Prelect türkçesi Prelect nedir

  • Konferans vermek.
  • Ders vermek.

Prelect ingilizcede ne demek, Prelect nerede nasıl kullanılır?

Prelection : Konferans verme. Ders verme.

Prelector : Öğretim görevlisi. Konferansçı. Hoca. Okutman. Hoca (üniv.).

Prelacies : Piskoposlar. Piskoposluk.

Prelacy : Piskoposlar. Piskoposluk.

Prelarva : Yumurta kesesine bağımlı yaşayan larva. Prelarva.

Preliminary balance sheet : Geçici dengelem. Ön bilanço. Sayışımların ilkel durumunu göz önünde tutup kesin sonuçlara dayanak olacak aktarmalar yapılmak amacıyla düzenlenen geçici dengelem. İktisat, ekonomi alanlarında kullanılır. Geçici bilanço. Gerçek bilanço hazırlanana kadar bir işletmenin belirli bir tarihteki mali durumunu gösteren bilanço.

Preliminary : Ön. Başlangıç niteliğinde. Hazırlayıcı. Başlangıç. Yeterlik sınavı. Mukaddime. Ön sınav. Giriş. Hazırlık. Ön hazırlık.

Prelate : Başrahip. Yüksek rütbeli papaz. Piskopos.

Preliminaries : Başlangıç işleri. Ön hazırlıklar.

Preliminarily : Başlangıçta. Hazırlayıcı bir şekilde. Başlangıç olarak.

İngilizce Prelect Türkçe anlamı, Prelect eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Prelect ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Defend : Arkasında olmak. Saklamak. Reddetmek. Himaye etmek. Savunmak. Kanat açmak. Müdafaa etmek. Korumak.

 

Lectures : Öğütler vermek. Ders anlatmak. Azarlamak. Konferanslar. Uyarmak.

Hold : Sahip olmak. Muhafaza etmek. (ağırlık) taşımak. Zaptetmek. Devam etmek. Durmak. (elinde) (bir şey) tutmak. Tutmak. Almak. Tıkamak.

Deflect : Çevirmek. Sektirmek. Caymak. Yönünü değiştirmek. Saptırmak. Çevrilmek. Yönü değişmek. Çıvdırmak. Sekmek. Sapmak.

Preclude : Dışarıda bırakmak. Alıkoymak. Engellemek. İmkansız kılmak. Olanaksızlaştırmak. Menetmek. Önlemek. Engel olmak. İmkansızlaştırmak. Meydan vermemek.

Spoil : Heba etmek. Batırmak. Çalınmış mal. Şımartmak. Çürümek. Haklamak. Ganimet. Mahvetmek. Bozmak. Çalıntı mal.

Queer : Sahte para. Garip. Kaçık. Bozmak. İbne. Nonoş. Midesi bozulmuş. Üşütük. Labunya. Acayip.

Rebuke : Fırça atmak. Çıkışmak. Paylamak. Giydirmek. Azarlama. Azar. Fırça çekmek. Döşenmek. Azarlamak.

Shut : Örtülü. Menetmek. Kapatmak. Kapanmış. Kapalı. Kıstırmak. Kapatılmış. Kapamak. Yummak. Faaliyetine son vermek.

Scotch : Hafifçe yaralamak. İskoç. Takoz koymak. İskoçya. Skoç viski. Bitirmek. Engellemek. Son vermek. Engel olmak. Bozmak.

Prelect synonyms : rain out, forefend, make unnecessary, head off, debar, save, blank, frustrate, shut out, lecturing, bilk, forbid, scolds, obviate, thwart, give a lesson, keep, kibosh, give a good lesson, obstruct, fend off, halt, keep away, hinder, embarrass, give a lecture, exclude, lecture, stop, stymie, scold, wash out, rebukes.

Prelect zıt anlamlı kelimeler, Prelect kelime anlamı

Attack : Kesin sonuç almak için tarafların kurduğu, oyunu karşı taraf alanına aktaran düzen. Dil uzatmak. Hücum. Atak. Atılım. Aşındırmak. Saldırıda bulunmak. Hücum etmek. Yakalanmak. Saldırı.

 

Let : Dürmek. Bırakmak. Koyvermek. Yenilen. Koyuvermek. İhale etmek. Kiraya vermek. Dirmek. Vermek. İzin vermek.

Admit : İçeriye almak. İtiraf etmek. Olanak tanımak. Girmesine izin vermek. Almak. Meydan vermek. İçeriye bırakmak. İzin vermek. Kabul etmek. Teslim etmek.

Prelect ingilizce tanımı, definition of Prelect

Prelect kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : To lecture. To read publicly, as a lecture or discourse. To discourse publicly.