Leaguing türkçesi Leaguing nedir

  • Dernek.
  • İşbirliği.
  • Yaklaşık beş kilometreye eşit bir uzaklık ölçüsü.
  • Küme.
  • Belirli bir amaçla bir araya gelen insanların veya milletlerin oluşturduğu grup.
  • Birleşme.
  • Lig.
  • Antlaşma.
  • Birleştirmek.
  • İttifak.

Leaguing ingilizcede ne demek, Leaguing nerede nasıl kullanılır?

League : Birleşme. Dernek. Antlaşma. Yaklaşık beş kilometreye eşit bir uzaklık ölçüsü. Küme. İşbirliği. İttifak. Fersah. Birleştirmek.

League cup tournament : Lig kupa turnuvası. Lig üyeleri tarafından oynanan oyunlar serisi.

League of arab states : Arap birliği. Genel arap çıkarlarını desteklemek için kurulan arap ülkeleri işbirliği organizasyonu. Las. Arap ülkeleri teşkilatı.

League of nations : Cemiyet-i akvam. Birleşmiş milletler'in atası (1920 - 1938). I. dünya savaşı'nın ardından dünya barışı ve işbirliğini sağlamak için kurulan uluslararası organizasyon. Cemiyeti akvam. Milletler cemiyeti.

League together : Biraraya gelmek.

Leaguers : Lig takımı. Lig üyesi. Ligde yer alan takımların her biri. Askeri (kuşatma) kamp.

Leaguer : Askeri (kuşatma) kamp. Lig takımı. Lig üyesi. Ligde yer alan takımların her biri.

Leaguered : Lig üyesi olmuş.

American basketball league : Abd'deki profesyonel basketbol liglerinden biri. Abl. Amerikan basketbol ligi.

Leaguering : Lig üyesi olma.

 

İngilizce Leaguing Türkçe anlamı, Leaguing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Leaguing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Clamp : Germek. Kelepçe. Yığın. Menetmek. Kıskaç. Pens. Bir aygıtı bir yere sağlamca tutturmak için kullanılan gereç. bir gaz ya da sıvı akışını, bunların içinden geçtiği lastik boruları sıkıştırarak kabaca denetleyebilen gereç. Mengeneyle sıkıştırmak. Kilit vurmak.

Aggregates : Toplamak. Etmek (toplamı). Ulaşmak (toplamı). Toplam büyüklükler.

Education : Eğitim, sosyoloji alanlarında kullanılır. Tahsil. Yeni kuşakların, toplum yaşayışında yerlerini almak için hazırlanırken, gerekli bilgi, beceri ve anlayışlar elde etmelerine ve kişiliklerini geliştirmelerine yardım etme etkinliği. önceden saptanmış amaçlara göre insanların davranımlarında belli gelişmeler sağlamaya yarayan planlı etkiler dizgesi. belli bir konuda, bir bilgi ya da bilim dalında yetiştirme ve geliştirme. her kuşağa, geçmişin bilgi ve deneylerini düzenli bir biçimde aktarma ya da kazandırma işi. eğitim ruhbilimi, eğitim felsefesi, eğitim tarihi, öğretim programları, özel ve genel öğretim yöntemleri, öğretim teknikleri, yönetim, denetim vb. eğitim ' ve öğretim alanlarını kapsamak üzere öğretmen, yönetici ve eğitim uzmanı yetiştirmek amacıyla ilgililer için düzenlenen bütün kurslara ve bu kurslarla ilgili bilimsel çalışmalara verilen genel ad. eğitbilim. Eğitimbilim. Eğitim. Toplumun genç üyelerinin varolan ekine yetişkin üyelerce bilinçli, amaçlı ve düzenli biçimde hazırlanması süreci. Terbiye. Öğretim. Pedagoji. Yetiştirme.

 

Aggregation : Bir araya toplanma. Kümelenme. Yığın. Toplam olma. Agregasyon. Birleştirme. Toplanma, bir araya gelme, kümeleşme. saldırı, canlılar arasında beslenma, çiftleşme, yuva alanının korunması gibi savunma, korku veya rekabetle ilgili davranışlar. Yığışma. Yığışım. Birikim.

Coalescence : İki ya da daha çok sıvı damlasının, yüzey gerilimlerini yenecek denli birbirlerine yaklaşarak, tek bir damla oluşturmaları. Bütünleşme. Kaynaşma.

Digestion : Besinlerin çeşitli enzimlerle kimyasal olarak parçalanması ile organizma tarafından kullanılmak üzere bağırsak duvarından emilecek duruma getirme. Özümseme. Kavrama. Sindirme. Sindirim. Biyoloji, kimya, veterinerlik alanlarında kullanılır. Hazım. Doğal özdeklerin ısı, basınç ve kimyasal etkilerle tümden ya da tikel olarak çözünür duruma getirilmeleri. Hazmetme. Vücuda alınan besin maddelerinin mekaniksel, enzimatik ve bakteriyel olarak bağırsak mukozasından emilebilecek duruma getirilmesi olayı, hazmetme, digesyon.

Assembles : Toplamak. Toplantı yapmak. Bir araya koymak. Çevirmek. Takmak. Monte etmek. Çevirmek (bilgisayar). Parçaları birleştirmek. Montaj yapmak.

Confederacies : Birlik. Konfederasyon. (abd iç savaşında) amerikan güney eyaletleri konfederasyonu. Komplo. Birleşmişlik. Gizli plan. Devletler birliği. Gizli tertip. Amerikan güney eyaletleri konfederasyonu (iç savaş).

Memorization : Memorizasyon. Ezber. Anımsama. Ezberleme.

Amalgamates : Karışma. Karıştırıp birleştirmek. Birleşmek. Karışım. Bileştirmek. Katılmak. Kaynaşmak. Karıştırmak. Karışmak.

Leaguing synonyms : developmental learning, basic cognitive process, committal to memory, bank, concords, aggregated, affiliate, concordats, alliance, internalization, clumped, collegium, agglomeration, convention, assemblage, coalitions, conferences, bund, guilds, alliances, associateship, growth, clump, cooperate, circuit, covenant, aggregations, amalgamating, treaties, cahoot, confederations, covenants, conference.

Leaguing zıt anlamlı kelimeler, Leaguing kelime anlamı

Nondevelopment : Kalkınmama. Gelişmeme.

Inferior : Aşağı derecede olan kimse. Ast olan kimse. İkinci derecede. Aşağı derecede olan şey. Kalitesiz. Ast. Aşağı. Alt. Alt, alt taraf. İnferiyor.