Resistance to disease türkçesi Resistance to disease nedir

  • Tür, ırk, familya ve bireylerde hastalık etkenlerine ve enfeksiyöz olmayan hastalık sebeplerine karşı vücudun direnci.
  • Veterinerlik alanında kullanılır.
  • Hastalıklara direnç.

Resistance to disease ingilizcede ne demek, Resistance to disease nerede nasıl kullanılır?

Resistance : Karşı çıkma. Metanet. Kuvvete ya da dış koşullara karşı koyma. bir iletkenin elektrik akımının geçirilmesine karşı koyması. Rezistans. Dayanım. Tahammül. Bir nesnenin, elektrik akımına karşı durma özelliği; bu özelik, çevrimindeki akım yeğinliğinin azalması ile kendini belli eder. Patojen mikroorganizma veya suşunun, kemoterapötik ilacın kullanıldığı doz aralığında serumda meydana getirdiği konsantrasyon düzeyinde, ilaç tarafından etkilenmemesi durumu. Dayanma gücü. Direnme.

To : -mek -mak (mastar). E. Ye. Ya. -e göre. Kadar. Kala. Karşı. E doğru. İle.

Disease : Lyme hastalığı. Çeşitli dış faktörlerin etkisi sonucu vücudun bir bölümü veya tamamında normal fonksiyonun bozulması durumu. Dert. Maraz. Nedeni, vücutta oluşturduğu değişimleri ve iyileşme olanağı bilinen veya bilinmeyen, karakteristik belirtiler ve bulgular dizisiyle kendini gösteren vücudun herhangi bir bölümü, organ veya sisteminin normal yapısı ve işlevlerinin kesilmesi veya sapması, sayrılık, maraz, rahatsızlık, hlk. illet, kem, morbus, toga. Hastalık. İllet. Rahatsızlık. Sayrılık.

 

İngilizce Resistance to disease Türkçe anlamı, Resistance to disease eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Resistance to disease ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

A dna : A dna. Dna çift sarmalının sağ el sarmal yapısı gösterdiği ve çift zincirin bir tam dönüşünde yapıya 11 bazın girdiği dna biçimi.

A c syndrom : A-c sendromu. Arnold-chiari yapılış bozukluğu.

A band : Çizgili kas teli ışık mikroskobunda incelendiğinde görülen, kalın flamentlerle aralarına giren ince flamentlerin uçlarını içeren ve ışığı iki kez kıran koyu renkli bantlar, anizotrop bant, anizotropik bant. A bandı.

Abdomen : Böcek gövdesinin alt kısım. Abdomen. Karın. Sindirim organları, karaciğer ve böbreklerin içinde bulunduğu ve göğüs boşluğundan bir diyaframla ayrılan vücut boşluğu, abdomen. Karın (böcek gövdesinde). Batın. Karnın altı.

Abdominal pain : Göğüs ve leğen arası bölgede biçimlenen, klinik belirtileri hayvan türlerine göre değişebilen ağrı, abdominal ağrı. Abdominal ağrı. Karın ağrısı.

Abdominal distention : Karın duvarının gergin olması, abdominal gerginlik. Karın gerginliği. Abdominal gerginlik.

Abdominal palpation : Abdominal palpasyon. Avuç içi, parmak veya yumrukla çok hafif basınç uygulayarak karın bölgesindeki değişikliklerin niteliğini anlamak için yapılan muayene, abdominal palpasyon. Karın bölgesinin elle muayenesi.

A crochordon : Köpeklerde küçük, kılsız, hiperplastik bir epidermisle damardan zengin kollajen dokudan ibaret, saplı veya sapsız, deri eklentileri içermeyen, deri sarkmalarıyla belirgin iyicil tümör, fibrovasküler papillom, yumuşak fibrom, pendilöz yumuşak fibrom. Akrokordon.

 

Abaxial : Aks kemiği dışında. Eksenden uzak. Eksendışı. Eksen dışı. Eksenden uzakta bulunan (biyoloji terimi). Abaksiyal. Eksenden uzak, eksen dışı.

A c deformity : Arnold-chiari yapılış bozukluğu. A-c kusuru.

Resistance to disease synonyms : abamectin, abdominal fat necrosis, abattoir, a amplitude mod, abdominal ovariectomy, a clay.