Workouts türkçesi Workouts nedir

Workouts ingilizcede ne demek, Workouts nerede nasıl kullanılır?

Workout clothes : Spor kıyafeti.

Workout equipment : Jimnastik yaparken kullanılan aletler. Çalışma aletler. Spor ekipmanı. Jimnastik aletleri. Spor aletler. Gym ekipmanı.

Had a workout : Egzersiz yaptı. Çalışma yaptı.

What a workout : Amma sıkıcı. Çok yorucu. Çok acı verici. Çok sıkıcı.

Workout : Yetenek denemesi. Deneme çalışması. Çalışarak elde etmek. Yetenek testi. Antreman. Çalışma. Antrenman. İdman. Deneme.

Work area : Şantiye. Bir işlem sırasında, veri öğelerinin, üzerinde çalışılmak üzere geçici olarak saklandığı bellek alanı. İş sahası. Çalışma alanı. İş alanı.

Work at high pressure : Hummalı bir şekilde çalışmak. Son süratle çalışmak.

Work at peak capacity : Tam kapasiteyle çalışmak.

Work a miracle : Mucize gerçekleştirmek. Bir mucize yaratmak. Mucizevi bir şeye neden olmak. Keramette bulunmak.

Work as a teacher : Öğretmen olarak çalışmak.

İngilizce Workouts Türkçe anlamı, Workouts eş anlamlısı

Sözcükler, direkt olarak Workouts ile ilgili eş anlamlı kelimeler olmayabilir. Kelime anlamı benzer olan sözcükler olabilirler.

Gears : Alet edevat. Koşum takımı. Gemi takımları. Eşya. Vites. Pılı pırtı. Takım. Dişli. Donanım.

 

Develop : Açınım yapmak. Tab etmek. İmara açmak. Harekete geçmek. Açıklamak. Fotoğraf plakları ve kartlarını ilaçlı suda yıkayarak üzerlerindeki görüntüyü belirtme işlemi. Artırmak. Şekillendirmek. Gelişme göstermek. Geliştirmek.

Dissertation : Bitirme tezi. Söylev. Doktora tezi. Bilimsel inceleme. Travay. Bitirme projesi. Tez. Disertasyon. Uzmanlık tezi.

Movement : Kısım. İşleme. Hareket yapımı. Akım. Cereyan. Hareket. Mekanizma. S dış dünyanın görüntülerini düzenli aralıklı resimler dizisi biçiminde film üzerine saptarken filmin alıcıda; böyle bir filmdeki resimler dizisini devinimli görüntülere çevirirken filmin göstericide aralı devinimi. dış dünyanın seslerini sürekli biçimde saptamak üzere filmin alıcıda; aynı seslerin okunması için filmin göstericide sürekli devinimi. Kımıldanma.

Aptitude test : Bir ekonomideki tüm firma ve endüstrileri kapsayacak biçimde envanterlerin toplam değeri. Yetenek sınavı. Beceri testi. Bireylerin herhangi bir eğitim ve uygulamada gösterecekleri başarı düzeyini kestirmek üzere kavrama ve iş başarma sığasını ölçüye vuran ölçer. İstidat testi. Yetenek ölçeri.

Gear : Dişli. Uymak. Eşya. Çark dişleri birbirine geçmek. Teçhizat. Donanım. Pılı pırtı. Oturtmak. Vites.

Dissertations : Bilimsel inceleme. Tez. Tezler. Söylev.

Essayed : Yapmaya kalkışmak. Numune. Tecrübe etmek. Rapor. Yapmaya kalkışma. Denemek. Tecrübe. Tahrir. Kalkışmak.

Work up : Düzenlemek. Duygularını giderek doruğa çıkarmak. Heyecanlandırmak. Hazırlamak. Getirmek. Amaçlamak. Tamamlamak. Artırmak. Planlamak. Tahrik etmek.

 

Ability test : Bir kimsenin belirli türdeki bir işi yapabilme konusundaki yeteneğini belirlemeye yönelik test. Beceri testi. Sanat testi.

Workouts synonyms : make grow, attempting, elaborate, labour, attempt, physical jerks, actions, labor, labours, aptitude tests, action, come out, effort, gymnasts, drive, essays, endeavouring, gymnast, bashed, workout, operation, endeavoring, training, attempted, essaying, essay, motion, competition, efforts, turn out, attend school, sports activities, practice.

Workouts zıt anlamlı kelimeler, Workouts kelime anlamı

Stand still : Hareketsiz kalmak. Kıpırdamamak. Kımıldamadan durmak. Kımıldamamak. Hareketsiz durmak. Hareket etmemek.

Divide : Kesmek. Bölme. Bölünmek. Sınıflandırmak. İkiye ayırmak. Bölüştürmek. Paylaştırmak. Araları açık olmak. Kırışmak. Ayırmak.

Integrate : Bilgisayar, fizik, kimya alanlarında kullanılır. Dahil etmek. Entegrasyon yapmak. İntegralini almak. Katmak. Birleştirmek. Tümlevini almak. Tümlemek. İlave etmek. Birleşmek.

Workouts antonyms : add, differentiate, multiply, subtract.