Senet nedir, Senet ne demek

Senet; bir ticaret terimidir. kökeni arapça dilinden gelmektedir.

Yerel Türkçe anlamı:

Ekmek tahtası.

İktisat alanındaki kelime anlamı:

[Bakınız: değerli kâğıt]

Senet tanımı, anlamı:

Senet vermek : Yazılı ve imzalı belge vermek.

Senet sepet : Senet yerine geçebilecek bir belge veya sözleşme.

Açık senet : Açık bono.

Emre muharrer senet : Bono.

Hakani senet : Padişah tarafından verilen kullanım hakkı.

Mali senet : Mali belge.

Hatır senedi : Gerçek bir ticari işleme ve bir alacağa dayanmayan, gerçek duruma uymayan, yalnız herhangi bir kişiye para sağlamak amacıyla düzenlenerek imzalanan senet.

Hisse senedi : Ortaklık sermayesinin belirli bir parçasını değerlendiren belge, belgit, aksiyon. Anonim veya komandit ortaklıklarda, ortaklık sermayesinin birbirine eşit bölümlere ayrılmış parçasından her birinin karşılığı olmak üzere, yasada gösterilen özelliklere uygun olarak düzenlenmiş değerli belge, belgit, aksiyon.

Kambiyo senedi : Poliçenin birinci kopyası veya aslı.

Kefalet senedi : Gemi veya malın salıverilmesi ve serbest bırakılması için verilen belge.

Ortaklık senedi : Anonim şirketlerde veya kooperatiflerde her ortağın üyelik haklarını gösteren ada yazılı senet.

 

Pay senedi : Hisse senedi.

Teminat senedi : Ticari kuruluşların kullanabilecekleri krediye karşılık olarak bankalarda bulundurdukları müşteri çeki ve senetleri.

Vakıf senedi : Bir vakfın oluşumunu belgeleyen senet.

Senetleşmek : Birbirine senet vermek.

Senetli : Senedi olan, senetle sağlamlaştırılmış olan.

Senetli sepetli : Bir iş yazılı bir belgeye dayandırılarak (yapılmak).

Senetsiz : Senedi olmayan, senede dayanmayan.

Senetsiz sepetsiz : Senede veya sözleşmeye dayanmadan.

Kimse : Herhangi bir kişi, kim olduğu bilinmeyen kişi.

Yapma : Yapmacık, sahici karşıtı. Yapay. Yapmak işi.

Ödeme : Ödemek işi, tediye.

Borçlu : Manevi bir yükümlülük altında bulunan. Borcu kalmış olarak. Borcu olan, borç almış olan, verecekli, medyun, alacaklı karşıtı. Bir şeyi birinin yardımıyla elde etmiş olan.

Göstermek : Görülmesini sağlamak, görmesine yol açmak. Güzelliğini ortaya çıkarmak, temsil etmek. Yapmasını söylemek, görevlendirmek. Görünmek, benzemek. Sert bir biçimde karşılık vermek. Belirtmek, anlatmak. Öğretmek, açıklamak. Bir şeyin etkisi altında tutulmak. Birini veya bir şeyi işaretle belirtmek. Herhangi bir biçimde değerlendirmeye yol açmak. Kanıtla inandırmak. Etmek.

İmza : Bir kimsenin herhangi bir belgeyi yazdığını veya onayladığını belirtmek için her zaman aynı biçimde kullandığı işaret. İmzalama işi. Herhangi bir alanda ün yapmış kimse.

Belgit : Bir önermeyi tanıtlamak için gösterilen ve daha önce doğru diye kabul edilen başka önerme, hüccet, burhan. Senet.

Veya : Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, yahut. Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olduğunda kullanılan bir söz.

 

Şey : Nesne, madde. Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, belirsiz anlamda bir söz.

Senetger : Sanatçı.

Senetleşme : Senetleşmek işi.

Senetmekçe : Senin dediğin gibi.

Senet ile ilgili Cümleler

  • Jill'i hisse senetlerini çalmakla suçlayacak hiçbir dayanağın yok.
  • O, parasını hisse senetlerine yatırdı.
  • Dick ona senet hazırladı.
  • Ali onun senetlerini ödeyemedi.
  • Hisse senetleri yeni bir zirve yaptı.
  • Senet tutarı 500 dolar.
  • Tokyo borsasında, yaklaşık 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.
  • Tokyo borsasında, aşağı yukarı 450 şirketin hisse senetleri sayaç üzerinde işlem gördü.
  • Senet bugün ödenmeli.

Diğer dillerde Senet anlamı nedir?

İngilizce'de Senet ne demek? : [Senet] n. voucher, note, bond, bill, proof, commercial paper, copy, indenture, instrument, muniment, obligation, script

Fransızca'da Senet : acte [le], lettre de change, bon [le], effet [le], billet [le], titre [le]

Almanca'da Senet : n. Beleg, Bescheinigung, Schein, Urkunde

Rusça'da Senet : n. вексель (M), документ (M), титул (M), доказательство (N)

adj. документальный