Go ashore türkçesi Go ashore nedir

  • Karaya ayak basmak.
  • Kıyıya çıkmak.
  • Karaya gitmek.
  • Karaya oturmak.
  • Karaya çıkmak.

Go ashore ingilizcede ne demek, Go ashore nerede nasıl kullanılır?

Go : Götürmek. İşlemek. Söylenmek. Sonuçlanmak. Bahse girmek. Yayılmak. Kaybolmak. Erişmek. Gitmek. Ayrılmak.

Ashore : Kıyıda. Karaya. Kıyıya. Sahilde. Karada.

Go a long way : Çok iş görmek. Etkisi uzun sürmek. Bir yere kadar yeterli veya yararlı olmak. Çok dayanmak.

Go a long way towards : Çok yararlı olmak. Bir şey çok katkıda bulunmak.

Go aboard : Tekneye çıkmak. Gemiye binmek veya çıkmak. Binmek. Tekneye binmek. Güvertede gitmek.

Go about a task : Bir işi ele almak. Bir işe başlamak.

Go about : Ele almak. Kolları sıvayıp işe başlamak. Salgın olmak. Gezmek. Orsalamak. Yaygın olmak. Dolaşmak. Tiramola etmek. Başlamak. İşe koyulmak.

İngilizce Go ashore Türkçe anlamı, Go ashore eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Go ashore ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Disembarks : (gemiden) karaya çıkmak. Gemiden karaya çıkmak. Yukarıdan aşağıya doğru gelmek. Karaya çıkarmak. Gitmek. Fiyatı veya değeri düşmek. Bir ulaştırma aracından inmek. Sayısı azalmak.

Shipwreck : Mahvolmak. Mahvetmek. Yıkılmak. Geminin kazaya uğraması. Harap olmak. Yıkılma. Karaya oturtmak. Bitirmek. Bozulma.

 

Strand : Halatın bir kolu. Karaya oturtmak. Halat bükümü. İplik. Yalı. İpliğin bir teli. Flesa. Örgü. Halatlarda lif demetleri. Bükmek (ip).

Disembarking : Yukarıdan aşağıya doğru gelmek. Gemiden karaya çıkmak. Karaya çıkarmak. Bir ulaştırma aracından inmek. Fiyatı veya değeri düşmek. Gitmek. Sayısı azalmak. (gemiden) karaya çıkmak.

Be stranded : Yaya kalmak. Yolda kalmak. Karaya oturmuş olmak (gemi). Sahile vurmak. Mahsur kalmak.

Land : Kara. Yere inmek. İnmek. Toprak. Kara parçası. İniş yapmak. Çakmak. Memleket.

Debarks : İnmek. Karaya çıkarmak. İndirmek. Gemiden inip karaya çıkmak. Boşaltmak.

Pile up : Yığmak. Karaya oturtmak. İstif etmek. Kaza yapmak. Yığılmak. Bindirmek. Kayalara çarpmak. Haşat etmek. Birikmek. Biriktirmek.

Stranding : Telini koparmak (kablo vb.). Geminin karaya oturması. Başarısızlığa uğramak. Karaya oturtmak. Bükmek (ip vb.).

Go ashore synonyms : make land, come ashore, debarking, take ground, shipwrecking, step on to land, shipwrecks, debarked, landler, disembarked, go aground, disembark, ran aground, be aground, debark, run aground.