Listeriyoz nedir, Listeriyoz ne demek

Teknik terim anlamı:

Listeria etkeniyle kontamine gıdaların tüketilmesiyle meydana gelen enfeksiyöz hastalık.

Listeriyoz anlamı, tanımı

Liste : Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge

Listeriyozis : Tüm hayvan türlerinde beyin-omurilik yangısı, yavru atma ve milier viseral apselerle karakterize olan septisemiyle belirgin, Listeria monocytogenes tarafından oluşturulan bakteriyel enfeksiyon. Oluşumunda konsantre silaj yemleme önemli bir etmendir. Enfeksiyonun şiddetli salgınlarında mikroorganizmanın kaynağını silaj oluşturmaktadır.

Enfeksiyöz hastalık : Bulaşıcı hastalık.

Enfeksiyöz : Enfeksiyonun neden olduğu, enfeksiyon yapan, enfeksiyöz hastalık oluşturucu, infeksiyöz. Bir canlıdan diğer bir canlıya kolayca geçebilen, bulaşıcı. Enfeksiyon yapan, bulaşıcı hastalık meydana getirici.

Hastalık : Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla sağlığın bozulması durumu, rahatsızlık, çor, dert, sayrılık, illet, maraz, maraza, esenlik karşıtı. Aşırı düşkünlük, tutku. Ruh sağlığının bozulması durumu. Bitkilerin yapılarında görülen bozukluk.

Listeria : Bazı yiyecekler üzerinde bulunan ve hastalığa sebep olan çubuk şeklinde, aerobik, gram pozitif bakteri. Zincir oluşturabilen, dışkıda, bitkilerde ve hayvan yemlerinde bulunan, toprakla kontamine çiğ sebzeler veya kontamine süt ve peynirin alınmasıyla bağırsakta kolonize olabilen, çomak biçiminde, aerob, Gram pozitif bir bakteri cinsi. Gram pozitif, sporsuz, aerobik, isteğe bağlı anaerob, kısa zincirli kokobasil veya bazen filamentoz biçimli bakteri.

 

Hastalı : Hastalıklı.

Meydan : Alan, saha. Fırsat, imkân ya da vakit. Bulunulan yer ve çevresi, ortalık. Mevlevi tekkelerinde ayin yapılmış olan yer. Yarışma, eğlence veya karşılaşma yeri.

Gelen : Gelme işini yapan (kimse ya da nesne). Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın).

Etken : Etki eden şey, faktör. Bir madde üzerinde belli bir değişiklik yapan şey, müessir. Doğrudan doğruya öznenin yaptığı işi anlatan, öznesi belli olan fiil, etken fiil, aktif, aktif fiil, malum, edilgen karşıtı.

Hasta : Hastalık, kaza veya yaralanma dolayısıyla fizik veya ruh sağlığı bozulmuş ve tedavi edilmesi gereken kimse, rahatsız. Aşırı düşkün, tutkun. Parasız, züğürt. Zihinsel yetenekleri bozulmuş olan.

Gıdal : Balık ağı. Uzak dallardan meyve toplamaya yarayan uzun sopa. Ağaçtan meyve toplamaya yarayan bir çeşit araç.

Kont : Roma imparatorunun danışman olarak seçtiği kimse. Derebeyi. Batı toplumunda erkekler için kullanılan bir soyluluk unvanı.

Gele : Tavla oyununda elinde kırık taşı bulunan oyuncunun attığı, uygun olmayan zar.

Gıda : Besin.

Diğer dillerde Listeria monocytogenes anlamı nedir?

İngilizce'de Listeria monocytogenes ne demek ? : listeria monocytogenes