Whirl türkçesi Whirl nedir

  • Döndürmek.
  • Sarmak.
  • Karışmak (kafa).
  • Hızla döndürmek.
  • Hızlı dönmek.
  • Keşmekeş.
  • Fırıl fırıl döndürmek.
  • Curcuna.
  • Fırıl fırıl dönmek.
  • Fıldır fıldır dönmek.
  • Dönmek.
  • Kafa karışıklığı.
  • Hızla geçmek.
  • Büyük bir hızla geçmek.
  • Dolamak.

Whirl ile ilgili cümleler

English: It has a big whirlpool and a strong current.
Turkish: Büyük bir girdap ve güçlü bir akıntı vardı.

English: Let's give it a whirl.
Turkish: Deneyelim.

English: I'll give it a whirl.
Turkish: Deneyeceğim.

Whirl ingilizcede ne demek, Whirl nerede nasıl kullanılır?

Whirl about : Kendi etrafında dönmek. Fırıl fırıl dönmek (etrafında). Dönüvermek.

Whirl around : Dönüvermek. Kendi ekseni etrafında dönmek.

Whirl momentum : Daire yönünde hareket etme eğilimi. Dönüş ivmesi.

Whirl round : Kendi etrafında dönmek. Fırıl fırıl dönmek (etrafında).

Whirl up dust : Toz kaldırmak.

Whirlabout : Hızlı bir şekilde dönen şey.

Whirler : Dönen kimse veya şey. Kendi etrafında dönen. Halat yapımında kullanılan döner kanca. Dönen. Dönücü.

Whirligig beetle : Fırıldak böceği. Durgun su yüzeyinde gruplar halinde çok ani bir şekilde dönüşler yapabilen ve suda yaşayan bir böcek türü.

Whirlers : Dönen. Halat yapımında kullanılan döner kanca. Dönücü. Dönen kimse veya şey. Kendi etrafında dönen.

 

Whirl velocity : Dönüş hızı. Dönem sürati.

İngilizce Whirl Türkçe anlamı, Whirl eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Whirl ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Whirling : Çevrinti. Dansçının kendi ekseni çevresinde dönmesi. Fırıl fırıl. Fırıldanma.

Deflect : Sektirmek. Saptırmak. Çevirmek. Başka yöne çevirmek. Çıvdırmak. Sekmek. Sapmak. Yönünü değiştirmek.

Convolve : Birbirine sarmak. Yuvarlamak. Bobin haline gelmek. Birlikte kıvırmak. Evriştirmek.

Cinctures : Kemer. Kuşatmak. Çevrelemek. Pervaz. Kuşak.

Bewilderedness : Şaşma. Afallama. Şaşkınlık. Hayret. Şaşgınlık.

Change into : Kaymak. -e dönüştürmek. -e dönüşmek.

Racket : Haraç. Tehditle ya da kazıklayarak para kazanma. Tenis, masa tenisi alanlarında kullanılır. Masatopu için, değişik madde, biçim, ağırlık ve ölçüde olabilen, topa vurmaya yarayan araç. Gürültü etmek. Şamata. Telaş. Gününü gün etmek. Tenis raketi. Eğlence.

Break a promise : Verdiği sözü bozmak. Sözünden dönmek. Verdiği sözü yerine getirmemek. Sözünde durmamak. Sözünü tutmamak.

Enlace : Dolaştırmak. Birbirine geçirmek. Sıkıca sarmak.

Whish : Uğultu. Fışıldamak (su). Fışırtı. Fışıltı. Uğuldamak (rüzgar). Fışıltı hareketi. Fışıltı sesi. Hışırtı. Hışırdamak (kumaş).

Whirl synonyms : flitted, racketed, hysteria, williwaw, hubbub, back down, eddies, canting, swirls, hubbubs, reversed, spins, reeled, zip past, enlacing, befuddlement, shoot ahead of, sleep, coil up, ragbag, appeal, uproars, confusion, circumvolve, spin, bears, morasses, whishes, commotion, bemusement, encircle, barrel along, budge from.

 

Whirl zıt anlamlı kelimeler, Whirl kelime anlamı

Stand still : Kıpırdamamak. Kımıldamamak. Kımıldamadan durmak. Hareket etmemek. Hareketsiz durmak. Hareketsiz kalmak.

Whirl ingilizce tanımı, definition of Whirl

Whirl kelimesinin İngilizce - İngilizce çevirisi (English to English) : Rapid or confusing motion. Rapid rotation or circumvolution. The whirl of a wheel. To gyrate. To revolve or rotate with great speed. To move round with velocity. To cause to rotate with velocity. A turning with rapidity or velocity. To be turned round rapidly. To make to revolve. As, the whirl of a top. To turn round rapidly. Quick gyration.