Preponderates türkçesi Preponderates nedir

  • Hakim olmak.
  • Üstün gelmek.
  • Ağır basmak.
  • Üstün olmak.
  • Ağır çekmek.
  • Baskın çıkmak.
  • Ağır gelmek.

Preponderates ingilizcede ne demek, Preponderates nerede nasıl kullanılır?

Preponderate : Ağır gelmek. Ağır basmak. Ağır çekmek. Üstün olmak. Baskın çıkmak. Hakim olmak. Üstün gelmek.

Preponderated : Hakim olmak. Üstün gelmek. Baskın çıkmak. Ağır gelmek. Ağır çekmek. Üstün olmak. Ağır basmak.

Preponderating : Üstün olmak. Baskın çıkmak. Ağır basma. Ağır çekmek. Ağır basmak. Ağır gelmek.

Preponderance : Çoğunluk. Ağır basma. Preponderans. Kanıt üstünlüğü. Hakim olma. Üstünlük. Baskınlık. Sayıca fazlalık. Sayı ve kuvvet üstünlüğü.

Preponderant : Üstün gelen. Ağır basan. Galip. Baskın. Hakim olan. Üstün. Nafiz. Faik. Baskın gelen.

Preponderantly : Daha ağır bir biçimde. Baskın bir şekilde.

Have the preponderance over : Üzerinde üstünlüğü var. -den daha önemli olmak. -den daha güçlü olmak. -den daha büyük güce sahip olmak.

İngilizce Preponderates Türkçe anlamı, Preponderates eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Preponderates ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Outweighs : -den daha önemli olmak. Daha ağır gelmek. -den daha ağır gelmek. -den daha ağır basmak.

 

Circumvented : Engellemek. Yana kaçmak. Bozmak. Açığını yakalamak. Tuzağa düşürmek. Savmak. Yan çizmek. Yenmek. Atlatmak.

Outbalances : Yükte daha ağır çekmek.

Prevail : Yenmek. Egemen olmak. Yerine geçmek. Yürürlükte olmak. Etkili olmak. Kafalamak. Yaygın olmak. Başarmak. Geçerli olmak.

Command : Hükmetmek. Hüküm sürmek. Hak etmek. Tepeden görmek. Cimnastikte, alıştırmaları yaptırmak için verilen kısa emirler. Telkin etmek. Kumanda etmek. Kontrol. Yönetmek.

Outbalance : Daha ağır gelmek. Yükte daha ağır çekmek. Geçmek.

Outweighing : -den daha önemli olmak. Daha ağır gelmek. -den daha ağır gelmek. -den daha ağır basmak.

Preponderates synonyms : have the edge over somebody, become a judge, be superior, cut across, bests, mastering, control, overbalances, give points to somebody, militated, commands, reign, excel, excels, have strong influence, come to the front, outbalanced, bear hard on, bear down on, overmatch, overbalancing, have the best of it, have the edge on somebody, be heavy, euchred, be over somebody, have a command of, outbalancing, militate, extinguishes, outweigh, preponderate, curb.