Tannest türkçesi Tannest nedir

Tannest ingilizcede ne demek, Tannest nerede nasıl kullanılır?

Tanned : Yanık tenli. Sepilenmiş. Yanık. Esmerleşmiş. Bronzlaşmış. Tabaklanmış.

Tanner : Tabak. Debbağ. Tabakhane. Tabakçı. Altı penilik para (ingiliz ingilizcesi). Deri tabaklayan. Sepici.

Tanneries : Sepi yeri. Deri tabaklama. Tabakhane. Sepicilik. Tabakçılık.

Tanners : Debbağ. Tabak. Tabakhane. Deri tabaklayan. Tabakçı. Sepici. Altı penilik para (ingiliz ingilizcesi).

Tannery : Tabakçılık. Deri tabaklama. Bkz.tanyard. Tabakhane. Sepi yeri. Sepicilik.

Suntanned : Bronz. Bronzlaşmış. Güneşte yanmış.

Tannable : Bronzlaşabilen.

Untanned : Yanmamış. Tabaklanmamış. Bronzlaşmamış.

Get tanned : Tabaklanmak.

Tannages : Tabaklama. Sepileme.

İngilizce Tannest Türkçe anlamı, Tannest eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Tannest ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Suns : Güneşletmek. Güneş ışığına maruz kalmak. Güneşe sermek. Güneşte kalmak. Güneşlendirmek. Bir soyadı. Yıl (şiir). Güneşte bırakmak. Güneş ışığı.

Bask in the sun : Güneşte uzanmak. Güneş ışığına maruz kalmak. Güneşte esmerleşmek. Güneşe maruz bırakmak. Uzanarak güneşin keyfini çıkarmak. Güneşte ısınmak. Güneşe uzanmak. Sıcak veya keyif veren atmosferi soğurmak.

 

Feel up : Kendini uygun hissetmek. Parmak atmak. Pandiklemek. Çimdik atmak. El atmak. Havasında olmak. Hazır olmak. Sıkıştırmak. Elle sarkıntılık etmek.

Surety : Aval. Kesinlik. Hukuk, iktisat alanlarında kullanılır. Ticari senetlerden doğan bir borca kefil olanın senet üzerine şerh ve imza koyması. Teminat. Kefalet veren kişi. Kefil. Güvence. Kefalet. Rehine.

Browner : Esmerleştirmek. Usanmak. Kızartmak. Kararmak. Kahverengi. Karamak. Karartmak. Kahverengileşmek. Kızarmak.

Batter : Paçavraya çevirmek. Süt. Hasara uğramak. Yıpratmak. Güm güm vurmak. Vuruş yapan oyuncu. Sert darbelerle vurmak. Pasta hamuru. Hırpalamak.

Sunning : Güneşlendirmek. Güneşleme. Güneşte bırakmak. Güneşe sermek.

Batters : Bombalamak. Vurmak. Güm güm vurmak. Yağ un ve yumurta karışımı hamur. Yumruklamak. Hor kullanmak. Yıpratmak. Meyilli olmak (duvar). Vuruş yapan oyuncu.

Grope : Elle aramak. Ellemek. Yoklamak. Sarkıntılık etmek (elle). Sarkıntılık etmek. Elle taciz. El yordamıyla aramak veya ilerlemek. El ile taciz. El yordamıyla aramak.

Basted : Paylamak. Azarlamak. Sıvı dökmek veya sürmek (kurumaması için pişen etin üstüne). Yağlamak. Sopa atmak. Kurumaması için etin üzerine su dökmek. Dayak atmak. Erimiş yağ dökmek. Yağ sürmek. Haşlamak.

Tannest synonyms : arles, flogged, basked, canoodling, horsewhip, sun, beats, birch, suntan, horse, brownest, basks, bastes, cut, beat out, sunbathing, beat up, curried, grain, thrive, beetled, flagellate, flagellates, dandled, fondled, fondles, suntans, become bronze, darken, basking, ginger, darkens, caress.

Tannest zıt anlamlı kelimeler, Tannest kelime anlamı

Curve : Eğri. Kıvrılmak. Kavis çizmek. Eğilmek. Eğmeç. Kavisleştirmek. Bükmek. Kavis. Dönemeç. Bilgisayar, madencilik alanlarında kullanılır.

Blond : Sarı. Sarı (saç). Sarışın.