Pellet feed türkçesi Pellet feed nedir

  • Karma yemlerin nem, sıcaklık ve basınç altında mekanik işlemle delikli kalıplardan zorlanarak geçirilmesiyle elde edilen, genellikle silindir ve bazen de diğer formlarda biçimlendirilerek farklı çap, uzunluk ve sertlikte hazırlanabilen yemin fiziksel formu.
  • Yem.
  • Bir yem karışımının kompresyon veya ekstrüzyon yoluyla mekanik olarak ısı ve buhar basıncı gibi belirli koşullar altında belirli kalıplardan geçirilmiş biçimi.
  • Pelet yem.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.

Pellet feed ingilizcede ne demek, Pellet feed nerede nasıl kullanılır?

Pellet : Ufak kurşun. Ufak top. Madencilik, veterinerlik alanlarında kullanılır. Misket. Saçma tanesi. Tanecik. Topak. Dikme tablet. Top. Topakla vurmak.

Feed : Yemek vermek. Yemek. Otlatmak. Mama. Yemek yedirmek. Gereksinimlerini sağlamak. Beslemek. Yemlemek. Besleme. Bir sürece gönderilen ham özdek.

Pellet binders : Pelet yapımı sırasında yemleri bir arada tutan lignosülfonat, bolus alba, karboksimetilselüloz, polimetilokarbamit, melas ve kil gibi maddeler. Pelet bağlayıcılar.

Pellet machine : Pelet makinesi. Yemleri peletlemede kullanılan, değişik çapta delikli ve değişik biçimde kalıpları olan pres makineleri.

Pellet with molasess : Melaslı pelet. Yumuşak pelet.

Pelleting : Peletleme. Yemin, özel makinelerle sıkıştırılıp pelet yapılması. Pelet yapımı. Küçük parçacıklardan nemlendirme, ısıtma, sıkıştırma veya kombine olarak mekanik işlemler kullanılarak istenilen görünüş ve yapıda daha büyük parçacıkların elde edilmesi işlemi.

 

İngilizce Pellet feed Türkçe anlamı, Pellet feed eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Pellet feed ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A band : Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant. A bandı.

Fishmeal : Balık unu. Balık yemi.

Abdominal palpation : Abdominal palpasyon. Karın bölgesinin elle muayenesi. Avuç içi, parmak veya yumrukla çok hafif basınç uygulayarak karın bölgesindeki değişikliklerin niteliğini anlamak için yapılan muayene, abdominal palpasyon.

Abattoir : Salhane. Mezbaha. Kesimevi. Hayvanların etleri için kesildikleri yerler, hlk. ekdi.

Abaxial : Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Aks kemiği dışında. Eksenden uzak. Eksenden uzak, eksen dışı. Eksendışı. Abaksiyal. Eksen dışı.

Abdominal pain : Göğüs ve leğen arası bölgede biçimlenen, klinik belirtileri hayvan türlerine göre değişebilen ağrı, abdominal ağrı. Abdominal ağrı. Karın ağrısı.

Feed : Desteklemek. Otlamak. Yiyecek vermek. Geçindirmek. Yemek. Bir sürece gönderilen ham özdek. Ot. Besleme. Mama.

Draws : Çekim. Çöküntüler. Berabere biten oyun. Çekiş. Kura. İlgi çekici şey. Ağızdan laf almak için söylenen söz. Cazibe. Çekme. Çekiliş.

 

Abdomen : Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Batın. Karın. Karın (böcek gövdesinde). Böcek gövdesinin alt kısım. Abdomen. Karnın altı.

A c deformity : A-c kusuru. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

Pellet feed synonyms : feed stuff, decoyed, a crochordon, a clay, bait, a c syndrom, decoying, feedstuff, abdominal fat necrosis, abdominal distention, baited, decoy, abamectin, draw, foddering, a dna, feedstuffs, a amplitude mod, abdominal ovariectomy, foddered, fodder, decoys.