulus.

 

All and sundry : Hepsi. Cümbür cemaat. Her biri.

Anybody : Herhangi birisi. Herhangi biri. Kimse. Kim olsa. Hiç kimse. Herhangi bir kimse. Birisi. Kim olursa.

Nations : Akvam. Ulus.

Nationality : Tabiiyet. Ulusa özgü olma durumu. Milliyet. Uyrukluk. Ulusallık. Ulus. Milli özellikler. Ulusal olma durumu. Uyruk.

Country : Kırsal kesim. Halk. Kır. Köy. Taşraya ait. Ulus. Arazi. Taşra. İl.

Everybody synonyms : natures, nature, every one, terra, anybodies, high and low, alls, nation, community singing, sphere, folk, everyone, lower world, planetary, all hands, all, globes, globing, monde, people, folks, community, each and every one, realm, they, all the world, guys, everywhere, every man jack, cosmo, all the world and his wife, earth, anyone.

Everybody ingilizce tanımı, definition of Everybody

Everybody kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Every person.