Fellowing türkçesi Fellowing nedir
- Aynı dereceden kimse.
- Yakın arkadaş.
- Ortak.
- Bir bilim kurumunun üyesi.
- Hemcins.
- Üye (bilim kurumunda).
- Aynı tür.
- Herif.
- Emsal.
Fellowing ingilizcede ne demek, Fellowing nerede nasıl kullanılır?
Fellow being : Hemcins.
Fellow citizen : Vatandaş. Yurttaş. Hemşeri.
Fellow countryman : Yurttaş. Hemşehri. Aynı ülkeden olan. Hemşeri. Vatandaş.
Fellow countrymen : Vatandaş. Hemşehri. Yurttaş.
Fellow countrywoman : Hemşehri. Vatandaş. Memleketli.
Fellow student : Okul arkadaşı.
Fellow creature : Türdeş. Hemcins.
Fellow feeling : Halden anlama. Ortak duygu. Aynı duyguları paylaşma. Ortak his. Başkasının halinden anlama.
Fellow inmate : Aynı zamanda bir mahkum olan kimse. Mahkum arkadaş.
Fellow subsidiary : Bağlı şirket. Kontrol hissesi bir başka şirkette olan şirket. Aynı daldaki bağlı ortaklık.
İngilizce Fellowing Türkçe anlamı, Fellowing eş anlamlısı
Sözcükler, direkt olarak Fellowing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.
All of a piece : Tıpkı. Tıpatıp. Aynı.
Buster : Cümbüş. Alem. Sert güney rüzgarı. Zorla açan kimse. Adam. Devamlı azami hızla uçmak. Devamlı azami takat süratiyle uçmak. Ulan.
Module : Modül. Ölçü birimi. Eş parça. Miyar. Mikyas. Mimari birim. Kip. Çap. Esas kısım.
Stalk : Ava yaklaşır gibi yürümek. Kol gezmek. Sarmak (hayaletler vb.). Sezdirmeden yaklaşıp yakalamak. Uzun bacaklı su kuşu gibi yürümek. Avı gizlice takip etmek. Gizlice sokulmak. Yakalamak. Sinsice izlemek. Ağır adımlarla yürümek.
Coefficient : Katsayı. Faktör. İşbirliği yapan. Ortak etmen. Koefisyan. Sabite. Bilgisayar, ekonomi alanlarında kullanılır.
Bozos : Geri zekalı. Adam. Ahmak. Aptal. Mankafa. Salak. Hödük.
Exemplary : İbret verici. Örnek niteliğinde olan. İbret vermek için yapılan. Örnek verici. Örnek. Örnek gösterilen. İbretlik. Uyarı niteliğinde. Örnek olarak gösterilmeye uygun.
Fellow : Arkadaş. Adam. Benzer.
Tracking : Takip. Avlama. İzleme. Tekerlek izi. Bilgisayar, ekonomi, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Kelime arası boşluk. (topoğrafyada) bir harf çiftini aralarındaki mesafeyi azaltarak normalden daha yakın olarak yerleştirme tekniği. Alıcının herhangi bir araç üzerinde çeşitli yönlere devindirilmesi; özellikle öne, geriye, yanlara, aşağıya, yukarıya sürekli devinimi. Peş peşe gitme. Kaydırma.
Boon companion : Eğlence arkadaşı.
Fellowing synonyms : pursual, intimate friend, collective, bloke, concerted, communis, peer, shadowing, commutual, compeer, cronies, cusses, collectives, blighter, congeneric, fellow being, stalking, busters, motion, crony, of the same kind, customer, co operator, beggar, intimates, precedent, counterparts, same kind of, fellow man, bozo, close friend, equals, fellow creatures.
Fellowing zıt anlamlı kelimeler, Fellowing kelime anlamı
Leading : Kurşun kaplama. Temel. Önemli. Kurşun çerçeve. Kılavuzluk eden. Ana. Yöneten. En önemli. Yol gösterme. Öncülük eden.
Unfavorable : Karşı. Kötü. Uygun olmayan. Açık veren (hesap). Aleyhte. Elverişsiz. Tercih edilmeyen. Olumsuz. Aksi. Bir ölçek sınarının dile getirdiği yargıya katılmayan ya da olumsuz yanıt veren kişi, ona ters düşen tutum ya da görüş.
Bu kısımda Fellowing kelimesinin türkçesi nedir? ingilizcede Fellowing ne demek? gibi ya da benzeri soruları üye olmadan pratik olarak hemen sorabilir, daha sonra kısaca ingilizce Fellowing anlamı, açılımı ya da türkçe kelime anlamı hakkında bilgiler verebilir veya dilerseniz Fellowing ile ilgili cümleler sözler yazılar ile ingilizce türkçe çeviri sözlük anlamları paylaşabilir, diğer web sitelerinden de birçok kaynaklar sunabilirsiniz. Spam veya çok kısa yazılan mesajlar yayınlanmayacaktır.