Pursing türkçesi Pursing nedir

Pursing ingilizcede ne demek, Pursing nerede nasıl kullanılır?

Pursing winches : Gırgır vinci. Gırgır ağlarını toplamada kullanılan, birlikte dönen iç makara yardımıyla çalışan vinçler.

Pursiness : Katlanmış olma. Buruşukluk.

Pursier : Katlanmış. Buruşuk. Tıknefes.

Purse : Portföy. Büzmek (dudaklarını). Para. Ödül. Para kesesi. Kese. Ağzını büzmek. Cüzdan. Çanta. El çantası.

Purse seine : Gırgır ağı. Balıkların etrafını çevirmek ve bunları ağ içerisinde hapsetmek suretiyle yakalanmalarını sağlayan, balıkların etrafını çevirmek ve bunları ağ içerisinde hapsetmek suretiyle yakalanmalarını sağlayan istihsal vasıtasını, pelajik balık sürülerinin önce çevrelerinin sarılması, sonra da ağın altının kapatılması suretiyle kaçmalarını önleyerek avlanmayı gerçekleştiren ağlar. Denizlerde pelajik bölgede bulunan balık sürülerinin etrafını çeviren ve daha sonra altındaki mapalar içerisinden geçen istinga halatıyla da ağı alttan kapamak suretiyle torba oluşturarak av yapan endüstriyel av aleti. Çevirme ağları.

Purslain : Semizotu.

Purses : Büzmek (dudaklarını). Çanta. Para çantası. Dudak büzmek. Cüzdan. Portföy. Keseye koymak. El çantası. Para. Para kesesi.

 

Purse strings : Kese bağları.

Purslane : Pirpirim. Semiz otu. Semizotu.

Pursers : Kabin amiri. Muhasebeci (gemi, uçak). Gemi veya uçaklarda yolcuların rahatı ve durumlarıyla ilgilenen kimse. Gemi malzeme sorumlusu. Kamarot. Gemi teşrifatçısı. Gemi muhasebecisi. Gemi donatım görevlisi. Gemi katibi.

İngilizce Pursing Türkçe anlamı, Pursing eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Pursing ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Snakelike : Dönen. Kıvrımlı. Yılan gibi hain. Yılan biçiminde. Yılan biçimli. Kalleşçe. Yılan gibi. Kıvrılan. Yılan benzeri. Yılana benzeyen.

Cyst : Kapsül. Kese. içinde sıvı veya yarı katı materyal bulunduran kese biçiminde oluşum. kimi parazitlerin yaşam döngüleri içerisinde, koruyucu bir duvarla sarılı olarak kaldıkları bir evre. Bir hücrelilerin ya da çok hücreli küçük hayvanların uygun olmayan şartlar altında ya da çoğalma sırasında çevrelerine saldıkları ve kendilerini korumaya yarayan dayanıklı kapsül. Yağ cebi. Safrakesesi. Torba. Kist. Biyoloji, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Lateral : Yanal. Bir hayvanın ya da bir parçasının bir eksene göre yan bölgesi. lateral. Yan. Yana ait. Yanlara ait, yanla ilgili, lateral, yan. . Kol kanal. Yana doğru. Lateral. Yan parça.

Commendation : Resmi takdirname. Takdir. Övgü. Övme. Övünç. Takdirname. Onurlandırma. Salık verme. Tavsiye.

Handbags : Çanta. Ufak tartışma.

Handbag : Çanta.

Plume : Kuştüyü. Bulut (tüy şeklinde). Tüy (kuşa ait). Sorguç. Tüy. Nişan. Mükafat. Kuş tüyü. Tuğ.

 

Sinuous : Dalgalı. Kıvrılan. Yılankavi. Bükümlü. Sinüs biçimli (matematik terimi). Eğri. Dolambaçlı. Kavisli. Girintili çıkıntılı. Dolaşık.

Cecum : Pilorik seka. Çekum. Kör kese. Kalın bağırsağın başlangıcı. Kör bağırsak. Körbağırsak. Yalnız bir ucu açık oyuk yer.

Pouch : Poş. Gözaltı torbası. Avurt. Cebe indirmek. Torba ya da cep biçiminde herhangi bir yapı. cep. Göz altında oluşan torbamsı şişlik. Yanakların elmacık kemiğinden çene kemiğine kadar olan ve ağız boşluğu hizasına gelen kısmı. Torba veya cep biçiminde yapı. Biyoloji, gramer, veterinerlik alanlarında kullanılır.

Pursing synonyms : passing game, sickle shaped, curvey, spot pass, eellike, hooklike, passing play, forward pass, recurved, upcurved, curvilinear, incurved, curved, incurvate, sinuate, wiggly, bowed, lateral pass, plumes, semicircular, valises, serpentine, wallet, burses, guerdons, pocket, pocketbook, pursed, curvilineal, clutch bag, pluming, bill case, pouches.

Pursing zıt anlamlı kelimeler, Pursing kelime anlamı

Straight : Kent. Dosdoğru. Düz. Uyuşturucu kullanmayan kimse. Düz çizgi. Doğruca. Düz (çizgi). Yarış çizgisi. Eşcinsel olmayan kimse. Düzgün.

Leading : İleri gelen. Yol gösterme. Yöneten. Kılavuzluk. Satır aralığı. Kurşun kaplama. Önde olan. En önemli. Başlıca. Kurşun çerçeve.