Rocky türkçesi Rocky nedir

Rocky ile ilgili cümleler

English: They called the dog Rocky.
Turkish: Onlar köpeğe Rocky dediler.

English: The ground was very rocky.
Turkish: Zemin çok kayalıktı.

English: Hasan had a rocky relationship with Tugba.
Turkish: Hasan'ın Tuğba ile duygusuz bir ilişkisi vardı.

Rocky ingilizcede ne demek, Rocky nerede nasıl kullanılır?

Rocky desert : Kum ve öteki ince öğelerin rüzgarla süpürülüp başka yerlere taşınması sonunda, köşeli taşlar ve yerli kayalarla kaplı duruma dönüşmüş çöl. Taş çölü. Kaya çölü. Coğrafya, jeoloji alanlarında kullanılır. Yellerin bütün toz ve kumları kaldırmasıyle, yalnız devindiremediği çıplak, iri tomruklarla kayalıklardan oluşan çöl.

Rocky mountain : Rocky dağları. Rockydağı benekli humması. Kuzey amerika'nın batısında new meksiko'dan alaska'ya kadar uzanan sıradağlar. Rocky dağı lekeli humması. Kayalık dağ.

Rrocky mountain spotted fever : Rockydağı lekeli humması. İnsan ve köpeklerin, rickettsia rickettsi’nın yol açtığı, durgunluk, çöküntü, yüksek ateş, kas ve eklem ağrısı, solunum güçlüğü, konjunktivitis, yüzde ve bacaklarda ödem, peteşiyal kanama, egzantem, hemorajik diyatezis, kusma ve ishalle belirgin kenelerle aktarılan bir hastalık, brezilya lekeli humması, rocky dağı benekli humması.

 

Rock and roll : Rock. Rakınrol. Rock'n'roll. Rock and roll tarzı müzik. Hadi başlayalım.

Rock asphalt : Kaya asfaltı.

Rock bound : Kayalarla kuşatılmış. Kayalarla çevrili.

Rock breaker : Kaya parçalama makinesi. Tak tak. Taşocağı. Kaya kırıcı.

Rock bed : Kaya taban. Kaya tabanı.

Rock bunting : Kaya kirazkuşu. Yelve. Kaya kiraz kuşu. Kaya çintesi. Kaya yelvesi. Kuşlar (aves) sınıfının, ötücü kuşlar (passeriformes) takımının, kiraz kuşugiller (emberizidae) familyasından, 17 cm kadar uzunlukta, avrupa, batı asya ve kuzey afrika'da sarp arazilerde yaşayan, sırn kırmızı kahverengi, karnı tarçın rengi olan bir tür. kaya yelvesi. Dikkatle bakmak.

Rock bottom prices evaluation method : En düşük ederle değerlendirme yöntemi. Varlığın dengelem günündeki geçerli ederinin tümdeğerinden düşük olması nedeniyle geçerli eder temel alınarak yapılan değerleme yöntemi.

İngilizce Rocky Türkçe anlamı, Rocky eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Rocky ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Grim : Korkunç. Gaddar. Aman bilmez. Sıkıcı. Zevksiz. Neşesiz. Kerih. Ümitsiz. Sert.

Crags : Sarp. Dik veya sivri kayalık. Yalçın kayalık. Sarp kayalık. Dik ve kayalık uçurum. Uçurum.

Caries : Diş çürüğü. Kemik çürümesi. Karies. Yenirce. Karie. Dişte çürüme. Diş çürümesi.

Flappiest : Gevşekçe asılı. Çırpınarak. Kanat çırparak. Sarkık. Gevşek.

Fossillike : Katı ve sert. Sabit. Fosil gibi. Durgun. Antik. Hareket etmeyen. Tarihi. Eski.

 

Affectless : Tesirsiz. Merhametsiz. Heyecansız. Duygu göstermeyen. Etkisiz.

Austere : Yalın. Süssüz. Özdenetimli. Çetin zor. Rahatsız. Güç. Ciddi. Sade.

Baffling : Şaşırtma. Durmadan değişen. Sürekli değişen. Kafa karıştırıcı. Aldatıcı. Güç. Şaşırtıcı. Zor.

Doubtful : Sonucu kuşkulu. Kuşku uyandıran. Kuşkulu. Şüpheli. Karanlık. Kuşkulandıran. Güvenilmez. Kesin olmayan. Tedirgin.

Firm as a rock : Sert. Sarsılmaz. Sabit. İnatçı. Kaya gibi sağlam. Boyun eğmez.

Rocky synonyms : bouldery, bouldered, unsmooth, erratic, addles, rough, steady as a rock, contusions, stonier, as cold as charity, rockier, bloodless, bruise, blunt, stony, hoverer, callous, firmed, jerkier, cliff, doddery, stoniest, blunter, gizzard, rockwork, erratics, lithoid, clumsy, broken, cavities, as hard as nails, clumsiest, granitic.

Rocky zıt anlamlı kelimeler, Rocky kelime anlamı

Smooth : Yumuşatmak. Düz. Akıcı. Buruşukluklarını gidermek. Pürüzsüz. Sinekkaydı. Tatlı. Şık. Tesviye etmek. Düzlemek.

Easy : Kolay. Sakin. Serbest. Rahat. Bir oyun çalışması olurken yapılan ihtar. Huzurlu. Dertsiz. Susun. Kolaylıkla.

Rocky ingilizce tanımı, definition of Rocky

Rocky kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : A rocky shore. Consisting of rocks. As, a rocky mountain. Full of, or abounding in, rocks.