Thinking türkçesi Thinking nedir

Thinking ile ilgili cümleler

English: Ali can't help thinking about Mary.
Turkish: Ali Mary'yi düşünmekten kendini alamıyor.

English: Ali changed his mind after thinking over the matter for a long time.
Turkish: Ali konu üzerinde uzun süre düşündükten sonra fikrini değiştirdi.

English: Ali and Mary are thinking about divorce.
Turkish: Ali ve Mary boşanmayı düşünüyor.

English: Ali and Mary are thinking about getting married.
Turkish: Ali ve Mary evlenmeyi düşünüyorlar.

English: Ali can't stop thinking about Mary.
Turkish: Ali Mary hakkında düşünmekten vazgeçemez.

Thinking ingilizcede ne demek, Thinking nerede nasıl kullanılır?

Thinking clearly : Açık anlama yolu. Anlaşılabiir tarzda düşünme. Açık şekilde düşünme.

Thinking constructively : Yapıcı düşünme. Verimli sonuçlar doğuracak şekilde düşünme. Yapıcı bir şekilde düşünme.

Thinking man : Düşünen adam. Ciddi düşünen adam. Ağırbaşlı adam. Düşünceli adam.

Thinking of you : Aklımdasın. Toy (internet sonbet jargonu). Seni düşünüyorum.

Thinking patterns : Beyin ameliyatı. Düşünme modelleri. Bir kimsenin işler hakkında düşünme tarzı. Düşünme şekli.

Abstract thinking : Felsefi düşünce. Kuramsal düşünce. Soyut düşünce. Anlaşılmaz düşünce. Soyut düşünme. Hayali ya da gerçek olmayan fikir.

 

Lateral thinking : (british) etraflıca düşünme. Dolaylı ve yaratıcı yaklaşım ile sorun çözme. Yeni ve yaratıcı çözümler veya cevaplarla sonuçlanan düşünme. Sorun çözmede alışılmadık yaklaşım. Etraflıca düşünme.

Analytic thinking : Analitik düşünce.

Normative thinking : Görgül olaylar ve aralarındaki ilişkilere ya da olgusal gidişe önceden konulmuş düşünce ilkelerine göre yaklaşan düşünce. Düzgüsel düşünce.

Egocentric thinking : Benmerkezci düşünme.

İngilizce Thinking Türkçe anlamı, Thinking eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Thinking ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Contemplations : Dikkatle izleme. Derin düşünce. Niyet. Dalma. Dikkatle seyretme. Temaşa. Seyretme. Bekleme. Umma.

Provision : Yargılar. Madde. İktisadi karar birimleri tarafından istenen veya gereksinim duyulan paranın verilmesi, ödeneğin veya malların sağlanması. Ç.erzak. Sağlama. Şart. Gelecekte ya da uzakta olan bir durumu ussal dayanağı olmadan önceden ya da görmeden sezme yetisi. Kanun hükmü. Hazırlık. Tedarik.

Attitudes : Konum. Bir eşya. Tavır. Davranış. Tutum. Mal veya fikre karşı uzun süreli duygu. Duruş. Poz. Düşünce ve tepki.

Rational : Akıl sahibi. Mantıklı. Aklı olan. Makul. Aklı başında. Akli. Akla yatkın. Oranlı. Rasyonel. Akılcı.

Contemplation : Umma. Dikkatle seyretme. Seyretme. Temaşa. Dalma. Bekleme. Derin düşünme. Beklenti. Niyet.

Intellection : İdrak. Anlama. Anlayış.

 

Beliefs : İtikat. İnanış. İtimat. Güven. İnanma. Kanı. İnanç. İman.

Took into account : Hesaba alan. Hesaba katan. Göz önünde bulunduran.

Consideration : Bir konu, kavram ya da işlemi tartışarak gözden geçirme. Göz önüne alma. Bedel. Sebep. İrdeleme. Saygınlık. Saygı. Ehemmiyet. Etmen. Bilimsel düşünce.

Thinking synonyms : higher cognitive process, logical thinking, line of thought, out of the box thinking, divergent thinking, mental synthesis, thought process, convergent thinking, thinkings, explanation, deliberation, communion, conception, cerebration, advised, figurings, abstract thought, cases, common ground, reasoning, argument, apprehension, conceits, advice, preparation, advisement, abstracted, belief, brainwork, problem solving, delicate, cerebrations, cogitation.

Thinking zıt anlamlı kelimeler, Thinking kelime anlamı

Irrational : Kaçık. Saçma. Akılsız. Akıldışı. Yersiz. Nedensiz. Mantıksız. Deli. Oransız. Düşünce ve usa karşıt, usla anlaşılamayan, mantık kavramlarıyla açıklanamayan şey.

Thinking antonyms : convergent thinking, divergent thinking.

Thinking ingilizce tanımı, definition of Thinking

Thinking kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Cogitative. Imagination. Cogitation. As, man is a thinking being. The act of thinking. Having the faculty of thought. Mode of thinking. Judgment. Capable of a regular train of ideas.