Rejisör nedir, Rejisör ne demek

Rejisör; sinema, tiyatro alanlarında kullanılan bir terimdir. kökeni fransızca dilinden gelmektedir.

  • Yönetmen

"Rejisör" ile ilgili cümle örnekleri

  • "Kimi rejisörler ise çeşitli oyunlarının kahramanları hakkında kendisinden ayrıntılı bilgiler istiyorlardı." - N. Hikmet

Tiyatro'daki terim anlamı:

Bir oyunun dengeli ve disiplinli bir yolda doğru ve güzel bir biçime sokulması için gereken çalışmaları hazırlayan ve yöneten sanatçı. Bir oyunun sahneden seyirciye sunulabilmesi için oyun yazarı, oyuncular, dekor sanatçısı, ışıklama uzmanı ve öteki uzmanlar ile işbirliği yaparak bu çalışmaları bağdaştıran, yöneten, oyuncuları belli bir anlayışta birleştiren sanatçı. (Sahneye koyucu).

İngilizce'de Rejisör ne demek? Rejisör ingilizcesi nedir?:

director, produetor

Rejisör hakkında bilgiler

Rejisör, Tiyatro ve sinema oyunlarında oyuncuların rollerini dağıtıp oyunu düzenleyen, metin, yorum, dekor, müzik gibi öğeler arasında birlik sağlamaya çalışan sanatçı, yönetmen.

Film yönetmeni her şeyden önce bir sanatçıdır. O, bir filmin meydana getirilebilmesi için senaryo yazarı,oyuncular ve teknikçiler (dekoratörler, kameraman, mikrofoncu, ışıkçı, makyajcı v. d) arasında işbirliğini sağlar, onların çalışmalarını idare eder. Dekorun gereklerine ve oyuncuların imkânlarına göre, tümünü bölüştürür. Zira sahneler hiçbir zaman gösterim sırasına uyularak filme alınmaz. En ünlü film yönetmenlerinin çoğu, eski sinema teknikçileri ve oyuncuları arasından yetişmiştir. Tiyatroda sahneye koyucu ya da yönetmen, piyesin provalarını idare eder. Bu işi yaparken, sahne oyunlarını yaratır; oyunculara, yazarın düşüncelerini sadakatle aktarmaları veya özel bir biçimde yorumlamaları için yapmaları gereken hareketleri gösterir.

 

Rejisör tanımı, anlamı:

Yönetmen : Bir kuruluşu yönetme yetkisi olan kimse, müdür, direktör. Bir televizyon programını hazırlayan görevliler arasında eş güdümü sağlayan, onları belli konularda görevlendiren, yayın malzemelerini değerlendiren ve yayının görsel sorumluluğunu üstlenen kişi. Tiyatro ve sinema oyunlarında oyuncuların rollerini dağıtıp oyunu düzenleyen, metin, yorum, dekor, müzik vb. ögeler arasında birlik sağlamaya çalışan kimse, rejisör.

Başrejisör : Başyönetmen.

Reji : Sinema, tiyatro, radyo ve televizyon oyunlarında oyunu yönetme. Tekel idaresi.

Rejisörlük : Rejisörün görevi, yönetmenlik.

Rejisörlük etmek : Tiyatro ve sinema sanatında yönetmenlik yapmak.

Rejisörlük odası : Reji odası.

Tiyatro : Sahnelenmek için yazılmış oyunların tümü. Bu türleri, izleyiciler önünde sahnede oynayan grup. Dram, komedi, vodvil vb. edebiyat türlerinin oynandığı yer.

Sinema : Herhangi bir hareketi düzenli aralıklarla parçalara bölerek bunların resimlerini belirleme ve sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde, bir ekran veya perde üzerinde yansıtarak hareketi yeniden oluşturma işi. Güzel sanatların dalı olarak yansıtılmaya uygun olan filmleri gerçekleştirme ve yaratma sanatı, beyaz perde, yedinci sanat. Film göstermeye yarayan özel bir makineyle görüntülerin beyaz perdeye yansıtıldığı salon veya yapı.

 

Oyun : Kumar. Tiyatro veya sinemada sanatçının rolünü yorumlama biçimi. Güreşte rakibini yenmek için yapılmış olan türlü biçimlerde şaşırtıcı hareket. Şaşkınlık uyandırıcı hüner. Teniste, tavlada taraflardan birinin belirli sayı kazanmasıyla elde edilen sonuç. Seslendirilmek veya sahnede oynanmak için hazırlanmış eser, temsil, piyes. Yetenek ve zekâ geliştirici, belli kuralları olan, iyi vakit geçirmeye yarayan eğlence. Bedence ve kafaca yetenekleri geliştirmek amacıyla yapılan, çevikliğe dayanan her türlü yarışma. Hile, düzen, desise, entrika. Müzik eşliğinde yapılmış olan hareketlerin bütünü.

Oyuncu : Düzenci, hileci. Çok oyun yapan, oyundan oyuna geçen (kimse). Herhangi bir oyunda oynayan kimse. Oyunu seven. Sinema, perde veya bir gösteride rol alan sanatçı, aktör, aktris.

Düzen : Topluca ve gizlice yürütülen herhangi bir plan, dolap, komplo. Müzik aletlerinde ses ayarı, akort. Toplumsal bir yapı içinde ögelerin bütüne, bütünün ögelere ve ögelerin birbirlerine göre ilişkileri. Alet edevat takımı. Bez dokuma tezgâhı. Bir devletin belli başlı ilkeleri bakımından yönetimde tuttuğu yol, yönetim biçimi, rejim. Yerleştirme, tertip. Soyut ve somut nesnelerin bir sıraya, bir hedefe, bir amaca göre sıralanması, konsept. Belli yöntem, ilke veya yasalara göre kurulmuş olan durum, uyum, nizam, sistem. Bir kimseye, bir kuruluşa karşı toplu olarak alınan gizli karar, dolap, komplo. Dolap, hile.

Metin : Bir yazıyı biçim, anlatım ve noktalama özellikleriyle oluşturan kelimelerin bütünü, tekst. Basılı veya el yazması parça, tekst.

Yorum : Bir olayı belli bir görüşe göre açıklama, değerlendirme. Gizli veya hayalî olan bir şeyden anlam çıkarma. Bir yazının veya bir sözün, anlaşılması güç yönlerini açıklayarak aydınlığa kavuşturma, tefsir. Bir ürünün, bir modelin, bir sanat eserinin farklı bir açıdan ele alınarak yeniden oluşturulmuş biçimi, versiyon. Bir müzik parçasını veya bir tiyatro oyununu kendine özgü bir duyarlık ve teknikle çalma, söyleme veya oynama.

Diğer dillerde Rejisör anlamı nedir?

İngilizce'de Rejisör ne demek? : n. stage manager

Fransızca'da Rejisör : régisseur [le], metteur en scène

Almanca'da Rejisör : Regisseur

Rusça'da Rejisör : n. постановщик (M)