Poring türkçesi Poring nedir

  • İyice düşünmek.
  • Dalmak.
  • Dikkat kesilmek.
  • Düşünüp taşınmak.
  • Gözünü dikmek.
  • Bir şeye odaklanma.
  • Konsantre olmak.

Poring ile ilgili cümleler

English: Someday, dear language learner, you must stop poring over IPA charts and start listening to people.
Turkish: Sevgili dil öğrenicisi, bir gün, uluslararası sesletim derneği çizelgelerini tetkik etmekten vazgeçmelisin ve insanları dinlemeye başlamalısın.

Poring ingilizcede ne demek, Poring nerede nasıl kullanılır?

Nonsporing : Sporsuz.

Sporing : Spor.

Vaporings : Boş laf. Böbürlenme.

Porin : Gram negatif bakterilerde, küçük kutuplu moleküllerin zardan içeri geçmesini sağlayan, dış lipopolisakkaritler arasındaki bir protein. Porin.

Cephalosporin : Cephalosporium manian tarafından üretilen ve gram pozitif bakterilerin hücre duvarı sentezini engelleyen bir antibiyotik. Bir tür antibiyotik. Sefalosporin.

Poristic : Doğal sonuç özelliği gösteren. Poristik.

Third generation cephalosporins : Üçüncü kuşak sefalosporinler. Moleküllerinin 7-amino grubunda daha kopmleks radikaller içeren ve beta laktamazlara ikinci nesile göre daha dayanıklı olan antibiyotik.

Cyclosporin a : Siklosporin. İki tür mantar tarafından meydana getirilen, 11 amino asitli, immun baskılayıcı özelliği olan, yağlarda eriyen bir protein.

 

Leporine : Tavşangillere ait.

Porismatic : Doğal sonuç özelliği gösteren. Porizmatik.

İngilizce Poring Türkçe anlamı, Poring eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Poring ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Concentrate on : Yoğunlaşmak. Ağırlık vermek. Bir konu üzerinde yoğunlaşmak. Bir konu üzerinde odaklanmak.

Contemplates : Bakmak. Dikkatle seyretmek. Süzmek. Düşünmek. Kafa yormak. Tasarlamak. Niyetinde olmak. Niyet etmek.

Centralising : Merkezleştirmek (ayrıca 'centralize'). Yoğunlaşmak. Merkez noktasına doğru çekmek. Merkezde toplama. Tek bir otoritenin altına girmek (devlet, vb.). Merkezileşme. Merkezileştirme.

Bounces : Girivermek. İşten çıkarmak. Zıplamak. Kovmak. Sektirmek. Sepetlemek (argo terim). Sıçramak. Sekmek. Fırlamak.

Focalises : Odak noktasına getirmek. Küçük bir alana sınırlamak. Odaklamak. Odaklanmış olmasına sebep olmak. Belirli bir bölgeye hapsetmek veya sınırlamak (ayrıca focalize). Odaklanmak. Bir yere toplamak.

Chews : Tütün çiğnemek. Tütün parçası. Kafa yormak. Derin derin düşünmek. Düşünüp taşınma. Çiğnemek. Çiğneme. Lokma. Gevelemek. Ağız ile çiğnemek.

Abandon oneself to : Kendini teslim etme. Tüm sınırları kaybetme. Bağımlı hale gelme (kendinden vazgeçme). Kendini kaptırmak. Kendini -e vermek. -e kapılmak.

Period : Adet. Birbirini izleyen başlangıcı ve sonu belirlenmiş zaman aralıkları. Tam cümle (yan cümlecikli). Süreç. Devir süresi. Çağ. Süre. Çekit. Regl. Devre.

Gaze at : Bir şeye dalıp gitmek. Gözü dalmak. Bakakalmak. Gözünü dikip bakmak. Dalgın dalgın bir şeye bakmak. Seyretmek. Dalgın dalgın bir yere bakmak. Dik dik bakmak.

 

Poring synonyms : morning time, early morning hour, period of time, time period, come, worry out, debated, carry, bathe, forenoon, keep an ear to the ground, gaze on, barge, gazed, tube, gazes, impart, centred, stared, focalise, prick up its ears, pored, cogitates, whisk, calculate, break into, centralises, daylight, come up, debate, debate with oneself, channel, concentrate.

Poring zıt anlamlı kelimeler, Poring kelime anlamı

Night : Bir çekimin gece çevrildiği ya da gece görünçlüğü olduğunu çevirim senaryosu ve çekim tahtasında belirten terim. Cehalet. Karanlık. Uzay, sinema, televizyon alanlarında kullanılır. Gün kararmasından gün ağarmasına dek geçen zaman aralığı. Gece. Akşam. Tün.

Go : İddiaya girmek. Yayılmak. Gitme. İşlemek. Enerji. Devrolunmak. Ölmek. Yapılmak. Gayret. Koyulmak.