Yörük nedir, Yörük ne demek

Yörük; Dil bilgisi yönünden Türkçe'de özel olarak kullanılır.

  • Hayvancılıkla geçinen, genellikle Toroslarda yaşayan göçebe Türk oymağı, Türkmen

Yerel Türkçe anlamı:

Çok yürüyen.

Göçebe.

Yumuşak toprak.

Arabada, dingilin tekerlek kütük deliğine giren uçları.

Güçlü, çevik, çalışkan, eline ayağına çabuk

Dağlı, kaba kişi.

[Bakınız: yüğrük]

Yürekli

[Bakınız: yüğrük]

Yörük isminin anlamı, Yörük ne demek:

Erkek ismi olarak; Göçebe. Çabuk yürüyen, hızlı.

Gezilecek görülecek bir yer, şehir olarak tanımı:

Şırnak ili, İdil ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim yeri. Düzce ilinde, Konuralp nahiyesine bağlı bir yerleşim birimi.

Yörük hakkında bilgiler

Yörük, göçebe yaşam tarzını seçmiş Türkmenlerdir. Anadolu'da yaylak-kışlak hayatı yaşayan Türkmen aşiretleri (obaları) için de kullanılır. Anadolu halkının çok önemli nüfus çoğunluğunu oluştururlar. Balkanlar'daki Türkler arasında da yüksek miktarda Yörük bulunmaktadır. Rumeli Yörükleri: Kocacık Yörükleri, Naldöken Yörükleri, Vize Yörükleri vb gruplara ayrılmaktadır. Bugün Bulgaristan, Yunanistan ve Makedonya'nın dağ köylerinde yaşamaktadırlar.

Türkçe'deki yürümek kelimesinden türetilmiştir. Sıfat olarak Meninski sözlüğünde geçer.

 

Osmanlı İmparatorluğu tüm Balkanlar'da elde ettiği topraklara sahip olunması için sadece Türkmen/Yörükleri göndermiş ve görevlendirmiştir. Yörükler Anadolu ve Rumeli’de göçebe olarak yaşayan, geçimlerini hayvancılıkla sağlayan ve mevsimlere göre ova veya yaylalarda kurdukları çadırlarda oturan Oğuz Türklerine verilen ad. Bunlara, Türkmenler adı da verilir. “Cesur, muhârip, iyi yürüyen, eli ayağı sağlam” gibi mânâları ifade eden “Yörük” kelimesi yerine, “yürük” kelimesi de kullanılır. Umumî olarak konar-göçer hayat yaşayan bütün topluluklar için kullanılan bu isim, daha çok göçebe Oğuz boyları için alem (özel isim) olmuştur. 11. yüzyılda Orta Asya’dan göç eden ve göçebe hayat yaşayan Oğuzlar, İran’dan geçerek, Malazgirt Zaferi'nden sonra Anadolu’ya geldiler. Burada da eski hayat tarzlarını aynen devam ettirdiler. İlk zamanlar Türkmen adıyla anılan Oğuzların bir kısmı yerleşik hayata geçti. Anadolu’nun İslâmlaştırılıp Türkleştirilmesi sırasında, Oğuz boyları, Anadolu’nun her tarafına yayıldı. Bir kısmı yerleşik hayata geçerek Türkmen adını aldı, bir kısmı da göçebe hayatını sürdürüp Yörük ismiyle anıldı. Osmanlıların Rumeli’ye geçişinden sonra, Yörüklerin önemli bir bölümü de Rumeli’ye göç ettirildi.

Yörükler'in başlıca geçim kaynakları koyun ve keçi idi çünkü göç sırasında küçükbaş hayvanlarla yer değiştirmek daha kolaydır.Yörük aşiretleri ve obaları isimlerinde genellikle koyun ve keçi kelimelerini barındırırlar. "Karakeçili", "Sarıkeçili" gibi.Aynı zamanda Koyunlu Yörükler diye bilinen Akkoyunlu ve Karakoyunlu aşiretlerinin isimleri, bu obaların nerede yaşadıklarını da belli eder.

 

Yörük anlamı, tanımı:

Hayvancılık : Evcil hayvanlara bakma ve yetiştirme işi.

Genel : Bir genelleme sonucunda elde edilen. Herkesin yararlanabileceği (yer, nesne). Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan. Yetkisi ve sorumluluğu çok olan. Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi.

Göçebe : Mevsimlere göre ülke veya yer değiştiren (hayvan). Değişik şartlara bağlı olarak belli bir yöre içinde çadır, hayvan ve öteki araçlarla yer değiştiren, yerleşik olmayan (kimse veya topluluk), göçer, göçkün.

Türk : Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşayan, Türkçenin değişik lehçelerini konuşan soy ve bu soydan olan kimse. Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayan halk ve bu halktan olan kimse.

Türkmen : Türkmenistan Cumhuriyeti'nde ve Irak'ta yaşayan Türk soyundan bir halk ve bu halktan olan kimse. Yörük.

Yörük çadırı : Yörüklerin iyi korunmuş, kıldan yapılmış, büyük ve geniş çadırı, çatma.

Yaşam : Doğumla ölüm arasında yaşanan süre, ömür, hayat.

Tarz : Bir kimsenin kendine özgü anlatım biçimi. Biçim, yol. Güzel sanatlarda üslup, stil, konsept. Özel oluş veya davranış biçimi, üslup, stil, janr.

Anadolu : Ön Asya'nın bir parçası olarak Türkiye'nin Asya kıtasında bulunan toprağı, Rum.

Yaylak : Otlak.

Kışla : Askerlerin toplu olarak barındıkları yapılar bütünü. Koyun ve keçi sürülerinin gecelediği veya kışın barındığı kapalı ağıl.

Hayat : Yaşam. Avlu. Meslek. Yaşamayı sağlayan şartların bütünü. Yazgı. Hayat biçimi, içinde yaşanılan şartların bütünü, yaşantı. Sundurma. Bir kimsenin tarihsel biyografisi, hayat öyküsü, hayat hikâyesi. Balkon. Genellikle köy ve kasaba evlerinde, üstü kapalı, bir veya birkaç yanı açık sofa. Canlılığı gösteren hareket, kaynaşma. Geçim şartlarının bütünü. Canlı, sağ olma durumu.

Aşiret : Dil ve kültür yönünden büyük bir türdeşlik gösteren, birçok boydan oluşan, yapısındaki aileler arasında toplum, ekonomi, din, kan veya evlilik bağları bulunan göçebe veya yerleşik nitelikteki topluluk, oymak.

Yörükatlı : Ağrı ilinde, Diyadin ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir yerleşim yeri.

Yörükköy : Karabük ili, Safranbolu ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir bölge.

Yörükler : Samsun şehri, Ondokuzmayıs ilçesinde, merkez nahiyesine bağlı bir bölge. Tekirdağ şehri, Dambaslar bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Yörüklü : Çorum şehri, Sungurlu ilçesinde, merkez bucağına bağlı bir yerleşim bölgesi.

Yörükyeri : Sakarya şehri, Dokurcun bucağına bağlı bir yer.