Kargı nedir, Kargı ne demek

Kargı; bir bitki bilimi terimidir. Dil bilgisi yönünden Türkçe'de özel olarak kullanılır.

  • Gövdesi 5-6 metre yüksekliğe erişebilen çok yıllık bir bitki, kamış, saz (Arundo donax).
  • Dalyanlarda büyük balıklar için kullanılan demir kanca.
  • Çorum iline bağlı ilçelerden biri
  • Silah olarak kullanılan, ucu sivri ve demirli uzun mızrak.

"Kargı" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Dört yanı, çakıldıkları toprağa kök salıp uzayan kargıların yeşil duvarıyla örtülüydü." - C. Uçuk
  • "Avlunun ortasında, elinde bir uzun kargı ile saatlerce başı havada, ağzı açık hayran hayran dolaşırdı." - Y. K. Karaosmanoğlu

Yerel Türkçe anlamı:

Kamış.

Dalyanlarda büyük balıklar için kullanılan demir kanca.

Dokuma aygıtında ipliklerin yolunu açan araç.

Deriden yapılmış bir çeşit fişeklik.

Biyoloji'deki anlamı:

Buğdaygiller (Gramineae, Poaceae) familyasından, çok yıllık, rizomlu, sulak ve bataklık alanlarda yetişen otsu bir bitki.

Diğer sözlük anlamları:

[Bakınız: kargu]

Kargı isminin anlamı, Kargı ne demek:

Erkek ismi olarak; Eskiden silah olarak kullanılan, ucu sivri demirli, ağaçtan yapılmış uzun sırık. Kamış, saz.

İngilizce'de Kargı ne demek? Kargı ingilizcesi nedir?:

giant reed, reed

Fransızca'da Kargı ne demek?:

lance, tringle

 

Osmanlıca Kargı ne demek? Kargı Osmanlıca'da ne anlama gelir?:

harbe

Gezilecek görülecek bir yer, şehir olarak tanımı:

Muğla kenti, Fethiye ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Çorum kenti, Osmancık ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Burdur şehri, Kocaaliler bucağına bağlı bir bölge. Aydın şehri, Çine ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi. Çorum şehrinde, Mecitözü ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Ordu ilinde, Akkuş ilçesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Ankara ili, Kırbaşı nahiyesine bağlı bir yer.

Kargı tanımı, anlamı:

Çatal kargı : Büyük balıkları zıpkınlayarak avlamakta kullanılan üç dişli, sivri uçlu araç, çatal zıpkın.

Kargılama : Kargılamak işi.

Kargılık : Kamış yetişen yer. Fişeklik.

Kargıma : Kargımak işi, kargışlama, lanet.

Kargımak : Birine, Tanrı'nın, insanların sevgi ve ilgisinden yoksun kalıp nefretlerine uğraması dileğinde bulunmak, ilenmek, kargışlamak, lanet etmek, lanetlemek.

Kargın : Marangozlukta kullanılan bir tür büyük rende. Oğuz Türklerinin yirmi dört boyundan biri. Eriyen karların oluşturduğu akarsu. Karla karışık yağan yağmur.

Kargış : Kargıma işi veya bu maksatla söylenen sözler, lanet, telin, beddua, ilenç, alkış karşıtı.

Kargış etmek : Kargımak, kargışlamak, lanet etmek.

Kargışlamak : Kargımak.

Kargışlı : Tanrı'nın ve insanların nefretine, lanetine uğramış, melun, lanetli.

Gövde : Kesilmiş hayvanın, sakatatı alındıktan sonraki durumu. Ad ve fiil köklerinden yapım ekleriyle türetilmiş kelime. Bir şeyin asıl bölümü. Ağaç ve bitkilerin dallarının dışında kalan ana bölümü. İnsan bedeninde baş, kol ve bacaklar dışında kalan bölüm. Hayvanlarda baş, ayak ve kuyruktan geri kalan bölüm.

 

Metre : Genellikle desimetre, santimetre, milimetrelere bölünmüş ölçü aracı. Yer meridyen çemberinin kırk milyonda biri olarak kabul edilen, 100 cm'lik temel uzunluk ölçüsü birimi.

Yıllık : Yılda bir yapılan. Bir yıl içinde olan. Yılda bir çıkan ve o yılın olaylarını anlatan kitap, bülten, dergi vb. eser, salname. Öğretim yılı sonunda hazırlanan, öğrenci, öğretmen ve yöneticilerin özellikleriyle ilgili bilgiler ile eğlendirici konuların yer aldığı kitap. Bir yılda verilen ücret. Yapımından veya doğumundan başlayarak üzerinden bir yıl geçmiş olan. Bir yıl için, senelik, senevi. Yılın gün, hafta, ay vb. bölümlerinden başka, bayram, yıl dönümü gibi belli günleri ve birtakım astronomi, meteoroloji, istatistik bilgilerini gösteren kitap biçiminde takvim, almanak.

Bitki : Bulunduğu yere kök vb. organlarıyla tutunan, çoğunlukla fotosentez sonucu yaşam için gerekli bileşenleri oluşturan, birçoğu spor veya tohum aracılığıyla döl vererek çoğalan bir veya çok yıllık, otsu, odunsu canlıların genel adı, nebat.

Kamış : Buğdaygillerden, sulak, nemli yerlerde yetişen, boğumlu, sert gövdesi olan bitkiler (Phragmites australis). Erkeklik organı. Bu bitkiden yapılmış. Sıvı içecekleri bardak veya şişeden kolayca içmek için kullanılan ince, plastik boru, pipet.

Dalyan : Deniz, göl ve ırmakların kıyılara yakın yerlerinde ağ ve kazıklarla oluşturulan, büyük balık avlama yeri.

Büyük : Makam, rütbe, derece bakımından daha üst olan kimse. Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram). Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş. Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), makro, küçük karşıtı. Niceliği çok olan. Üstün niteliği olan. Önemli. Büyük abdest.

Çorum : Balık akını. Uskumruların büyük balıklardan korkarak kıyıya sığınması durumu.

Bağlı : Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan. Kapatılmış olan, kapalı. Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste. Bir bağ ile tutturulmuş olan. Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, sadık, tutkun. Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek). Sınırlanmış, sınırlı.

Biri : Bir tanesi. Bilinmeyen bir kimse.

Kargı tulum peyniri : Çorum’un Kargı yöresi’nde, sonbaharda sağılan sütlerden yapılan, lezzetli ve yağlı bir peynir.

Kargıbayramlar : Bolu ili, Dörtdivan ilçesi, merkez bucağına bağlı bir bölge.

Kargıcak : Antalya şehrinde, Alanya ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi. İçel ilinde, Silifke belediyesi, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim bölgesi. Muğla şehri, Milâs ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yer.

Kargıç etmek : İlenmek.

Kargıdalı : Mısır.

Kargılamak : Kargı ile yaralamak veya öldürmek. İlgili cümle: "“Şövalye atından inmiş, kargıladığı şehidin başını teninden ayırmıştı.”" Ö. Seyfettin.

Kargılı : İçel ili, Yenice bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi. Kütahya şehri, Tavşanlı ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Samsun ili, Tekkeköy ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Şanlıurfa şehrinde, Yaylak nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

Kargılı ağ : Kamışlı voli ağı, iki ayrı ağdan oluşan alette, yüzen ağ sade ağ ve çeviren ağ ise fanyalı ağdan oluşmakta, kefal balıklarının avcılığında kullanılan av aleti.

Kargımsı :

Kargınalp : 3. Bir erkek ismi olarak anlamı; Coşkulu, taşkın, hareketli yiğit.

Diğer dillerde Kargı anlamı nedir?

İngilizce'de Kargı ne demek? : [Kargı] n. pike, javelin, spear

Fransızca'da Kargı : lance [la], dard [le], épieu [le]

Almanca'da Kargı : n. Ger

Rusça'da Kargı : n. пика (F), тростник (M), камыш (M)